Beklenen Biden ve Erdoğan görüşmesi hafta başında (pazartesi günü) gerçekleşti. Bu görüşme için her iki taraf da aylardan beri hazırlık yapıyordu. Nitekim, bu konu ile ilgili olarak ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu görüşmüşler, ABD ayrıca Ankara’ya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sherman, ABD Birleşmiş Milletler Daimi Delegesi Greenfild’i göndermiş, ABD Savunma Bakanı Austin ile MSB Akar da görüşmüşlerdi. 

KISA BİR GÖRÜŞME 

Bir saat süren Erdoğan-Biden toplantısı sakin geçti. Tercümanın aracılığıyla yapıldığı dikkate alınırsa görüşmenin kısa sürdüğü anlaşılıyor. ABD Başkanı Biden, görüşmenin “çok iyi” olduğunu belirtti. 

Bir araya gelindiğinde sorunlu konuların hiç ele alınmadığı anlaşılıyor. Ancak Türkiye ve ABD arasındaki sorunlu konular şöyle özetlenebilir:

Sorunlar

1. S-400’ler ne olacak?

2. Parası ödenmiş olan ve teslim edilmeyen F-35’ler ne olacak?

3. Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması ne olacak?

4. Suriye’nin kuzeydoğusuna yerleşmiş olan ve ABD tarafından siyasal, askeri ve lojistik yönde desteklenen PKK/PYD terör örgütünün durumu ne olacak?

5. ABD’nin FETÖ’ye desteği ne olacak?

6. Halkbank olayı ne olacak?

7. Biden’ın 1915 olaylarını “soykırım” olarak resmen ilan etmesi durumu ne olacak?

8. Ankara’ya yönelik insan hakları ihlalleri ile ilgili girişimler ne olacak?

Görüşmede bunların hiçbirisinin el alınmamış olduğu anlaşılıyor.

SOYKIRIM KONUSU

Havaalanında, Biden’ın 1915 olaylarını soykırım olarak kabul etmesini gündeme getireceğini söyleyen Erdoğan, görüşmelerden sonra yaptığı açıklamada “Hamdolsun bu konu hiç gündeme gelmedi” dedi. 

Konunun gündeme gelmemesi nedeniyle Allah’a “hamdolsun” diye seslenen Erdoğan’ın konuyu aslında kendisinin gündeme getirmesi ve Biden’a karşı şikâyetçi olması gerekirdi. 

Erdoğan-Biden görüşmesinden sonra heyetler arasında yapılan görüşmelerin ayrıntıları henüz ortaya çıkmış değil. 

Erdoğan-Biden görüşmesinin tek noktada yoğunlaştığı anlaşılıyor. 

Tüm ülkeler Afganistan’dan kaçarken ve hiçbir talep yokken Türkiye, Afganistan’da görev yapmak için gönüllü talepte bulunuyor. 

NATO’NUN YENİ KONUMU

Rusya ve Çin ile sert politikalara geri dönmek isteyen ABD yönetimi, NATO’yu da bu politikaya dönüştürmüş bulunmaktadır.

Böylesi bir ortamda Rusya ile en uzun ve geniş sınır komşusu olan ve Çin’in İpek Yolu projesinde kilit noktada bulunan Türkiye’yi de bu politikanın ve NATO konseptinin içine çekmek Batı dünyasının çıkarlarına uygundur. 

Türkiye uysal bir tutum içinde kendisiyle ilgili konular üzerinde ısrar etmemekte, üstelik en tehlikeli bir alan olan Afganistan’da gönüllü görev talep etmektedir. 

Tüm bu durumu gazetemizin dünkü manşeti özetliyor: 

“Biden ile görüşen Erdoğan, Afganistan teklifini öne sürdü. Türkiye’ye yeni rol.”