Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Barikatları Kim Kaldırdı?

01 Kasım 2012 Perşembe

\n

Medyamızda yukarıdaki soru başlığı altında trajikomik bir tartışmadır gidiyor. Olayların geliştiği saatlerdeki canlı tartışmalarda, AKPden sızdırıldığı söylenen haberlerde bu sağduyulu kararın adresi olarak Başbakan Erdoğan gösterilmişti. Giderek dozunu yükselttiği gerilim politikalarının stratejileri çizgisine bir katkı daha olarak, bu bilginin doğru olmadığını, tam tersi, olup bitenlerden sonra da barikatların kaldırılmaması gerektiğini söyle- yerek kaldıranları suç işlemekle suçladı. Yetmedi, hepsi de yasal kuruluşlar olan Ulustan Anıt- kabire kutlamada direnen tertip komitesi sivil toplum örgütlerini, yasakçılığa karşı durmak üzere sonradan katılma kararı alan CHPyi, yüz binlerle, ellerinde bayrakları ile katılanları, yaşananların mağduru oldukları halde, en doğal demokratik insan haklarını kullanmış olmalarına karşın, illegal örgütlerin maşası olmakla suçlayarak, haklarında dava açılmasını istedi. Tak-şak ilişkisi içinde savcılığın soruşturma açtığı haberi de geldi..

\n

Hep birlikte, ekranlardan, polisin orantısız güç kullanmasını, kadın-çocuk ayrımsız tıklım tıklım barikat içinde sıkışmış kalabalığa basınçlı su, gaz püskürtülmesini, kitlenin dağılmamak için direnmenin ötesinde suç oluşturabilecek hiçbir provokasyona alet olmadığını... izlemedik mi? Barikatların açılması ile, çok daha vahim olayların yaşanmaması, yasadışı yasaklamanın ortadan kalkması ile rahat bir nefes almadık mı? Derken Cumhurbaşkanlığından gelen bilgilendirmeyle daha da trajikomik bir durum ortaya çıktı. İkibaşlılık kavramı üzerinden büyümesi beklenen tartışmalarda; gündem başkanlık sistemi, anayasa değişikliğine kaydırılsa da, söz konusu çözüm arayışları için şimdi koşulların daha elverişsiz olduğu gerçeği de gözlemlendi..

\n

***

\n

Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında artık iyice su yüzüne çıkmış gerilime yeni bir boyut eklenmişken, Cumhurbaşkanı duruma açıklık getirerek anayasa, yasalar gereği kendisine bağlı valiliklere çok genel sağduyulu, gerilimleri, şiddeti tırmandırmama yolunda, önceden yapılmış genel uyarısı ile görev ve sorumluluk alanı içinde kaldığını belirtti. Zaten araya giren İçişleri Bakanı, Başbakanın suç saydığı, yasadışı konmuş yasağın aracı barikatların kaldırılmasında yetki kullanma sorumluluğunu kendi üzerinden atan bir açıklama ile devreye girdi. Barikatların kargaşada açıldığı bilgisini vermekle İçişleri Bakanlığı, yetkili polis müdürlerini de karar vermiş olma sorumluluğunundan kurtarmış oldu.

\n

Oysa yetki ve sorumluluk düzenlemelerinde çarpık anayasal/yasal düzenlemelerimiz içinde bile halkın istediği gibi Cumhuriyet Bayramını kutlamasına yasak konulamayacağı gerçeği bir yana, sorunlu noktalarda sorunu çözme görev ve sorumluluğu ne Cumhurbaşkanı, ne Başbakan, ne İçişleri Bakanı ne de valiliğe aittir. Olayımızda meydanda toplanmış yüz binlerin can güvenliğinde, sorumluluk doğrudan görev yapan güvenlik görevlilerinin üzerindedir. Ellerinde bayrakları ile l. Meclisin önünde toplanmış, Anıtkabire yürümeye kararlı yüz binler, kadınlar ve çocuklara basınçlı su, gaz sıkılmış olmasına karşın dağılmayınca, kitlesel faciadan tek çıkış, barikatların kaldırılmasıdır. Akıl tutulması ile medyamızda dün de, isterik yönlendirmelerle, kalkması gereken barikatların kaldırılmasının kararını vereni, suçluyu arayıp durmadık mı?

\n

***

\n

Ağlanacak halimize acı acı gülümserken Barikatlar nasıl aşıldı?” sorusuna yanıt veren 2 dakika 43 saniyelik olduğu belirtilen bir video çekimi görüntüsü geldi.. Yasal yürüyüşün ilk çağrısını yapanların başını çeken TGBnin sitesinden açıp görebileceğiniz bu canlı, sesli çekimi merak ederek komuta basınca ben de, önceden öngördüğüm değil, doğa yasasının gereği, asıl aranan suçluların; sokaklara dökülmüş, yolunda yürümeye kararlı yüz binlerin, direnme güçlerininolduğu gerçeğini çok yalın, çıplak gördüm..

\n

Yüksek bir yerden yakın plan sesli görüntü çekiminde, heykel bizim bakış alanımıza göre solda ortalarda bir yerde, tıklım tıklım bayraklarını sallayan kitleler.. Anıtkabire açılabilecek yolları sarmış aşılamaz polis barikatları.. Derken barikat aşıldısözcüğünün birkaç kez tekrarlanışı eşliğinde, en sağda kalan yola saniyeler içinde binlerle insan hızla akıp, barikat dışında kalmış uzakta bekleyenlere ulaşıyor.. Yol saniyeler geçmeden kırmızı bayrak rengine bürünüyor.. Anında tüm yolları sarmış polis barikatlarının panzerlerinden, meydanı dolduran kalabalığa basınçlı su fışkırtılması, onu gaz saldırıları izliyor.. Kısa bir dönem için bir miktar boşluk açılıyor. Ama heykel çevresi, geri planda kalan meydan doluluğunda kıpırdayan yok.. Abartalım, bir dakikayı geçti diyelim.. Kitle daha kararlı, bu boşlukları doldurarak, kesintisiz yürüyüşü başlatıyor.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları