Olaylar Ve Görüşler

Usturuplu kötülük

17 Aralık 2016 Cumartesi

Cinsel istismar suçlarında 12-15 yaş aralığına zımni olarak rıza getiren düzenleme Meclis’te 24 Kasım gecesi kabul edildi. 2 Aralık’ta Resmi Gazete’de yayımlanan bu kanun, yasalaştı da. Ancak bu düzenleme son derece usturuplu yapıldığından bazı kadın örgüleri hariç, kimse durumun vahametinin farkında değil

17 Kasım gecesi iktidar tarafından verilen, “cinsel istismar suçlularının mağdurla evlenmesi durumunda cezalarının erteleneceği” şeklindeki önergenin, bilhassa kadınlar tarafından gelen yoğun tepkiler nedeniyle geri çekilmesi üzerine rahat bir nefes aldık. Tehlike geçti sandık, biz kadınlar kararlı olup bir araya gelince neler de başarabiliyormuşuz dedik, gururlandık.
Ancak herkes zafer sarhoşluğu içindeyken ne yazık ki yine bildiklerini okudular ve ilerleyen zamanlarda çok tehlikeli sonuçlara yol açacak olan, cinsel istismar suçlarında 12- 15 yaş aralığına zımni olarak rıza getiren düzenlemeyi 24 Kasım gecesi kabul ettiler. Üstelik 2 Aralık’ta resmi gazetede yayımlanan bu kanun, yasalaştı da. Ancak bu düzenleme son derece usturuplu yapıldığından bazı kadın örgüleri hariç, kimse durumun vahametinin farkında değil.

Eski yeni karşılaştırması
Doğal olarak bu durumda akıllara, “Madem bu düzenleme o kadar tehlikeliydi de, geri çekilen önergeye verilen tepki, neden bu düzenleme için de verilmedi” sorusu gelecektir.
Her şeyden evvel geri çekilen önerge ile aynı torba kanunun içinde yer alan ve onu tamamlayacak nitelikte olan bu maddenin tehlikesi, ancak yeni düzenleme ile eski düzenleme karşılaştırıldığında anlaşılabiliyor. Dolayısıyla bu düzenlemedeki tehlikeler, uygulamayla ortaya çıkacak ve neticede af niteliğindeki geri çekilen önerge ile ulaşılmak istenen amaca, bu kez de bundan sonra işlenen cinsel istismar suçlarında ulaşılmış olacaktır.

Hâkimlere kaldı
Şöyle ki: Eski ceza kanunu madde 103’te, “15 yaşını tamamlamamış her çocuğa karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış suç” sayılıyordu. Dolayısıyla bizim ceza yasamızın mantığında bir rıza araştırması yapılacaksa, 15 yaşın üstüne yapılırdı. Ancak yeni düzenlemeyle 15 yaş sınırı kaldırıldı ve sadece 12 yaş altına karşı işlenen suçlarda ceza artırımı getirildi.
Dolayısıyla, bu madde ile cinsel ilişkiye rıza yaşının 12’ye düşürülmesinin kapısı ardına kadar açıldı. Son derece belirsiz ve farklı uygulamalara yol açacak olan bu düzenleme, özellikle hâkimlerin hayat görüşüne göre farklı kararlar vermesine yol açacaktır. Öyle ki tek bir hâkimin bile bu maddeye dayanarak aldığı bir karar neticesinde, yasalaşmasına bile gerek kalmadan sadece içtihat yolu ile rıza ve evlilik yaşı 12’ye inecektir. Zaten Anayasa Mahkemesi geçen yıllarda, ceza kanununun resmi nikâh olmaksızın dini nikâh yapılmasını suç olarak düzenleyen maddesini iptal ederek, çocukların dini nikâh adı altında cinsel istismarının önünü açmıştı. Dolayısıyla bu maddeler birlikte değerlendirildiğinde tehlikenin boyutları çok daha iyi anlaşılacaktır.

Yeniden düzenlenmeli
Bu nedenle şu hususlar gözetilerek yeniden bir düzenleme yapılmalıdır.
* 12 yaş altına ceza artırımı yine kalmakla birlikte, 15 yaşın altındaki çocukların cinsel davranışa rızasının olduğunun hiçbir şekilde kabul edilemeyeceği, mutlaka kanunda yeniden belirtilmeli.
* Ayrıca 12-15 yaş arasındaki kız çocuklarına karşı, kendi akranı olmayan yaşı büyük her yetişkinin cinsel davranışı, hiçbir istisnası ve “ama”sı olmadan cinsel istismar olarak kabul edilmeli. Ancak 12-15 yaş aralığındaki çocukların, kendi akranları ile ve kimsenin baskısı olmadan yaşadıkları cinsel farkındalık sonucu ortaya çıkan durumlar içinse, özel bir düzenleme yapılmalı ve bu durum kesinlikle cinsel istismarla aynı kefeye konulmamalı.
* Yine resmi nikâh olmadan yapılan dini nikâh, ayrıca erken yaşta ve zorla evlendirmeler de ceza kanununda mutlaka suç olarak düzenlenmelidir
Aslında devletin gelenek-görenek gibi hiçbir bahanenin arkasına sığınmadan 0-18 yaş aralığındaki tüm bireyleri çocuk kabul ederek, onları korumak adına üzerine düşen tüm görevlerini eksiksiz yerine getirmesi gerekirken, yıl 2016’da halen bu konulardan bahsediyor olmak, son derece acı verici olduğu kadar, manidardır da.
Umarım muhalefet partileri de çocuklar üzerinde dönen bu tehlikeli oyunun farkındadırlar da, zaman geçmeden Anayasa Mahkemesi’ne başvururlar!

SİBEL KIZILKAYA İTKÜ Avukat



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları