Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

'Adalet, Sizsiniz' (20.12.2012)

20 Aralık 2012 Perşembe

\n

Perdeciimzası ile yazılar yazan Muhsin Ertuğrulun yolundan yürüyen, sanatları ile olduğu kadar kimlik duruşları ile topluma kendilerini onaylatmış usta 2 sanatçımız, Rutkay Aziz / Taner Barlasın Perdeci Oyuncularının (Sokrates, Galileo, Sacco ve Vanzetti) insanlık tarihinde adaletsizliğin simgesi olmuş yargılanmalarını bir araya getiren tek perdelik oyunlarını izlemenizi dilerim... Önemli, anlamlı bir tiyatro etkinliğini paylaşmanın ötesinde, günümüzde ülkemizde yaşanan insan hakları, demokrasi, hak-hukuk ihlallerinin anlamını, boyutlarını daha iyi kavrayabilmek için... Ülkemizdeki adaletsizlikleresuç ortağı olmamak adına, adaletin işler kılınması savaşımında, adaleti arayanların cephesinde, adalet, sizsinizsorumluluğunu içselleştirebilmek için...

\n

Çoğumuz Sokratesin, Galileonun, Sacco ve Vanzetti’nin yargılanmalarının ayrıntılarını bilemesek de daha önce adı geçen her davadaki haksızlık, hukuksuzluk boyutlarının sergilendiği başta tiyatro, sanatsal ürünlerdeki sergilenişini izlememiş olsak bile insanlık tarihinde adaletin katledilmesinin kara lekeleri, siyasal dönem ve iktidarlarının gaddarlık-utanç belgeleri icraatları olduklarını biliriz... Sorun günümüzde de yaşananlara ayna tutabilen, tıpkısı dedirtebilen, günümüzde yaşanan adaletsizlikleri çağrıştıran boyutlarında. Tarihte yaşanmış bu büyük insanlık suçunun, adaletin katledilmesinin kara lekesi yargılamaların olduğu gibi anlatıldığı olayların... Adaletin iktidarların, siyasal, haksız güç aracı olarak kullanılması, adalet arayışının toplumsal güç olarak kullanılamadığı, siyasi iktidarların bu yaptıklarına karşı duramadıkları süreçlerin, aynı trajik insan hakları ihlallerini doğuran sonuçlarında... Günümüzde yaşananlara değinmeden, yaşanılanlardan tek satır örnek dahi alınmadan, günümüzdeki adaletin siyasal iktidar, çıkarlar adına katledilişini, adaletin katledilişine ses çıkarılmaması halinde olup bitenlerde, susturulmuş toplumun sorumluluğunu anlatabilmekte...

\n

***

\n

Hani birileri hâlâ, utanmadan, yüzleri kızarmadan, Hukuk devleti düzeninin işlemeyişinin sorgulanmasını, biçimsel de olsa sandıktan çıkmış, sivil bir çoğunluk iktidarı sürecinde, AİHM, uluslararası hukuk, geçerli yargı, ceza hukuku hükümlerine aykırı yargılamaların yaşanması gerçeğinin, hele de özel yargı işletilmesinde çok yönlü insan hakları, hukuk devleti düzeni ihlallerinin yaşandığı...” gerçeğini söylediğinizde bir dizi itirazda bulunuyorlar ya.. İtirazların haklılık payı var. Biz de yargılamanın hukuk düzeni içinde olabilmesini isteriz. Ama darbelerle, terörle savaşılırken, büyük suçlarla, güçlü suçlularla hesaplaşmak söz konusu olduğunda davanın büyüklüğüne, amacın kutsallığına bakmakgerekir diyorlar ya...

\n

Bir adım ileri hukuk devleti düzeninin işletilmediği, askeri-sivil iktidarlar dönemleri fark etmez, düzenlerde geçerli kılınan hukuksuz yargılamaların, sivil-askeri darbe hukukuiçerikleri anımsatıldığında Siz hukuk devleti düzenini savunmak adına yaşanan yargılama ihlallerini abartarak, darbeleri, terörü savunuyor, aklıyorsunuzdiyebiliyorlar ya... Adaletin katledilmesi suçuna en büyük suç ortaklığı, kirli küçük çıkarlar adına tam da bu büyük yalanla kutsanıyor...

\n

***

\n

Günümüze ayna tutan, insanlık ve o ülkelerin tarihlerinde adaletin katledilmesi, ağır insanlık suçlarının işlenmesi örnekleri olarak bilinen Sokrates, Galileo, Sacco ve Vanzetti yargılamalarında yaşanmışlıkların günümüzde yaşananlara ayna tutması, toplumsal işleyişte doğa yasası gibi bir sonuç... Siyasi gücün çıkar amaçlarının emrinde, engel görülen birey ve örgütlülüklerin yok edilmeleri, gerçeğin ortaya çıkmaması arayışlarında, yargılananların kurban edilmesinde, tartışma konuları, gündemleri çok farklı görülse de oyunun kuralları, tuzakları bir diğerinin izdüşümü gibiler...

\n

Elbette günümüzde siyasal çıkarlar, iktidar gücünün kullanılması adına, gündeme sokulan siyasal yargılamalarda, adaletin katledildiği örneklemelerde, büyük düşünür Sokratese yöneltilen suçlamalar, Galelioyu hedef alan dünya yuvarlak değil, dönmüyor”, Sacco ve Vanzetti için geçerli suçlu göçmenler, yoksullarönyargıları tıpkı basım değiller. Güncel geçerli korkular, önyargılar kullanılarak toplumların uyutulmaları, teslim alınmaları, haksızlığa karşı duruşları engelleniyor..

\n

Kim hak-hukuk aramak isterken darbecilik, terör üyeliği suçuna katkıda bulunmak, suç ortağı olmak ister ki? Kim hukuk devleti düzeni, yargılaması ararken askeri darbelerin yanında bir duruşla damgalanmayı göze alabilir ki? Medya çağında, silahlı güçten daha etkin güç konumuna gelmiş toplumsal güdüleme sanatının yeni taktik, tekniklerinde, büyük kavram kargaşasında, bilgi kirliliğinde gerçekleri tersyüz etmek öylesine kolaylaştı ki... İnsan hakları, hukuk devleti düzeninin işlemediği hallerde, bir diktatörlükten kurtulma adına bir başka diktatörlüğün kucağına düşmenin işten bile olmadığı görülemiyor... En son Mısırda, yakın tarihte İranda, Afganistanda, Irakta, Libyada yaşananlardan dersler çıkarılamıyor...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları