Olaylar Ve Görüşler

IMF politikalarından vazgeçmeli

04 Ekim 2019 Cuma

YAZAR:Mehmet BALIK
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu

Genel Başkanı

AKP hükümetinin “IMF ile anlaşma yapmayacağı” sözleri havada kalmıştır. AKP iktidarı; ekonomik krizin faturasını işçilere, emekçilere, dar gelirli milyonlara ödetmenin planlarını gündemine almıştır.
AKP iktidarı, 18 yılın sonunda iflas eşiğine getirdiği ülke ekonomisinin kaderini, IMF politikalarının tedarikçisi olan Amerikalı McKinsey şirketine vermekten emekçilerin gösterdiği tepkiler neticesinde vazgeçmişti. Ancak ekonomik krizden şimdi de gizli ya da açık bir IMF programıyla kurtulmaya çalışmaktadır.

Haklara saldırı
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı 2020-2022 yıllarını kapsayan “Yeni Ekonomi Programı”ndaki politikalar emekçilerin sırtına yeni zamlar getirmektedir ve haklarına yönelik bildik saldırılardan oluşmaktadır. Albayrak’ın açıkladığı “Yeni Ekonomi Programı”nda yeni olan hiçbir şey yoktur. Bakanın yaptığı açıklamada; kıdem tazminatı ve iş güvencesine dönük saldırıların devam edeceği, SGK harcamalarının azaltılacağı, BES’in yaygınlaşacağı, kıdem tazminatının fona devredileceği, işsizliğin artacağı ve yaşamsal giderlerin pahalılaşacağı gibi saldırılar bulunmaktadır.
Ülkedeki tüm çalışanlar; çarşıda, pazarda, marketlerde ve alışverişin yapıldığı tüm noktalarda enflasyonu ağır şekilde yaşarken AKP hükümeti; yurttaşların sırtına yeni vergiler ve zamlar yüklenmektedir.
Ülkemizde peş peşe son 3 ayda elektriğe zam geldi. 31 Temmuz 2019’da yüzde 14.9; 31 Ağustos 2019 yüzde 14.9; 1 Ekim 2019 yüzde 14.9 oranında gelen zamla elektriğe konutlarda toplamda 44.7 oranda zam yapıldı. Doğalgaza ise 1 Ağustos’ta yüzde 14.97; 1 Eylül’den itibaren yüzde 14, 9 ile bir aylık sürede toplam yüzde 32 oranında zam yapıldı. Aralık 2017’den Eylül 2019’a kadar geçen süreçte doğalgaza konutlarda yüzde 64, büyük sanayi kuruluşlarında yüzde 120 zam yapıldı.
Yaşam şartlarının ağırlaştığı, işsizlik ve pahalılık koşullarının mutfakları kavurduğu ülkemizde, doğalgaza, elektriğe, benzine, gıda maddelerine, ulaşıma vs. fahiş oranlarda zam yapılırken, Türk Lirası, dolar ve Avro karşısında erirken, yurttaşların alım gücü günden güne azalırken AKP hükümeti; tüm yurttaşlara IMF politikalarını dayatmaktadır.

Ranta dayalı ekonomi
AKP hükümetinin ve yandaş konfederasyonun, kamu emekçilerinin ve emeklilerinin 2020-2021 maaşları ile sosyal haklarının belirlenmesine yönelik 5. Dönem Toplusözleşmesindeki tiyatrosunu unutmuş değildir. 3.2 milyon kamu emekçisi ve 2 milyon memur emeklisi, 2020’nin ocak ayında yüzde 4, temmuz ayında yüzde 4, 2021’in ocak ayında yüzde 3, temmuz ayında da yüzde 3 zam alması şimdiden yok olmuştur. Kamu emekçilerinin kölelik koşullarındaki yüzdelik dilimler şimdiden erimiştir.
AKP iktidarının ranta dayalı ekonomi politikası ülkemizi IMF’nin kapısına muhtaç duruma getirmiştir. IMF ile yapılan geçmiş anlaşmalar göz önüne alındığında ülkemiz ekonomisini ve buna bağlı olarak dar gelirli ve çalışan yurttaşları zor günler beklemektedir.
Ekonomik koşullar, zamlar, enflasyon ve işsizlik rakamları düşünüldüğünde siyasal iktidar ne yaparsa yapsın emekçilerin öfkesinden kurtulamayacaktır. Ülkemizi borç batağına sürükleyen siyasal iktidar, ekonomik krizin faturasını ödeyecektir.
Yurttaşlarımızın geleceğini ve kaderini IMF politikalarına mahkûm etme yönündeki tüm programlar iptal edilmelidir.
Kemer sıkma politikasına, işsizlik fonunun patronlara ve bankalara peşkeş çekilmesine, kıdem tazminatımıza göz konulmasına ve yapılan zamlara karşı çıkıyoruz.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; siyasal iktidarı, IMF ile dolaylı veya dolaysız herhangi bir çalışma içerisinde yer alınmaması konusunda uyarıyoruz ve acilen verilen karardan dönülmesini, yapılan zamların geri alınmasını istiyoruz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları