Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tarımda hasat sancılı oldu
YAZAR:Mehmet Şakir ÖRS
Üretim yörelerinde, çağdaş anlayışta, ürün araştırma geliştirme Ar-Ge birimleri kurulmalıdır. Üreticinin, katma değeri yüksek yeni ürün çeşitlerine yönelmesi sağlanmalıdır. Üretim özendirilmeli, desteklenmeli ve üreticinin işi kolaylaştırılmalıdır.
Üretici için, tarımsal hasat dönemleri, bir bakıma Anadolu’da düğün bayram günleridir... Karadenizli fındık üreticileri, Karadeniz kıyısında horona durur... Trakya’nın kırsal kesimini adeta bir tablo gibi süsleyen ayçiçeği tarlalarında, yeni bir hasat dönemine ulaşmanın sevinci vardır... Ortalığı Balkan ezgileri, havaları kaplar... İncirin, üzümün, pamuğun diyarı Ege’de üreticiler harmandalıya kalkarlar... Yaşar Kemal’in, Orhan Kemal’in, Yılmaz Güney’in Çukurovası’nda ise “beyaz karanfiller” gibi açar pamuk tarlaları... Ege’den Çukurova’ya onlar aynı zamanda umudun çiçekleridir... Kısacası, üretmenin ve yaratmanın güzelliği kaplar dört bir yanı...
Aslında her yıl hasat döneminde, üretim yörelerinde, yukarıda betimlemeye çalıştığımız tablo yaşanmalıdır. Bilincimizden, yüreğimizden bunlar geçmektedir. Ama acaba gerçekte hasat dönemi böyle mi yaşanmaktadır? Bu soruya olumlu yanıt vermek maalesef mümkün değildir. Tıpkı bu yılın hasat döneminde olduğu gibi...
Üretici tarımdan uzaklaşıyor
17 yıldır işbaşında bulunan siyasal anlayışın, ekonomi alanındaki tahribatlarından en büyüğü tarımsal alanda yaşanmaktadır. Bir zamanlar kendi kendine yetebilen sayılı ülke arasında yer alan Türkiye, artık neredeyse birçok tarımsal ürünü ithal eder hale gelmiştir. Bu yanlış politikalardan en büyük darbeyi de tarımdan geçimini sağlayan yüz binlerce üretici ailesi görmektedir. İşte bu nedenle, kırsal kesimde, önemli bir nüfus, hızla tarımdan, tarımsal üretimden uzaklaşmaktadır.
Hayvancılıkta olduğu gibi tarımsal üretimde de ortalığı ithal ürünler kaplamakta, sonuçta olan üreticimize olmaktadır. Aynen, bu yıl, Trakyalı ayçiçeği üreticilerinin başına gelenler gibi! Hele dünyanın en değerli fındığının yetiştiği Karadeniz yöresinde, fındık fiyatının ve piyasasının uluslararası yabancı kumpanyaların ve onların yerli işbirlikçilerinin elinde olmasına ne demeliyiz, bu gerçeği nasıl yazmalıyız?
Ya Çukurova’nın ve Ege’nin bir zamanlar pamuk ambarı olarak bilinen alanlarında, günümüzde gelinen olumsuz durumu nasıl anlatmalıyız? Pamukta ihracatçıyken bugün ithalatçı ülke olunması, her şeyden önce bu yörelerdeki pamuk ekicisini vurmakta ve üreticiyi pamuk üretiminden uzaklaştırmaktadır.
Üzümde sözler tutulmadı
Ege’nin en verimli ovalarından Gediz yöresi başta olmak üzere geniş bir alanda yetiştirilen çekirdeksiz üzümde de birçok sorun yaşanıyor. İlgili ve yetkililerin, bu hasat döneminde 10 liranın altında kuru üzüm satılmayacağı sözlerine karşın çok sayıda üzümcü, ürününü 10 liranın altında fiyatlarla satmak zorunda kalıyor. Üzümde, en az taban fiyat meselesi kadar önem taşıyan bir güncel konu da ürünün taze -üreticinin deyişiyle “yaş”- olarak değerlendirilmesinde karşılaşılan mağduriyetler...
