Selçuk Erez

Türkiye’de tıp bitti!

21 Nisan 2016 Perşembe

Hastalandığımız ve bir hekime başvurduğumuzda ne olur?
Hekim önce bize, şikâyetimizi, bu şikâyetin nasıl başlayıp geliştiğini sorar. Sonra, geçirmiş olduğumuz hastalıkları, ameliyatları da bilmek ister. Sadece şikâyet konusu olan organlara değil, dolaşım, sindirim, solunum vb. yani tüm organlarımıza ait bilgiler edinilmek istenir. Ailemizde görülmüş olan hastalıklar da sorulur. Bu bilgiler, şu anki şikâyetlerimizin doğru yorumlanmasına yol açar.
Hekim, alerjilerimizi, kullandığımız ilaçları da bilmek ister.
Bundan sonra sıra sadece şikâyet konusu değil tüm beden yapılarının ciddi muayeneleri izler. Bu sorgulamanın ve muayenenin sonuçları kaydedilir.
Bütün bunları geçen hafta bir araştırma-eğitim hastanesinde genç meslektaşlarımdan dinlediklerimin doğru değerlendirilmesini istediğimden anlattım.
Bir tıp dalında uzmanlaşmak için eğitim gören asistanlar, yeterince eğitilmeden ve onlara tanıda yardım edecek, hatalarını düzeltecek eğiticilerin bulunmadığı bir yerde günde ortalama 80 hasta muayene etmekteler. Hastalara 4-10 dakikada bir randevu verilmektedir. Bu süre içinde gerekli soruların sorulması ve muayenelerin yapılması imkânsızdır. Bu aksaklık tek değil, birçok eğitim hastanesi için geçerlidir.
O zaman ne oluyor?
Bir uzmanlık öğrencisinin anlattığı oluyor:
- Bir çocuk getirdiler; bacakları güçsüzmüş. Sinir sistemine ait bir rahatsızlık olduğunu düşünüp nörolojiye gönderdim. Nörolog, “Hastanın başına bakmadın mı” diye bir not verip geri yolladı. Baktım... Kafası normalınkinden fazla büyümüştü: Hidrosefalisi vardı, beyin sıvısının artması bahis konusuydu. Her hastayı böyle kısa bir zamanda görmek zorunda bırakıldığımdan sadece şikâyet konusu organa bakabilmiştim: Çok üzüldüm.
Halkımızın böyle eksik muayene edilmesine yol açan ve sağlıkta reform olarak sunulan bir sistem yürürlüktedir. Bu sistemi uygulayanlar, vatandaşlara hekimleri nasıl şikâyet edecekleri, bu amaçla hangi numaralara telefon edecekleri de belirtilmektedir: Hastaları aydınlatan broşürde hekimlerden en çok “yanlış tedavi, muayene sırasında ilgisiz davranış, randevu saatlerine dikkat edilmemesi” konularında şikâyet edildiği belirtilmektedir.
Aksaklıkları anlatmak için Sağlık Bakanlığı’na başvuran Türk Tabipleri Birliği yöneticilerine “Düşüncelerinizi yürürlüğe koymak istiyorsanız parti kurun Meclis’e gelin!” denilmiştir.
Öyleyse hastanın muayene edilmesi değil sadece karşıdan bakılmasını sağlayan, yanlış tanılara yol açması kaçınılmaz olan sistemi “reform” olarak sunan ve sürdüren zihniyeti hangi formları doldurup, hangi telefondan kime şikâyet edeceğiz?
Başvuracak tek yer halktır! Ancak halkın bu konuda aydınlatılması bu rezalete son verebilecektir.
Bu hafta sonunda yapılacak Tabip Odası seçiminde bu nedenle aday olacak ve bu konuda çalışacakları destekleyeceğim!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Böcek yeriz o zaman! 30 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları