Trabzon “Kuyumcular ve Saatçılar Odası” Başkanı Ali Poyraz, “Altın, yatırımcısının yüzünü güldürüyor. Her yıl, üzerine yüzde 30 koya koya devam ediyor. Altın, yatırımcı için güvenli bir liman. Altın alan yatırımcı, asla zarar etmiyor. Altın, hakikaten altın çağını yaşıyor!” diyor...

Tüketiciler, altını, gerek “yatırımlık”, gerekse “takılık” olarak tercih ediyorlar…

Trabzon’da genelde birçok mahallede “altın hasır işlemeciliği” yapan kadınlar, teslim aldıkları altın telleri gerdanlık ve bileklik şeklinde dokuyarak kuyumculara teslim ediyorlar. El emeğinden geçen “hasırlar” daha sonra işlenip son hali verilerek kuyumcu dükkânlarındaki vitrinlerde yerini alıyor…

Gelelim öteki illere…

“Yatırımlık altın” deyince akla gelen bir başka takı cinsi, “burma”lardır! 22 ayar altından yapılmakta olan “burma takılar”, altın tellerin burulmasıyla değişik modellerde “Adana burması, Mersin burması, Erzurum burması, Trabzon burması, Ankara burması” gibi, her ilin adıyla adlandırılıyor.

Erzurum burması

Poyraz, 2020 yılında ayrıca şunları söylemişti:

“Trabzon’da 4 bin yıllık geçmişi bulunan ve el sanatları ürünü olan ‘Trabzon hasır bileziği’, altın fiyatlarında yaşanan artış nedeniyle artık alıcı bulamıyor! Yörede düğünlerin vazgeçilmezi olan hasır takı setleri, 2020 yılında 40 bin ile 200 bin TL arasında değişen fiyatlarıyla otomobil fiyatları ile yarışıyor!”

Vatandaş altın alamıyor, Türk Lirası çöküyor, yaşamak için dolarını bozduruyor! N’olacak Türk vatandaşının bu durumu?

Trabzon hasır

***

“Gram” olarak alınsa da yine de altından vazgeçilmez… “Altın” yatırımcıların kâr hanesini büyüttü. Zaten yıl düzeyinde “gram altının” değer artışı yüzde 56.4’ü buldu. Şubatta enflasyon ne kadardı? Yüzde 54.44! Kim kazandı? TL’ye, altına yatırım yapan mı birikimini kurtardı?

***

Maliye ve Hazine Nazırı Nureddin Nebati (bitkisel), şu açıklamayı yapmıştı:

“Çeyrek katılım ve vadeli hesaplar uygulaması da 15 Mart’tan itibaren uygulamaya alınacak.1 Mart’tan itibaren 81 ilde en az bir adet olmak üzere 1500’ün üzerinde kuyumcunun dahil olacağı çalışmaları başlatıyoruz. Yıl sonuna kadar 10 bin kuyumcu sisteme girecek…” 

Acaba, 15 günde 81 ilde kaç kuyumcu devreye girdi?

***

Şöyle bir örnek veriliyor:

“Örnekte, Hatice Teyze’nin yıllardır yastık altında tuttuğu altının değerlemesi 100 gram has altın olarak hesaplanıyor. Gram altının 800 TL olduğu varsayıldığında Hatice Teyze’nin banka hesabına 80 bin TL yatırılacak. Üç aylık vade sonunda yüzde 3.51 (yıllık yüzde 14)  faiz ile 2 bin 808 TL getiri elde edilecek. Vatandaşlar yastık altı altınları kuyumcular üzerinden banka hesaplarına aktarabilecek.

Vade sonunda altın fiyatının 800 TL’ye (dönüşüm tutarı) eşit veya daha düşük olması durumunda Hatice Teyze, 2 bin 808 TL’lik getiri ile yetinecek. Altın fiyat farkından getiri elde edebilmesi için toplam kazancın banka tarafından ödenecek faiz veya kâr payından yüksek çıkması gerekiyor. 