Bu piyasanın kuralsızlığı, başıboşluğu, disipline edilmemiş oluşu, üreticiyi mağdur ediyor. Her yıl çok sayıda üretici, bin bir emekle ürettiği ürününü dolandırıcılara kaptırıyor. Üzüm üreticisi, yetkililerden bu işe ilgi ve çözüm bekliyor. “Üzümünü ye, bağını sorma” özdeyişinin artık tersine dönmesini; bağın da bağcının da hakkının, hukukunun korunmasını istiyor.
Gediz, Küçük Menderes ve Büyük Menderes yörelerinde, özellikle de bağlarıyla ünlü Alaşehir, Salihli ve Sarıgöl ovalarında yaşanan bir diğer sıkıntı da açılan jeotermal kuyularının çevreye, üretim alanlarına zarar vermesi. Egeli üretici, bu önemli konunun ilgililerce bir an önce irdelenmesini ve önlem alınmasını talep ediyor.
Kooperatifçiliği ayağa kaldırmak
Karadeniz’den Trakya’ya, oradan da Ege’ye, Çukurova’ya ve başka üretim alanlarına uzanan tarımsal kesimde yaşanan sorunların temelinde, plansızlık, programsızlık ve üretime olan duyarsızlık yatıyor. Bir diğer temel sorun da tarım üreticilerinin örgütsüz oluşu...
Ülkemizde tarımsal kooperatifçiliğin geçmişi Cumhuriyet öncesi döneme kadar uzanmasına karşın son dönemde bu alanda yaşanan olumsuzluklar, tarımda izlenen politikaların yanlışlığını çarpıcı biçimde gözler önüne seriyor.
Örneğin üzümde Tariş, fındıkta Fiskobirlik gibi güçlü geleneklere ve uzmanlık birikimine sahip kooperatifçilik kuruluşları varken, alımlar için hiçbir uzmanlığı, altyapısı olmayan ve o yörelerde deposu bile bulunmayan Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) görevlendirilmesi anlaşılamaz bir durumdur. Sonuçta, bu alımlar göstermelik kalmakta ve üreticinin sorununa çare olmamaktadır. Temel çözüm, kooperatifçilik kuruluşlarına sahip çıkmaktan ve kooperatifçiliği yeniden ayağa kaldırmaktan geçiyor.
Tarıma, toprağa ve üreticiye sahip çıkmak
Var olan sorunların çözümü için, tarıma bakışı, tarımsal anlayışı tümden değiştirmek gerekiyor. Tarımsal politikalar ve yapılar yeni baştan oluşturulmalıdır. Üretim ve üretici odaklı bir anlayış tarıma egemen olmalıdır.
Üretim yörelerinde, çağdaş anlayışta, ürün araştırma geliştirme Ar-Ge birimleri kurulmalıdır. Üreticinin, katma değeri yüksek yeni ürün çeşitlerine yönelmesi sağlanmalıdır. Üretim özendirilmeli, desteklenmeli ve üreticinin işi kolaylaştırılmalıdır.
Sözün özü, günümüzde izlenen yanlış tarımsal politikalar, üretimi ve üreticiyi vurmaktadır. Böylesi koşullarda, emekten, üretimden ve demokrasiden yana güçlerin temel görevi tarıma, toprağa, üreticiye ve üreticinin alın terine sahip çıkmaktır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
En Çok Okunan Haberler
- Sanıklar tek tek ifade verdi
- Özgür Özel'den 'ABB' açıklaması
- Kelepçeli burjuvanın duyulmayan çığlığı
- Belediyelerden hastane adımı
- Yavaş'tan 'istifa' iddialarına açıklama
- ‘Yediniz, içtiniz, geldiniz’
- Görüntülerle ortaya çıkardı: Doktor gözaltında
- Konserve ton balığında cıva tespit edildi
- Galatasaray, Tottenham'ı sahadan sildi!
- Tuncer Bakırhan hakkında soruşturma