Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Vakit alacak
Yunanistan’la yapılan dostluk maçında Yunan milli marşı ıslıklandı ve Paris katliamında öldürülenler için yapılan saygı duruşu ıslıklandı. Islık ve yuhalamaya, tekbir ve “şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganları eşlik etti.
Ankara katliamından sonra Konya’daki bir maçta da saygı duruşu benzer bir akıbete uğramıştı.
Acıklı, zavallı bir manzara. Dünyanın bir kısmı katliam kurbanlarıyla dayanışmanın kararlı örneklerini gösterirken Türkiye dünyanın o kısmıyla bağlarının ne kadar kopuk olduğunu gösteriyor.
Kimi Batı’nın çifte standardından şikâyet ediyor. Paris katliamı sebebiyle ayağa kalkan Batı’nın Lübnan ya da Türkiye’deki katliamlara sessiz kalmasından bahsediyor.
Sanki Lübnan’daki katliam memleketimizde büyük bir infial yaratmış gibi. Zannedersin bundan yedi ay önce Kenya’da 147 öğrencinin üniversite kampusunda cihatçı El Şebab tarafından katledilmesi manşetlerden düşmemiş.
Bir çifte standart var. Biz de bu çifte standarttan azade değiliz.
Kendi başkentinde katliam olduğunda bir yazılı açıklamayla yetinen Cumhurbaşkanı’nın Paris saldırıları henüz devam ederken sabahın birinde televizyonda canlı yayında açıklama yapması da bunu gösteriyor.
Başkalarını ikiyüzlülükle ya da duyarlılık önceliği konusunda eleştirmeden önce kendi ikiyüzlülüğümüzle hesaplaşmamız gerek.
Batı’ya yönelik saldırılar bir birliktelik ve dayanışma ruh haliyle karşılanıyor. Bizde ise her katliam toplumu daha da bölüyor.
Paris için saygı duruşunu yuhalayanlar Ankara için olanı da yuhalıyor.
Bu sadece tribünlerdeki üç beş lümpenle ilgili bir mesele değil.
Ankara katliamında insanlar yerde can çekişirken üzerlerine biber gazı atıldı.
Bu, o kadar akıl almaz bir sahneydi ki bırakalım yerin yerinden oynamasını o biber gazı saldırısını unutmayı tercih ettik.
Diyarbakır, Suruç, Ankara katliamının failleri IŞİD militanıyken, hepsi Adıyaman’da bir çay ocağında örgütlenmişken ve faillerden birinin annesi bizzat Başbakan’ı uyarmışken iktidarın en tepesinden IŞİD’in sorumluluğunu azaltan açıklamalar yapıldı.
Kokteyl terör gibi akla ve izana aykırı izahlar getirildi. İktidar medyasında neredeyse katliama uğrayanlar fail ilan edildi.
Bu ülkenin kendi sınırları içindeki katliamlarda çifte standart uygulanıyor. Katliamların olağanlaştığı ve toplumun katliamlara verdiği tepkide bölündüğü bir memlekette yaşıyoruz.
Buna henüz terfi edip IŞİD’ci olamamış Suriye’deki Selefi örgütlere verilen açık ve zımni desteği de eklersek vaziyet pek parlak gözükmemekte.
Ankara’da ya da Paris’te. Bir katliamın mağdurlarına çok değil bir dakika saygı gösteremeyen bir toplumun birlikte bir gelecek inşa etme ihtimali yok.
İşte tam da yılgınlığa düşülmemesi gereken yerdeyiz.
Bu toplum o geleceği inşa edecek. O gelecekte bugün saygı duruşunda bulunmayı beceremeyenler, can çekişenlere gaz atanlar ibret alınması gereken birer utanç örneği olarak hatırlanacak.
Biraz vakit alacak.
Ama olacak.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Cüneyt Özdemir'den teğmen Ebru Eroğlu'na iş teklifi
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Fikret Orman'dan Talisca yanıtı!
- Mustafa Kemal’in askerleriyiz!
- Enes'in cezaevi konuşmaları ortaya çıktı
- Nevzat Bahtiyar'ın oğlu ilk kez konuştu
- İmamoğlu'ndan Bakan Tunç'a sert yanıt
- 'Bedeli çok ama çok ağır olur'
- İşte en yüksek faiz veren bankalar...
- DP'de deprem: İstifa ettiler