Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yerel seçimler için aday belirleme önerisi
İstanbul’da 1200 kişilik anket yerine 260 bin üyeden sandıkta görüş alınmasının İstanbul adayını ve CHP’yi daha güçlü kılacağı açıktır. İstanbul’u kazanmak ise Türkiye’yi kazanmak demektir.
Yerel seçimler yaklaşıyor. 31 Mart 2019’a beş ay kaldı. Henüz partiler adaylarını ve seçim programlarını açıklamış değiller. Ana muhalefet CHP de bölge toplantıları yaparak seçim stratejisini belirlemeye çalışıyor.
Diğer yandan CHP içinde belediye başkan adaylarının ve belediye meclis adaylarının hangi yöntem(ler)le belirleneceği ve belediye başkan adaylarının kimler olacağı tartışılıyor. Aslında her seçim öncesinde iç içe geçen bu iki konunun aylarca gündemi meşgul etmesi çok yanlış. Çünkü bu durum hem zaman enerji kaybına neden oluyor hem de parti içinde dayanışma ve güven duygularını örseliyor.
24 Haziran seçim sonuçlarıyla birlikte ülkede baskıcı tek adam rejiminin resmen yürürlüğe girmesi siyasi ve ekonomik krizi daha da derinleştirmiş durumda. İnsanlar, özellikle emeği ile geçinenler ve dar gelirliler zorluk içinde. Türkiye, tüm uluslararası ciddi ölçümlerde artık özgür, demokratik bir ülke olarak görülmemektedir.
Umutsuzluğu umuda çevirmek
Bu ortamda yapılacak seçim, yerele ilişkin olsa da, ülkenin bu gidişatını tersine çevirecek bir gelişmeyi ve umudu yeşertebilir. Özellikle de CHP’de 24 Haziran sonrası sürecin iyi yönetilememesi sonucunda ortaya çıkan umutsuzluk, öfke ve yabancılaşma, 31 Mart seçim sürecinde aşılabilir.
Bunun için CHP’nin hızla yapması gereken üç şey var: birincisi 1973-1977 ve kısmen 1989 toplumcu belediyecilik uygulamalarının tecrübelerinden de yararlanarak, genel bir belediyecilik programı hazırlamak ve kamuoyuyla paylaşmak. İkincisi, belediye başkan ve belediye meclis üyelerini seçmenlere de açık olarak üyelerin katılımıyla (önseçimle) belirlemek. Üçüncüsü de, tüm adaylar için kapsamlı bir eğitim programını uygulamaya koymak.
95 yıllık bir birikime ve kurumsal kimliğe sahip olan CHP’nin, demokrasiyi savunan bir parti olarak artık milletvekillerini, belediye başkanlarını ve belediye meclis üyelerini parti üyelerinin katılımıyla belirlemeyi kural haline getirmesi gerekir. Önseçimlere seçmenleri katmanın yöntemini de geliştirmelidir.
Kemerhisar modeli
Farklı ülkelerdeki uygulamalar bir yana CHP’ye örnek olacak katılımcı, sonuç alıcı, yenilikçi bir aday belirleme yöntemini 2014 yerel seçimlerinde Niğde’nin Bor ilçesinin Kemerhisar Beldesi bizlere armağan etmişti.
O seçimde benim de takdir ve heyecanla takip ettiğim ve parti organlarına aktardığım ve de basın yoluyla kamuoyuna yansıttığım bu yaratıcı demokratik tecrübenin iyi incelenmesi ve bir kural haline getirilmesi ve bu seçimde uygulanması CHP için yaşamsal öneme sahiptir.
Kemerhisar’da CHP için örnek olacak olan uygulamayı şöyle özetleyebiliriz: 2014 yerel seçimlerinde CHP Kemerhisar Belde örgütünde 5 partili aday adaylığını açıkladı. Parti yönetimi ve adaylar adayın önseçimle belirlenmesi konusunda mutabakat sağladılar. Önseçimde üyelerin yanı sıra birlikte tespit edecekleri seçmenlerin de katılmasını konusunda da uzlaştılar. Böylece önseçim listesine 270 üyenin yanı sıra 2 binin üzerinde seçmen de eklendi ve önseçim seçim tarihinden bir yıl kadar önce, halka ilan edilen bu listedeki isimlerle yapıldı. 901 oy alan Beytullah Kirazcı belediye başkan adayı oldu ve 30 Mart 2014’te 2025 oy alarak belediye başkanı seçildi. Kemerhisar’da 5 yıldır başkanlık yapan AKP’li İbrahim Ünsal ise 1388 oyda kaldı. Belediye meclis üyeleri de aynı yöntemle belirlendi.
Yaklaşan 31 Mart seçimlerinde de CHP Kemerhisar Belde Örgütü, belediye başkanı ve belediye meclis üyelerini aynı yöntemle belirlemek için çalışmalarını sürdürmektedir. Kemerhisar’da uygulanan son derece demokratik, katılımcı ve eşitlikçi aday belirleme yöntemi (onlar bu yöntemi “halkoylaması” olarak adlandırıyorlar) yalnız toplam belediyelerin yüzde 28’ini oluşturan belde belediyelerinde değil tüm il ve ilçe belediyelerinde de uygulanması mümkündür.
Aday belirleme
Özet olarak CHP’nin 31 Mart seçimlerine moralli ve dayanışma halinde girebilmesi için aday belirlemenin, Kemerhisar’da olduğu gibi seçmenleri de katarak üyelerle yapılması partiye dinamizm kazandıracaktır. O nedenle anketler yerine bu yöntemin tercih edilmesinde büyük yarar vardır. Örneğin İstanbul’da 1200 kişilik anket yerine 260 bin üyeden sandıkta görüş alınmasının İstanbul adayını ve CHP’yi daha güçlü kılacağı açıktır. İstanbul’u kazanmak ise, Türkiye’yi kazanmak demektir.
Not: Kemerhisar aday belirleme modeli için daha geniş bilgiyi değerli edebiyatçı ve yazar dostumuz Hikmet Altınkaynak’ın, Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan 5 Mayıs 2014 tarihli, “CHP İçin Bir Model...” başlıklı yazısında bulabilirsiniz.
Ercan Karakaş
Eski Kültür Bakanı
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!