Örneğin altın fiyatı vade sonunda 850 TL’ye yükseldi ise Hatice Teyze 80 bin TL’lik tasarrufu ile 5 bin TL (2.808 TL+2.192 TL) getiri elde edebilecek!”

İki nokta düşündürüyor:

Birincisi kuyumcuların satışları ve dolayısıyla gelirleri düşmeyecek mi? İkincisi, bırakın deneyimli evli bir kadını, yeni gelin düğününde takılan altınları nasıl devlete borç verebilir ya da verir mi?

***

“İstanbul Kuyumcular Odası (İKO)” Başkanı Mustafa Atayık, şöyle diyor:

“Yastık altı altınlarının ekonomiye kazandırılması konusunda yıllardır çalışmalar yapılıyor, sistemler geliştiriliyor; ancak istenilen düzeyde bir sonuç alınamıyor!” 

Maliye Bakanı Nazırı Nebati’nin (bitkisel) açıklamasına bağlı olarak şu gelişme öngörülüyor:

“Kuyumcuların, bankaların ve rafinerilerin ayrı ayrı altyapıları üzerinden toplama ve teslim işlemlerini gerçekleştirmesi yerine, ortak bir platform üzerinden bu işlemlerin yapılmasına yönelik çalışmalar yapılacak…”

Bu “ortak platform” için kuyumcular yeni bir banka kurma peşindeler… “Altınbank” adını taşıyacak bankanın, bu yıl kurulması planlanıyormuş! 

Başkan Atayık, İKO olarak uzun süredir sektör mensuplarının kredi ve finansal sorunlarına kalıcı bir çözüm bulmak amacıyla yoğun çalışma yürüttüklerini aktararak 40 bin kuyumcu işletmesinden oluşan Türkiye kuyumcu ailesinin artık kendi ihtisas bankasına kavuşacağını bildirdi.

Atayık, şu bilgileri veriyor:

“Oda olarak kurulacak bu banka sayesinde, meslektaşlarımızın finansal sorunlarına çözüm getirecek tarihi bir hizmeti duyurmanın haklı gururu ve heyecanını yaşıyoruz. 

Altınbank, altın bankacılığının lokomotifi olacak. Tüm sektör paydaşlarımız bankanın ortağı olabilecek. Banka, sektöre özel kredi mekanizmalarının geliştirilmesinde farklı bir yaklaşım getirecek. 

Altınbank ile ihracat ağırlıklı çalışan firmalar kolay kredi bulabilecek. Fabrikalarımız ve özellikle küçük ölçekli atölye ve sanatkârlarımız etkin bir şekilde desteklenmiş olacak. Ayrıca, sektörümüzü ilgilendiren mega projelere de finansal katkı sunacak!”

Günümüzün iktisadi koşulları altında, ülke genelinde dağınık kuyumcuların bütün bir ülkeyi kapsayacak banka kurmaları acaba kolay mı?

***

(İKO) Başkanı Atayık açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Yatırımcılardan toplanan altınların, kredilendirilmesi ile bağlantılı tutardan karşılanmak üzere yine bu kişilere kâr payı verilecektir. Altın mevduat hesabı sahiplerine Türkiye’de ve belki de dünyada ilk kez, küçük ama ek bir getiri, sağlanmış olacaktır!

Bu yolla ülke içinde yerleşik kişi ve kuruluşların yatırım türünden altınlarının ekonomiye kazandırılarak, yurtdışından altın ithalat oranlarının azalması planlanıyor. 

Altınbank’ın özellikle kuyumcuların kredi ve finans ihtiyaçlarının karşılamanın yanı sıra yastık altındaki altınlarının ekonomiye kazandırılması konusunda da öncü olacağına inanıyoruz. Bu girişimin ülkemize, ekonomimize, bankacılık ve kuyumculuk sektörlerine hayırlı olması temennisiyle önemle duyurulur.

Altınbank’ın, bu yıl faaliyete başlaması hedefleniyor.”

Son…