Olaylar Ve Görüşler

Parçalanamayan bir devrim - Zeynep AKTAN

02 Kasım 2022 Çarşamba

“Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak olan sizlersiniz!” 

Mustafa Kemal ATATÜRK 

Toplumsal anlamda liberalizm ve demokrasi etkileşiminin bir sonucu olarak hukuki üstünlüklerin yaşama hakkını insanın elinden almadığı, egemenliğin koşulsuz halka ait olduğu bir sistemdir cumhuriyet. 

İlk izlenimleri 1789 Fransız İhtilali ile oluşturulmaya başlanmış ve ileride çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin nüvesini oluşturacak olan hürriyet, bağımsızlık ve milliyetçilik gibi fikirleri ortaya koyarak sadece Türkiye değil aynı zamanda dünya tarihine yön verecek bir kapıyı aralamıştır. Bu aralanmanın şüphesiz en önemli etkenlerinden biri Rönesans sonrası epistemolojinin önem kazanması ile birlikte fikirleri halka deklare eden filozoflar olmuştur. Montesquieu, Diderot, Rousseau, Voltaire gibi aydınların bulunduğu bir komün, cumhuriyet fikrini olumlu anlamda savunmuş ve ihtilalin başlamasına büyük oranda öncülük etmişlerdir.

CUMHURİYET

Yedi Yıl Savaşı’nın Fransa için kötü bitmesi, pasif yönetim biçimi, burjuvazinin artması ve feodal yapının bir sonucu olarak gösterilen imtiyazlar nedeniyle halk, bir devrimin yapılmasını zaruri görmekteydi. İhtilali savunan kesimler arasında ayrımlar ortaya çıkmış ve temsilciler iki kanada ayrılmıştı: Jakobenler ve Jirodenler. İki taraf da bir devrim olması fikrini savunuyor fakat bir taraf radikal tutum sergilerken diğer taraf liberal ve ılımlı bir tutum sergiliyordu. Bastille ayaklanmasının ardından yayımlanan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi üzerine halk, meclisin yürütme erkini eline almış ve monarşiyi savunan herkes giyotin cezasına çarptırılarak cumhuriyet temsili olarak ilan edilmiştir.

Yayılan özgürlükçü fikirler tüm Avrupa ve Osmanlı Devleti’ni etkilemiş ve Meşrutiyet’in ilanı ile parlamenter yönetim oluşturulmaya başlanmıştır. Her ne kadar önüne geçilmeye çalışılsa da devrimin getirdiği insan hakları ve özgür iradenin varlığı Osmanlı Devleti’nin dağılmasına ve çökmesine engel olamamıştır. 

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün otoriteleri ortadan kaldırarak, çağdaş, milli ve özgürlükçü bir toplum yapısı oluşturarak kurduğu yeni devlet, Fransız İhtilali’nin de etkilerini taşıyan bir rejime dönüşmeye başlamış ve 29 Ekim 1923’te parçalanmayacak bir bütün olarak Cumhuriyet ilan edilmiştir.

ZEYNEP AKTAN



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları