Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İçimizdeki Osmanlıcılar

15 Kasım 2024 Cuma

Bu grubu tanıyoruz: Siyasal İslamcılar, tarikatçılar, ikinci cumhuriyetçiler, “liberal solcular”, emperyalist işbirlikçileri ve Atatürk düşmanları...

Zaman zaman bunların arasından biri çıkar, siyaset bilimi ve devrim mantığı açısından geçerliliği olmayan sözleri yineler. Bu kez, bazılarınca Nobel ödüllü diye yere göğe konamayan ekonomist Prof. Dr. Daron Acemoğlu konuşmuş; 10 Kasım’da Fatih Altaylı’nın YouTube kanalında şunları söylemiş:

“Atatürk, o sırada elinde politik sistemi açabilmek gibi bir opsiyon olmasına rağmen tam tersini yaptı, gücü elinde merkezileştirmeye çalıştı. Atatürk gücü eline geçirmeden önce Osmanlı’da daha çoğulcu bir sistem vardı. Daha muhafazakâr kesimi biraz daha sistemin içine almanın başka bir yolu var mı, önemli olan bu konu. Türkiye’nin problemi sivil toplum zayıflatılırken gücün tek elde toplanmasıdır.”

Okurken insanın aklına bir başka Nobelli ünlümüz geliyor; sanki Orhan Pamuk konuşuyor. AKP’yi parlatıp laikleri sorun olarak göstermek için yıllarca Amerika ve Avrupa’da kent kent dolaşıp röportajlar veren Orhan Pamuk... 

İLK MECLİS’TEN BERİ SÜREN İHANET MİRASI

“Demokrasi havarisi” olarak tanıtmak istedikleri siyasal İslamcı AKP’nin hışmı kendilerine de yönelince kandırıldıklarını söyleyen bu grup gibi, Daron Acemoğlu’nun yorumunun ne kadar yanlış olduğunu anlatmak için yazdığım bir kitap* var ama burada da kısaca yanıt vereyim.

“Sivil toplumculuk” adına Cumhuriyet Devrimlerini demokrasi karşıtı gibi gösterme çabası, TBMM’de Atatürk’ün liderliğindeki Birinci Grup’a karşı kurulan İkinci Grup’tan bu yana sürüyor. Geniş halk kitlelerini “Doğucu-İslamcı”, devrimleri yapan kadroyu “Batıcı-laik bürokratlar” olarak iki kampa ayıran ve Türkiye’deki geleneksel sağı sol, solu sağ yerine koyan iktisatçı Prof. Dr. İdris Küçükömer’den beri de bu tezler pişirilip pişirilip önümüze konuyor. 

İyice kabak tadı veren bu değerlen-dirmelerin hiçbirisi, Anadolu Devrimi’ni analiz edebilecek bir bilimselliğe sahip değil. Siyasal İslamcıların laik Cumhuriyet Devrimine düşmanlıklarının nedenini görmek kolay ancak “demokrat” olduğunu söyleyenlerin de aynı yorumları sahiplenmesinin ardındaki niyetin ortaya konması gerekiyor. 

EMPERYALİZMİN FONLADIĞI YENİ OSMANLICILIK!

Taht kavgaları yüzünden kardeşlerin birbirinin kafasını uçurduğu, şeriata karşı gelenin kolunun kesildiği, ümmet toplumunda herkesin padişahın kulları olarak görüldüğü sistemi “daha çoğulcu” diyerek savunan ikinci cumhuriyetçilerin dayanağı nedir?

Kurtuluş Savaşı sürerken ülkenin farklı yerlerinden gelen temsilcilerle kurulan Büyük Millet Meclisi ile yoluna devam eden, saltanatı ve hilafeti kaldıran, şeriat hukukunu sona erdirip laik hukukun temellerini atan, medreseleri kapatıp laik ve bilimsel eğitimi başlatan, kadını sosyal hayatta öne çıkaran, bilimi referans alan ve bölgede bağımsızlık meşalesini yakan bir devrime sürekli vurmalarının asıl nedeni, emperyalizmin fonladığı yeni Osmanlıcılık düşüncesidir!

Cumhuriyet devrimi, halkı yüzyıllardır cehalet içinde bırakıp sömürenleri kuşkusuz devre dışına çıkardı. Ne yazık ki bazılarının savunduğu toprak ağası Adnan Menderes’in başını çektiği milletvekillerinin engellemesiyle gerçek bir Toprak Reformu yapılamadı. 

3 Kasım’da yazdığım gibi, 1920’lerin Türkiye’sinde Atatürk saltanat ve halifeliği kaldırıp egemenliği kayıtsız şartsız halka veren laik Cumhuriyeti kurmayı planlarken, Kurtuluş Savaşı’nda yanında olan dava arkadaşları arasında bile yalnızdı!

2020’lerde ahkâm kesenlere ilk önce satır satır Nutuk’u okumalarını öneririm. Okusunlar ki Cumhuriyet Devrimi hangi şartlar altında yapıldı öğrensinler ve emperyalizm destekli sözde “çoğulcu” özde gerici tezleri savunma gafletinde bulunmasınlar. Kendileriyle aynı görüşleri sahiplenen AKP’nin Türkiye’yi getirdiği yer ortadayken bazı liberallerin ifadeleriyle “kullanışlı aptal” konumuna düşmesinler!

* İkinci Cumhuriyetçiliğin Temelleri, İkinci Gruptan Yetmez Ama Evetçi Liberallere 100 Yıllık İhanetin Mirası, Cumhuriyet Kitapları



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çukur! 6 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları