Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Büyük Buluşma (25.12.2012)
\n
\nDünkü gazetemizin manşet haberi olsa da Sanatçılar Girişimi’nin düzenlediği “Reddediyoruz” sloganlı, son yılların en büyük sanatçılar-aydınlar buluşmasını, büyük medya sansürü nedeniyle, anlamını, etkinlik gücünü, bilincinize kazımada eksiklik olabileceği kaygısı ile bir kez daha dikkatinize sunmak istedim. “Diktaya, korkuya, adaletsizliğe, düşmanlığa karşı büyük buluşma”da, çağrıyı yapanlar bu ülkenin kimliği olmuş, gerçekten çok zengin yelpazede sanatçılar olunca... Çağrı, Türkiye’nin gelişmesine karşı saldırılar, iktidar icraatları ile gelen ağır insan hakları ihlalleri; baskılar, hukuksuzluklar, sanat düşmanlığına karşı ortak duruş, sanatçılar, aydınlar, halk buluşması, güçlerin birleştirilmesi olarak çerçevelenince... Cumhuriyet, laiklik, hukuk devleti düzeninin geçerli kılındığı, barış içinde birlikte, insanca, çağdaş yaşam, herkes için özgürlüklerinin tehdit altında olmaması... Ortak değerlerinde, giderek daha olumsuz boyutlara varan iktidar icraatlarına karşı tek, güçlü ortak duruşta buluşma çağrısının, medyatik yansımaları sansürlenmiş olsa da ileriye dönük mayasının sağlam, toplumsal yansımalarının etkin olacağını söylemek kehanet değil.\n
\nTürkiye’nin toplumsal birikimleri göz önünde tutulduğunda açıklanamayan bir sonuç tablo; insan hakları, demokrasi, cumhuriyet değerleri kazanımları üzerinden böylesine ağır bedeller ödenirken yaygın teslimiyetçi, baskılara boyun eğmişlikti. Toplumsal birikimin dinamikleri, örgütlülüklere yönelik saldırılar, medyatik teslim alınma ile bireylerin çok daha kolay sindirilmeleri, genel geçer açıklamalar olsa da, asıl darbenin sanatçılar, aydınların toplumsal dinamiklerin lokomotifi olma niteliklerine vurulmuş olduğu gerçeği hafife alınamaz. Sanatçılar Girişimi’nin, sanatın her alanından çok sayıda sanatçı bir araya gelmiş olarak, güçlü bir sesle, sanatın çok renkli, etkin diliyle; “Reddediyoruz! Ferman padişahınsa ülke bizimdir. Bir daha padişahlık gelmeyecek. Laik cumhuriyeti koruyacağız” çerçevesinde, halkı, yaşamın her alanında olumsuz iktidar uygulamaları, insan hakları ihlalerine yönelik direnişe, hak aramaya çağırmalarının çok farklı bir anlamı olmalı.\n
\n***\n
\nBu ilk etkinlik ve çağrılarında, medyatik duyuru yapılmamışken bile Bostancı Gösteri Merkezi’nin 3 bin kişi kapasitesi ile tıklım tıklım, coşkulu destekçi ile dolu olması ilk göstergesi... Aslında Cumhuriyet Bayramı, 10 Kasım etkinliklerindeki kalabalıkları ilk anlamlı buluşmalar saymak gerekse de... Bu ortak duruş ve değerlere katılmış bireyler ve sivil toplum örgütlenmeleri olarak, değişik renk ve yelpazelerden küçük sol partiler, sivil toplum örgütlenmeleri ile CHP tabanı ayrışmaları, çatışmacı olmasa da birbirlerinden uzak duruşlarıyla daha çok dikkat çekmişlerdi. En azından siyasal, örgütsel kimlikler öne çıkarılmayarak, ortak sloganlarla birlikte olma çabasına daha fazla özen gösterilmesi gereği görülmüştü.\n
\nÇağrıyı yapan Sanatçılar Girişimi olunca, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun milletvekilleri, belediyeler, parti yönetim kadroları ile doğrudan katılımı, konuşma yapması bir ilk sayılabilir. Çünkü aynı buluşmada İşçi Partisi ile çok sayıda sivil toplum, gençlik örgütünün katılan yöneticileri ile birlikte sunulmaları da aynı amaca dönük adımlar olarak bir başlangıcın göstergeleriydi. Sanatçıların “buluşma” çağrılarına yanıt, elbet en çok sanatçıların dili, söylemleriyle seslenişlerinden, sanatın kitlelere ulaşmadaki etkin gücünden gelen birleştiricilik işlevinden gelecekti. Kimselerin farklı kimlik ve örgüt çatısı altında olsalar da sahneye çıkan sanatçıların sunumları ile reddedilen olumsuz gidişe karşı ortak duruşu reddetme lüksü yoktu. Kimselerin, Atatürk, Nâzım Hikmet, Can Yücel, Ruhi Su gibi Anadolu aydınlanması, Anadolu uygarlığının ortak değerlerine, sol değerler adına bedel ödeyenlerle özdeşleşme, devrim şehitlerinin yolundan yürüme çağrılarına katılmamaları söz konusu değildi. Hele de çağrıyı yapanlar canları gibi sevdikleri, kimliklerine saygı duydukları sanatçılar olunca...\n
\nBüyük buluşmanın püf noktası olsa olsa bu kadar çok sayıda sanatçının, sadece sanatın tehdit altında olması, kişisel mağduriyetler kaygıları ile de değil, ülkenin geleceğine yönelik duydukları derin kaygılarla, kişisel ek ağır bedeller ödemeyi göze alarak öncelikle sanatçılar olarak bir araya gelme, “Reddediyoruz!” sloganı ile iktidar icraatlarına, topluma yaşatılanlara karşı durma, eyleme geçme, örgütlenme gereğini duymuş olmaları olabilir. Bu ülkenin bu kadar çokkimlikli, nitelikli sanatçısını toplumun önünde yürümeye iten bir büyük tehdit algılaması varsa... Uyanamayan, çağrılarına kulak tıkayanlar varsa... Bundan sonra onlar utanacaklar.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Saadet'te yeni genel başkan belli oldu
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'da aile katliamı
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- 'Bu işin şakası yok, herkes ayağını denk alsın'
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- CHP'li vekilden Masterchef Sergen'e tepki