Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Baş Belası Suriye...
Sosyal sitelerde uçan kimi yorumcular AKP’nin kuruluşunu, iktidara gelişini ABD’nin Irak işgalinde üstlendiği role borçlu olduğunu anımsatıyorlar... Gidişinin de Suriye iç savaşına dönük stratejik ortak olarak benimsediği, özünde bir mezhepten yana en önde, müdahaleci çıkışından; kendisini öne atanların geride durmaları, strateji değiştirmeleri bağlantılı açıkta kalmasından olacağını savlıyorlar...
\nYine öne çıkan, ağırlık kazanan bir başka saptama, ABD, Batı dünyası başta, İsrail, Rusya, Çin.. için de Suriye’nin konumu, sorunları, tırmanan iç savaş, ortaya çıkan riskleriyle tam bir “baş belası” olduğu biçiminde. Suriye’de Esad karşıtı vitrinde yaşanan iç savaşa bulaşmak, doğrudan taraf olmanın bedeli çok ağır, getirisi götürüsünden çok fazla. Suriye’ye egemen olmaktan vazgeçmekse emperyal çıkarlar ölçeğinde olanaksız. Doğrudan topraklarının üzerinde önemli enerji kaynağı olmasa da konumu, hele de boyutları, zenginliği yeni keşfedilen Doğu Akdeniz doğalgaz rezervleriyle, Suriye’de söz sahibi olmak vazgeçilemez stratejik önemde...
\nHaftasonu birbirinden çok farklı gelişmelerle, Türkiye, Erdoğan iktidarının-Davutoğlu’nun Suriye politikalarının iflası anlamına gelen haberlerin, kastetseniz başarılamayacak ölçeklerde üst üste gelmesiyle geçti. İktidarlarımızın tamamen insani yardım içerikli olarak açıkladığı, Batı medyasının çekincesizce Suriye muhalefetinin odaklandığını öne sürdüğü sınırlarımız içindeki Suriyeli mültecilerin kamplarında çıkan farklı gerekçeli isyanların içyüzü saklansa da görüntüleriyle yeterince ürkütücüydü. Hani ölümden kurtulma adına kaçanların, depremzedelerimize sağlayamadığımız olanaklarla, Türkiye’ye bilinmeyen maliyetleriyle yerleştirildikleri, her tür giderlerinin devletimizce karşılandığı bu kamplarda yaşayanlar, iktidarımıza şükran borcuyla bağlıydılar? Öfkeli, yakıp yıkma, Türk bayrağını indirip kendi bayraklarını asma ruh hallerini ne kadar anlamaya çalışırsak çalışalım, güvenlik görevlilerinin baş edemedikleri, dışardan özel timlerin müdahalesiyle bastırılabilen bir kalkışma söz konusuydu...
\n***
\nAnlamları üzerinde kara kara düşünme fırsatımız bile olmadan aynı haftasonu ana haberleri içinde en uzun sınırımızın çoğunluk bölümünde, Kuzey Irak Kürdistanı’nın oluşumunun benzeri bir oluşumla, sallanan bayraklarıyla birlikte yüz yüze kaldık. Kimilerine göre Esad, muhalif Sünni başkaldırısına karşı güvenliği sağlamakta zorlandığını da gözeterek biraz da kendisini hedef alan Türkiye politikalarına karşı intikam içerikli sınır bölgesini Suriyeli Kürtlere teslim etmişti. Kimilerine göre ise Kuzey Irak Kürdistanı’ndan sonra Suriye Kürdistanı ABD, Batı projesiydi; Kuzey Irak Kürdistanı’ndan silahlı destek almakla da yetinilmemiş, Kuzey Irak’ta odaklanmış PKK silahlı güçleri de dahil, ciddi bir Kürt silahlı gücü buraya kaydırılmıştı. Ünlü Büyük Kürdistan Projesi’nin Arap dünyası ayağı böylece tamamlanmıştı...
\nTürkiye’nin iktidarları, Esad’ı devirme operasyonunu da Sünni muhalefet odaklı isyancıları destekleyerek önde rol almakla gelecekte Suriye üzerinden Ortadoğu’ya egemen olma düşleri görürlerken en uzun sınır komşusu olarak PKK’nin de içinde olacağı yeni bir Kuzey Suriye Kürdistanı gerçeğiyle yüz yüze kalmak üzereler... ABD’den de destekli Kuzey Irak ittifakıyla Türkiye PKK, Kürt sorunlarını çözmeyi umarken bu uğurda Irak merkezi yönetimiyle karşı karşıya kalmış olmayı da göze almışken Kuzey Irak Kürdistanı’nın Kuzey Suriye Kürdistanı’nın yaratılmasında ana gücü oluşturması, zor durumda kalmanın ötesinde Türkiye içinde Kürt sorununu çözme projelerini temelden sallıyor...
\nYine hafta sonu yoğunlaşan, dün yeni ve daha çarpıcı vahşi örnekleri sergilenen görüntülü haberlerde, Suriye topraklarında kalmış, ekmek kavgası için riski göze almış vatandaşlarımızın birbirinden çarpıcı belalarla yüz yüze gelmelerinin örnekleri var... Yağmalanmış, yok edilmiş TIR’lar en masum yağma eylemlerinin örnekleri... Türkiye’nin her tür desteği verdiği, İstanbul’da ağırladığı Sünni direnişçilerin egemen olduğu bölgelerde Alevi kökenli oldukları için gördükleri işkenceleri anlatan vatandaşlarımızın öyküleri iç kanatıyor...
\nGeçen yaz başı Batı medyasının gazetecileri, Dünya Bankası, ABD düşünce kuruluşlarının sözcüleri, Türk gazetecilerin beynini yıkamaya yönelik, bizlere Erdoğan iktidarları rehberliğinde, İslam dünyasında yeni Osmanlıcılık, siyasal liderlik önerirlerken İslam dünyasının mezhepler-ırklar savaşlarının içine çekilme tehdidini görmemek aptallıktı... Irak işgali öncesi askeri güçleriyle Türkiye’ye yerleşme, Türkiye üzerinden Irak’a girme iznini vermeyen, Irak işgaline karşı duran Ecevit’in koalisyon iktidarının başına gelenler belleklerimizde çok tazeydi. O tarihlerde, işgale ön onay vermekle yaratılmış parti ve iktidarının, askeri güç olarak birlikte Irak’a girmelerine kesin izin verilmeyince tezkerenin Meclis’ten dönmesi Türkiye’yi bataklık içinde kalmaktan kurtarmıştı. Suriye’de ise Irak bataklığında kalmaktan deneyimli olanlar firarda, biz öne itiliyorduk...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!