Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yine mi aynı film?
Dünya tarihi, aynı filmi tekrar tekrar görmektir.
İMPARATORLUKLAR, EMPERYALİZM
İmparatorluklar (emperyalizm), yayılacak alanların, sömürülecek pazarın daralması nedeniyle ekonomik sorunlarla karşılaştıklarında, dünya savaşına varan çatışmalara girerler. Çoğu kez bu çatışmalar sonunda tasfiye olur, yerlerini yeni imparatorluklara, emperyal devletlere bırakırlar.
İnsan öleceğini bile bilir ama paylaşmayı bilmez, gözü doymaz. İmparatorluklar da aç gözlüdür. Sonsuza dek yaşayacaklarını düşünürler. Sonu gelmeyen imparatorluk yoktur. Ölümsüz olan emperyalizmdir.
İMPARATORLUKLARI ÇÖKERTEN SAVAŞLAR
Birinci Dünya Savaşı, Rusya, Büyük Britanya, Alman-Avusturya imparatorluklarının, Osmanlı İmparatorluğu’nu paylaşma rekabeti nedeniyle çıktı. İkinci Dünya Savaşı ise Almanya’nın, İtalya ile birlikte, Roma-Germen İmparatorluğu’nu yeniden yaratma hayali peşinde, “Hayat Alanı-Lebensraum” hülyasından. İlkinde, Osmanlı İmparatorluğu, Çarlık Rusya’sı ve Alman İmparatorluğu çöktü; ikincisinde ise Britanya İmparatorluğu yıkıldı. ABD ve SSCB, emperyal güçler olarak dünya sahnesine çıktı.
Şimdi benzer bir gelişmeyi yaşıyoruz. Kapitalizmin küreleşme iddiasına karşın, emperyalizmin yine ağır bir bunalıma girdiği anlaşılıyor. Hızla tükenen doğal kaynaklar üzerinde ve daralan pazarda söz sahibi olmak isteyen, başta Çin olmak üzere yeni güçler nedeniyle rekabet kızışıyor. Görünen o ki emperyalizm bu açmazdan kurtulabilmek için bir kez daha, büyük çatışma belki de yeni bir dünya savaşı planlıyor.
ÇOK KUTUPLU DÜNYA
İkinci Dünya Savaşı’nın galibi ABD, SSCB-VP’nin dağılmasına karşın, Vietnam, Irak, Afganistan başarısızlıklarının da etkisiyle “Süper Güç” iddiasını sürdürmekte zorlanmaktadır.
Batı (ABD-NATO) ile silahlanma yarışının ekonomisini çökerttiği Rusya, büyük şoku atlatmış ve yeniden dünya sahnesine çıkmıştır.
Mao, bazı yönleriyle Atatürk Türkiye’sinin ekonomik ve siyasi doktrinini andıran bir strateji ile yepyeni bir Çin yaratmıştır.
Güvenlik harcamalarını ABD’nin üzerine yıkan AB, önce başarılı bir eğri çizmiş ancak genişlemelerin de etkisiyle tökezlemeye başlamıştır.
Bu gelişmeler ve uzun süredir büyük savaşların, salgınların görülmediği dünyada nüfusun hızla artması, doğal kaynakların yetersiz kalmaya başlamasına; gelir dağılımındaki büyük dengesizlikler ise pazarın daralmasına yol açmıştır.
Dolara dayalı dünya ekonomisin doğurduğu, BRICS gibi yeni oluşumlar, pazar üzerinde ayrıca baskı oluşturmuştur.
ABD’NİN AÇMAZI
ABD, tek kutuplu dünya hayalinin çöktüğünü kabul etmemek için her şeyi yapmaya eğilimli görünüyor.
Rusya, ilk kurbanın kendisi olacağını biliyor ve önce bunu önlemeye çalışıyor.
Rusya düşerse asıl hedef olarak sıranın kendisine geleceğinin farkında olan Çin, ABD ve İngiltere’nin Pasifik İttifakı girişiminin, Güney-Kuzey Kore geriliminin de açığa çıkardığı niyetler nedeniyle önlem almak gereğini duyuyor. Bugün, yeni bir “Afyon Savaşı”na karşı duracak, askeri yönü de güçlendirilmiş, ekonomik gücü var.
AB’nin, kısa süren barış ve birlikte yaşama denemesinin sonuçsuz kalması ve Rusya’nın düşmanlaştırılması nedeniyle ABD’nin peşine takılmaktan başka çaresi yok. Güvenliği, ABD’nin sırtladığı NATO’ya bağlı. Avrupa, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliklerinden sonra, II. Dünya Savaşı öncesinden çok daha kutuplaşmış durumda.
NÜKLEER SAVAŞ ÇIKAR MI?
ABD ve Rusya’nın, nükleer silah varlıkları nedeniyle “Dehşet Dengesi” teorisini doğrulayan konumda oldukları dikkate alındığında, sınırlı taktik nükleer saldırılar dışında, iki ülkenin de sonunu getirecek bir topyekûn nükleer savaş, güçlü bir olasılık gibi görünmüyor. Dünya savaşı çıkacaksa bunun konvansiyonel olması daha gerçekçi. Ancak bu ölçekte bir konvansiyonel çatışma da dünyayı enkaz haline getirecektir. Önümüzdeki soru, böyle bir savaşın nasıl önlenebileceğidir.
Konvansiyonel bir bölgesel veya dünya savaşı olasılığının tartışıldığı bu günlerde Suriye’de yaşanan gelişmeler, Erdoğan-AKP iktidarında, Yeni Osmanlıcılık ve Suriye’ye doğru genişleme gibi emperyal düşlerin bile peşine düşebilen Türkiye’nin, savaşın önlenebilmesi için neler yapabileceğini ve kendisine kurulabilecek kurt kapanına düşmekten nasıl kurtulabileceğini, gelecek yazılarımda ele alacağım.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Barış Atay’dan Özgür Özel'e sert yanıt
- Gaga Bulut'tan skandal pedofili yayını!
- AYM o maddeyi iptal etti, tazminat yolu doğdu
- Naci Görür'den 'fay' değerlendirmesi!
- Rusya'dan, Bakan Fidan'ın Suriye açıklamalarına yanıt
- Cemal Enginyurt'tan, Soylu'ya büyük taş
- Kürsüde Erdoğan'a çok sert 'İsrail' tepkisi
- Araç satışında yeni dönem: 1 Ocak'ta başlıyor
- Sahte içkiden 17 kişi hayatını kaybetti
- Bakan Yerlikaya'dan 'kayyum' açıklaması