Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İslamı Ham Yapmak

17 Kasım 2011 Perşembe

İslam dünyasının neden Batının güdümünde, yoksul kitleler yığını olduğunu anlıyor musunuz? İslam dünyası birbirini yiyen ülkelerden oluşuyor.

Mezhepler/din kavgası, liderlik-minik hegemonya yarışı...

Kendi aralarında ticareti, kültürü, çağdaşlığı, demokrasiyi, insan hak ve özgürlüklerini, yardımlaşmayı, dayanışmayı, bilim -teknoloji ile iyi ve güzel politikalar geliştirmekten aciz ülkeler topluluğu!

İsrail yanı başlarında, onu bile örnek alabilecek bir tarihsel, politik, ülke inşa bilincinden yoksunlar.

Ama sıra birbirlerini yemeye gelince, dünyada ellerine su döken yoktur. Bu yarışta da hep Batılı güçlere dayanırlar.

Irakı kaptırdılar, 1 milyon kurban! Ama sapına kadar da Müslümandırlar! İşte Libya, kaç bin kişi öldürüldü orada? Batının umurunda mı, kadınların erkeklere peşkeş çekilmesi! Müslümanlar ne kadar geri kalırsa, o kadar iyi! Yeter ki zenginliklerini Batıya açsınlar!

Şimdi sırada Suriye ve İran var! Bu iki ülkede Müslüman halkınkökünün kazınması acaba Suudi kralının ve diğerlerinin umurunda olur mu?

Dün Bahreyndeki Şii direnişini tanklarıyla kanla bastıran Suudi Arabistan, bugün Suriye yönetimini kınıyor. Çünkü Suriyede de yönetim Şii ve üstelik ABD ve Batının yıkacağı İslam ülkeleri arasında! Katliam yapmayın, diyor Bay Kral! Peki Irakta 1 milyon Müslüman öldürülürken ABDye de bu çağrıyı yaptın mı?

Suriyeden büyükelçiliklerini geri çektiler! Ekonomik yaptırım uygulayacaklar. Ayrıca, Suriyeye müdahale için Birleşmiş Milletlere de başvuracaklar, ileride!

Yani işi NATOya falan havale edecekler: Gidin Suriyeye bombalayın!

İçine düştükleri çukurun dibi yok!

***

Barışçı siyasetçiden savaşçı siyasetçiliğe soyunan Davutoğlu, Suriye üzerinde savaş ağlarını dokuyan kişi olarak ön planda! Stratejik Derinlik analizine, reel politikacı olunca, savaş derinliği kattı!

İktidar,Ulusal Konseyadı altında birleştirdiği Suriye muhaliflerini, Esad rejimine karşı silahlı savaşa teşvik ediyor.

Bunun bir zamanlar Suriyenin bağrında PKK liderini ve arkadaşlarını barındırmasından ve Türkiyeye karşı kullanmasından bir farkı yok!

Muhalif unvanlı kaçaklardan Ammar Quarabi: “Türkiye olmadan Suriyede iktidar yıkılmaz.” (Sabah, 1 Kasım) Başka biri, Albay Riyad el Asaad, “70 kişilik karargâhı ile Türk askerinin koruduğu kampta konuşlanmış”, Aslı Aydıntaşbaşa konuşuyor. (7 Kasım)

***

Suriyeye karşı en savaşçırolü üstlenen Davutoğlu ve Erdoğana alkış var: Obamanın Ulusal Güvenlik adamı Ben Rhodes, bizimkilere diyor ki sert tavrınızdan memnunuz”. “Bu tavır, Suriye yönetimini yalnızlaştıracak!(Hürriyet, 15 Kasım)

Muhafazakâr Senatör John McCain:Kaddafi tamam, Sıra Esadda”, “Suriye muhaliflerinden gelen yabancı askeri müdahale isteği giderek artıyor. (25 Ekim, Habertürk)

Wall Street Journal: “Türkiyenin Beşşar Esada karşı tavır değişikliği, ABDye, Şamda rejim değişikliği için, Birleşmiş Milletler dışında bir koalisyon örgütleme fırsatı sunuyor. İranın Şamdaki müttefikini devirmek konusunda, Türklere yardımcı olma fırsatını kullanmalı.” (31 Ekim)

ABD, Irak savaşında geri zekâlılık yaptığını, iflas ettikten, 5 bin askerini yitirdikten, 3 trilyon dolar kaybettikten sonra anladı!

***

Ama akıllandılar: Bize gerek yok, Müslümanları birbirine kırdırmaktan daha iyi ve ucuz bir yol olabilir mi?

Suriyeyi yıkmak için koalisyonu oluşturdular. Suudiler ve Davutoğulları başrolü aldı! Her gün demeç, açıklama, savaş çağrışımları!

ABD için, bugün Suriye ve İran... Yarın aynı yöntemle Suudileri halledebilirler!

Sıra Türkiyeye ve iktidara da gelebilir! Hele kendi eksenlerinden şöyle bir çıkma teşebbüsünde bulunsunlar! İktidarımız, İsraili bombardımana tuttuğu dönemde Türkiye eksen değiştirdi kampanyaları ile sonunda hizaya getirilmişti: Suriye (ve İran) dost değil ancak düşmanın olabilir!!!

İslam dünyası, Batıca sömürülecek, hegemonya altında tutulacak ve birbirine kırdırılacak insanlar yığını..

Bahane her zaman vardır, bulunur!

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları