Olaylar Ve Görüşler

Millet İttifakı’nın tarihsel rolü - Prof. Dr. Özkan YILDIZ

03 Ekim 2022 Pazartesi

Türkiye, hem vatandaşlarıyla hem de devlet aygıtıyla her geçen gün kronikleşen sorunların altında eziliyor. Otokrat, tek kişi rejimi altında geçen her gün ve her saat bu sorunları daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Geçiştirici önlemlerle yatıştırılmaya çalışılan sorunların günümüzde geldiği nokta, toplumun yapısı ve geleceği için büyük bir tehdit oluşturuyor. Korku, karamsarlık ve umutsuzluk sarmalı toplumun tüm katmanlarında hissediliyor.

UZLAŞMACI SİYASET

Kılıçdaroğlu öncülüğünde kurulan altılı masa, Türkiye’nin yeniden inşasına kapı aralıyor. “Güçlendirilmiş demokratik parlamenter sistem” ortak paydasında sağ partilerle kurulan Millet İttifakı realist seçenektir. Altılı masa, topluma umut verme potansiyeli taşımaktadır. Bu umudun gerçekleşmesi, demokrasi güçleri ve sivil toplumun etkin şekilde hareket etmesini gerektirmektedir.

AKP en büyük işveren olarak sosyal yardımlara bağımlı milyonlarca birey ve aile yaratmıştır. Erdoğan, dini inanç, yaşam tarzı, kimlik değerleri üzerinden toplumu ve seçmeni kutuplaştırarak konsolide etmektedir. Yaklaşan seçimler öncesi doğalgaz kaynaklarının bulunması, yeni sosyal konut projeleri gibi içi boş vaatlerle hayal satması yine muhtemeldir. Muhalefet, bu gerçeği göz ardı etmemelidir. Önümüzdeki tarihi seçimlerin adil ve eşit koşullarda yapılmayacağı unutulmamalıdır. Türk toplumu tek adama dayalı, otoriter, baskıcı liderlerden yorulup bezmiştir. Türkiye’nin yarınları için kurumsal restorasyonu yapabilecek liderlere ihtiyaç vardır. Kılıçdaroğlu, uzun süredir devam ettirdiği uzlaşmacı demokratik siyaset tarzıyla bu boşluğu doldurmaya çalışmaktadır.

SOSYOLOJİK PAYDA

Cumhuriyeti kuran ve dünyanın en eski partilerinden biri olan CHP’ye karşı toplumun belli kesimlerinde değişmeyen tarihsel önyargılar vardı. Sağ ve sol bloklara sıkışmış, derin kültürel fay hatlarıyla seçmen davranışlarının biçimlendiği siyasal yapıda bu önyargıların kırılması ve kısa sürede algının değişmesi kolay değildi. Kılıçdaroğlu CHP’ye mesafeli duran kesimlerle sahici bir yüzleşme süreci başlattı. Toplumun çeşitli kesimleriyle millet masası temelinde yeni sosyolojik payda inşa etti. Müzakere ve çoğulculuğa dayalı siyasi arayışlar sonuç vermiştir. Yıllar sonra İstanbul ve Ankara belediyelerini ittifakla CHP kazanmıştır. İstanbul’un kazanılması muhalefete ve toplumsal tabana moral üstünlük sağlamıştır. 2023’e bu ruh ve deneyimle girilmektedir.

Sonuç olarak, Haziran 2023 seçimleri gündelik yaşamı derinden etkileyen ekonomik sorunlarla birlikte, Türkiye’nin dünyadaki konumunu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin yönünü belirleyecek bir seçimdir. Bu nedenle, altılı masanın seçim stratejisi, her iki konuda da politikalar üretmek olmalıdır. Türkiye’nin bugün karşı karşıya kaldığı sorunları, tek bir partinin ve liderin çözmesi zor olduğu için altılı masa oldukça değerli bir oluşumdur. Bu masanın oluşumu bile Türkiye’de günümüzde en önemli sorun olan kutuplaşmaya ve otoriter, aşırı milliyetçi muhafazakâr siyasete tarihi bir yanıttır. Seçim öncesi oluşan bu birlikteliğin seçimin kazanılması halinde de süreceği ve dolayısıyla her toplumsal grubun yönetimde temsil edileceği güçlü şekilde vurgulanmalıdır.

PROF. DR. ÖZKAN YILDIZ

SOSYOLOG



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları