Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kahve getirmezsen boşarım! - ASLIHAN DAĞISTANLI AYSEV
“Bir kahvenin 40 yıl hatırı vardır” diye az söylemişler. Biz Türk kadınları için en az 90 yıl hatırı var. Geçen hafta 5 Aralık’ta çifte kutlama yaptık. Bir yandan Dünya Türk Kahvesi Günü’nü, diğer yandan Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını kazandığı tarihi anı kutladık. 90 yıl önce Atatürk, sabaha kadar İsmet İnönü ile çalışmış, bolca kahve tüketerek uyanık kalmıştı. Kadınlara özgürlük veren yasa tasarısının son halini sabah saatlerinde tamamladı ve ilk iş manevi kızı Afet İnan’a müjdeyi verdi. Aynı gün tasarı, oybirliğiyle Meclis’ten geçti. İşte o gün Türk kadını dünya sahnesine güçlü bir adımla çıktı. Hatırı böylesine büyük olan kahvenin, kendi hikâyesi de başlı başına bir serüven.
YÜZLERCE YILLIK MİRAS
Kahve, bundan en az 600 yıl önce Mocha’dan Yemen’e, oradan da tüm dünyaya yayılan bir kırmızı çekirdek. Bu kırmızı çekirdekleri kim, “Qahhwat al bun”a, yani çekirdeğin şarabına dönüştürdü tam olarak bilmiyoruz. Ama bu kişiye teşekkür ediyoruz. Dünyanın en popüler içeceğini yarattı. Eğer tescilini almış olsaydı tarihin gelmiş geçmiş en zengin insanı sıralamasında Elon Musk’ın önünde olacaktı
Kahveyi İstanbul’a getirip Kanuni Sultan Süleyman’a sunan ve buradan dünyaya açılmasına vesile olan kişi ise Yemen Valisi Özdemir Paşa’ydı. İnsanlık bugün içtiği kahveyi biraz da bu Türk paşaya borçlu. Kanuni’nin saray aşçısının geliştirdiği özel pişirme yöntemiyle kahve, “Türk kahvesi” adını aldı ve apayrı bir lezzetle saray duvarlarını aşarak halkla buluştu. Alkolün yasak olduğu bir toplumda, kahve gibi alkolsüz ama “canlandırıcı” bir içecek, kahvekolikleri yarattı. Ve ardından da kahvehaneler geldi. Bugünkü kafelerin ilki, 1554’te Tahtakale’de açıldı ve kısa sürede her yeri sardı. Erkekler nargileyle kahve keyfi yaparken kadınlar haremlerde ve hamamlarda “Kahve bahane, sohbet şahane” diyerek sosyalleşiyordu. Artık kahve vazgeçilemez bir tat olarak, İstanbul halkının gündelik hayatına girmişti. Kahve, o kadar değerliydi ki Osmanlı kanunlarına bile yansıdı: Bir ara padişah, bu zevk içeceğine ve kahvehanelere yasak getirmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Yasaklayamayınca bu sefer sürpriz bir kanun çıkarttı: “Kocası eve kahve getirmezse kadın, onu boşayabilir!” Kahve yoksa o zaman kapının önüne! 16. yüzyılın İstanbul’unda kahve, işte böyle evliliklerin ömrünü bile belirleyecek kadar kudretliydi. Çünkü kahve yalnızca damak zevki değil, ekmek su gibi bir ihtiyaçtı.
DÜNYA SERÜVENİ
Türk kahvesi, önce tüccarlarla Venedik ve İngiltere’ye, sonra da Osmanlı ordusunun Viyana kuşatmasında geride bıraktığı kahve çuvallarıyla Avrupa’ya yayıldı. Osmanlılar, Viyana kapısından geçmemiş ama kahvenin kokusu içeri sızmıştı. Avrupalılar kahveyle bu sayede tanıştı ve bu içeceği “Türk kahvesi” adıyla anmaya başladılar. Gelgelelim, bugün kahve denince akla İtalyan “espresso”su, “cappuccino”su, “latte”si geliyor. İtalya kahve üreticisi bir ülke olmamasına karşın işlenmiş kahve satışından yıllık yaklaşık 4 milyar dolar kazanıyor. Yani bakmayın bize Schengen vermediklerine, Avrupa’da, hele İtalya’da Türklerin 40 değil, yüzlerce yıllık ve milyarlarca dolarlık hatırı var.
Türk kahvesinin dünyada sahipsiz kalması tabii onların değil, bizim ayıbımız. Kahve, dünya çapında dev bir ekonomi. Neskafesiyle, Nespresso kapsülleri ve George Clooney’li reklamlarıyla dünyaya kahve satan Nestle bir İsviçre şirketi. Uzaya “Isspresso” isimli ilk kahve makinesi gönderen Argotec, bu makineye kapsülleri sağlayan Lavazzo; ikisi de İtalyan firması. Dünyanın en büyük kahvehane zinciri olan Starbucks Amerikalı. Ne yazık ki Türkiye ve Türk kahvesi bu pazarda hak ettiği yeri alabilmiş değil. İsviçre’de bunca Türk yaşıyor ama sahibi Türk değilse Türk kahvesi servis yapan tek bir kafe bulamazsınız. “Kahvehaneleri” icat eden biziz, kahve piyasasını kaptıran da yine biz. Ayrıca kendi kahvemizin fiyat avantajını da kaybettik. Eskiden Cenevre’ye Ankara’dan paket paket Türk kahvesiyle gelen annem, artık Cafe Turco’yu Bosna markasıyla İsviçre’deki marketten yarı fiyatına alıp Ankara’ya dönüyor. Bu da ayrı bir dram. Yanlışın neresinden dönülürse kârdır misali, 5 Aralık günü Dünya Türk Kahvesi Günü olarak UNESCO tarafından kabul edilince içime dert olan bu kahve konusu bir çözüm yoluna girdi.
CENEVRE BÜYÜLENDİ
Bu vesileyle Cenevre Başkonsolosluğu’muzun düzenlediği çeşitli etkinliklerle Türk kahvesi farklı milletlerden misafirlere tanıtıldı. İsviçre’nin seçkin turizm okullarında ve konsoloslukta Türk kahvesinin tarihine ilişkin sunumlar yapıldı. Lokum gibi tatlı, kahve gibi zevkli, sohbeti zengin bir toplantı sayesinde Cenevre, Türk kültürünün yüzyıllara uzanan inceliklerinden büyülendi. Salonu kahkahayla çınlattıran hikâye ise “Kahve getir, yoksa seni boşarım” diyen 16. yüzyılın İstanbullu kadınlarıydı.
Neyse ki biz kadınlar artık kahvemizi kendimiz alabiliyoruz. Türk kahvesi, sadece bir içecek değil; kültür mirası. Ben bu mirası taşımak adına yıllardır evime gelen her yabancı misafiri Türk kahvesiyle etkilemeden bırakmam. Ama bu yetmez. Artık her gittiğim kafede Türk kahvesi olup olmadığını soracağım. Ve olmadığında tıpkı Osmanlı kadınları gibi talepkâr olacağım. Şimdi gelin hep birlikte pazar kahvemizi içelim. Afiyet olsun!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti