Selçuk Erez

Seçimlerde ne seçeriz?

29 Eylül 2016 Perşembe

Yaşadığınız ülkede düşüncelerinizi serbestçe açıklayamıyor, kadınsanız şort giyip dolaşamıyor, erkekseniz hakhukuk için yürüdüğünüzde satırlı saldırıya uğruyorsanız, sonra yönetimi eleştirdiğinizde başınıza çeşitli dertler açılıyor, mesela işinizden oluyorsanız ve bu nedenlerle, İtalya’ya gittiğinizde İtalyanları, Yunanistan’a gittiğinizde Yunanlıları (ve Çekleri ve Slovakları) “Yahu bunlar amma da demokrat bir ülkede yaşıyorlar!” deyip kıskanıyorsanız, ardından iç çekip “Keşke biz de böyle olsaydık!” diyorsanız söyleneceğinize ne yapılması gerekenleri araştırmanız gerekir.
Buna aslında Koreli olup da Ramazan’da içki içtiklerinden dövülmüşler ve Ankara’da ellerine verilen bayrağı almadı diye Fransız sanılıp ağzı burnu dağıtılmış Yozgatlı genç de katılmalıdır.
Kurtulmanın yolları vardır:
Birinci yol: Karşılaştığınız antidemokratik felaketlerin nedenlerinin arasında belli koşullarda yapılan seçimlerin bulunduğunu anlar gibi olursunuz. Seçim yapmanın, demokrasisi “light” yerlerde neden zamanla diktatörlükler oluşturup pekiştirdiğini de düşünürsünüz.
Şunları anımsarsınız:
•Saddam’ın 7 yıl daha başkan kalabilmek için yaptırdığı halkoylamasında 11.445.638 seçmenin tümü “başkanlığı uzasın” demişti.
 2002’de Ekvator Ginesi’nde Mbasogo başkanlığa aday olduğunda bir bölgede oyların yüzde 103’ünü aldığı ilan edilmişti.
 Özbekistan’da İslam Kerimov, üçüncü kez başkan seçilmek istediğinde oyların yüzde 90.6’sını almıştı.
 2012 de Türkmenistan’da Kurbankulu Berdimuhammedov, oyların yüzde 97’sini alarak tekrar seçilmişti.
Diktatörler neden böyle seçimler düzenlerler? Neden dolap dümen çevirip bu kadar çok oy almış görünmeye çalışırlar? Çünkü halkları tarafından desteklendiklerini yansıtacak, rejimlerinin demokratik olduğunu ileri sürmek için kullanılacak başka dayanakları yoktur da ondan.
Böyle bir sonuca varmak için muhalefete seçimlerde görüşlerini anlatacak fırsat ve yeterli zaman sağlanmaz, seçimlerde çeşitli dolaplar çevirilir.
Bu şekilde alınan seçim sonuçları, sınavlarda kendilerine sorulacak soruların ve cevapların verildiği Fethullahçı öğrencilerin askerde, adalette vb. en yüksek notları alıp sınıf arkadaşlarını geride bırakarak en iyi yerlere atanmalarının sağlanmasına benzetilebilir.
Ayrıca seçimler yaklaşırken halka işlerin iyi gittiği izlenimi vermek için devlet kasasından para saçmaya, ekonomiye ağır yük olacak gösteriş yatırımları yapmaya da koyulurlar: Nüfusunun yüzde 61 kadarı yoksul Nijerya uzaya uydu atar.
Bu koşullarda yapılan seçimlerin demokrasiye yol açmadığına inanırsanız, “Bu seçimlerde biz ne seçiyoruz?” diye bir kampanyaya girişebilir ve ‘Change.org’da da imza toplamaya başlayabilirsiniz.
Kurtuluşun başka yolları tabii ki vardır:
Örnekle anlatalım: Miloseviç, Sırbistan’ı böyle bir rejimle yönetirken 2000 yılında, o ülkede o zamana kadar bir araya gelememiş olan 24 muhalif oluşum, farklılıklarını bir yana bırakmayı başararak birleşebilmiş ve zekâ ile yaratıcılıkla baskıcı rejimlerin en âlâsını giderebilmişlerdir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Böcek yeriz o zaman! 30 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları