Olaylar Ve Görüşler

İngiltere’de karar günü

08 Haziran 2017 Perşembe

Güvenlik hassas bir konu ve birçok seçim gösterdi ki korku altında yapılan tercihler genelde iktidardan yana oluyor. Ancak İngiltere’de işler biraz farklı ilerliyor gibi. Seçim bugün ama bir ankete göre her beş kişiden biri hâlâ oyunu hangi partiye atacağı konusunda kararsız.

Kuşkusuz bir şeyler söylemek gerekliydi. Başkent Londra yeniden bir terör saldırısına hedef olmuş, ülke dokuz hafta içinde üç ayrı saldırıya maruz kalmıştı. Yine siviller öldürülmüştü. Başsağlığı dilemek, saldırıyı kınamak ya da dayanışma çağrısı yapmak yeterli olmazdı. Seçimlere sayılı gün kala başbakanın eyleme geçtiğini göstermek lazımdı. “Artık yeter!” dedi. Aşırılık yanlılarına ‘çok fazla hoşgörü’ gösterildiğini söyledi. İngiltere Başbakanı Theresa May, bundan 12 yıl önceki Londra bombalamaları sonrasında dönemin başbakanı Tony Blair’in açtığı yoldan gitmeyi seçti. Blair’in 12 başlıklı terörle mücadele planı yerine May dört başlıklı, daha dar kapsamlı bir plan ortaya koydu. Böylece güvenlik ve terörle mücadele resmen seçim kampanyasının bir parçası oldu. O kadar ki seçimlere sadece bir gün kala, yeni bir terörle mücadele paketi dahi açıkladı. May, “Gerekirse insan hakları ile ilgili yasalarda değişikliğe gidebiliriz” dedi.

İngiltere’de işler farklı
Önce Manchester, ardından Londra saldırıları... Bunlara kadar seçim kampanyasının ana ekseni İngiltere’nin AB’den nasıl çıkacağı, Brexit görüşmelerinin nasıl yapılacağı, vergi, sağlık sisteminin finansmanı gibi konular üzerine odaklanıyordu. Şimdi ise hararetle polis rakamları, istihbarat kurumlarının vazifelerini hakkıyla yapıp yapmadığı, aşırılık yanlılarının nasıl kontrol altına alınacağı tartışılıyor. Güvenlik hassas bir konu ve birçok seçim gösterdi ki korku altında yapılan tercihler genelde iktidardan yana oluyor. Ancak İngiltere’de işler biraz farklı ilerliyor gibi. Çünkü seçmen soruyor: “Tamam, güçlü bir hükümet kurulsun tabii de, Sayın Başbakan, siz yedi yıl İçişleri Bakanı değil miydiniz? Polis memurlarının sayılarını kemer sıkma politikaları nedeniyle siz kısmadınız mı? Manifestonuzda AB’nin insan hakları ilkelerine bağlı kalacağınızı siz söylemediniz mi?”

Fark çok az
Aslında Theresa May 18 Nisan’da önceki vaatlerini bozarak erken seçime gidileceğini açıkladığında tablo kendisi için gayet parlak görünüyordu. Lideri olduğu Muhafazakâr Parti ile en yakın rakibi İşçi Partisi arasındaki puan farkı 20’ydi. Seçimleri kazanacağına kendisi dahil birçok kişi kesin gözüyle bakıyordu. Ne zaman ki medyanın seçim kampanyalarını tarafsızca haberleştirmesi yasası kampanya takvimi dahilinde yürürlüğe girdi, işler o zaman değişmeye başladı. “Asla seçilemez,” denilen İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn beklenmedik bir hızla büyük bir sıçrama yaptı. Şimdi iki parti arasındaki farkın kimi ankete göre 1, kimine göre 12 puana indiği bir durum ve kimine göre de ufukta koalisyon hükümeti söz konusu.

Corbyn’in hassas noktası
Ancak güvenlik Jeremy Corbyn’in de hassas karnı. Evet Corbyn, “Polis sayısını neden azalttın?” diyerek May’in üzerine gidiyor, teröre yol açan asıl sorunun İngiltere’nin Ortadoğu’daki bazı ülkelerle ilişkileri olduğunu savunuyor, terörün nasıl finanse edildiğiyle ve Suudi Arabistan’la ilgili raporun hükümet tarafından neden yayımlanmadığını sorguluyor. Ama Muhafazakârlar da Corbyn’in Kuzey İrlanda barış sürecinde IRA’nın siyasi kanadı Sinn Fein’le görüşmeler yapmasını, Hamas için ‘arkadaşlar’ tabirini kullanmasını, geçmişte terörle mücadele yasalarına, polise ‘öldürmek için vur’ yetkisinin verilmesine karşı yaptığı muhalefeti vurgulayarak, ülkenin ihtiyacı olan başbakanın Theresa May olduğu algısı yaratmaya çalışıyorlar.

Seçim bugün ama...
Seçmen artık sandık başında. Bir ankete göre her beş kişiden biri hâlâ oyunu hangi partiye atacağı konusunda kararsız. Theresa May, erken seçim çağrısını Avam Kamarası’ndaki sandalye sayısını arttırmak, Brexit görüşmelerinde elini kuvvetlendirmek, iktidarını perçinlemek ve İngiltere için kendi vizyonunu ortaya koymak için üç yıl öne çekmişti. Ancak bu kumarı May’e belki de beklemediği şekilde pahalıya patlayabilir.

SELİN GİRİT Gazeteci, Londra



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları