Olaylar Ve Görüşler

Ekonomik dengeler - Sıtkı ERGÜNEY

31 Ağustos 2022 Çarşamba

İster piyasa ekonomisi ister planlı ekonomi olsun, ulusal ekonominin doğru ve sağlıklı yönetilerek gelişmesi altı temel makro dengenin kurulması, iyileştirilmesi ve sürdürülebilirliğiyle mümkündür. Bu temel makro dengeler şunlardır: 1) Arz-talep, 2) tasarruf-yatırım, 3) dış ticaret ve ödemeler, 4) işgücü-istihdam, 5) gelir dağılımı, 6) enflasyon, kur, faiz.

Bunların birbirleriyle ilişkisi, ayrılmaz bütünlüğü, ekonomi ders kitaplarında anlatılmış, açıklanmıştır. Hiçbirinde “nas”la ilgili bir referans yoktur. Ekonomiyi yönetenlerin bunları iyi bilmesi şarttır. 

Küreselleşmeyle birlikte iyice yozlaşan serbest piyasa ekonomisi modelinin “olmazsa olmazı kâr maksimizasyonu” nedeniyle ekonomiyi yöneten siyasilerin tercihleri, bu altı temel makro denge yönünde değil, kendilerine destek ve yön veren sermaye sınıfının çıkarları ve istekleri doğrultusunda olmuştur. Türkiye’de bu olguya son 20 yılda bir de siyasal İslam eklenerek sömürü düzeninin yönetimi kolaylaştırılmıştır.

LAİKLİKTEN KOPUŞ

Peki, bu düzen demokratik yolla değişebilir mi? Bu konuda iyimser olabilmek ne yazık ki güçtür. 60’lı yılların ikinci yarısında başlayan, 12 Mart 1971’de önü kesilmesine rağmen Bülent Ecevit önderliğinde tekrar canlanan sınıf bilinci, 12 Eylül 1980 darbesiyle felce uğratılmıştır. Türkiye, Turgut Özal’la birlikte siyasal İslamın temellerinin atıldığı bir ülkeye dönüştürülmeye başlanmıştır. Yirmi yıldır iktidarda olan AKP, siyasal İslamı öne çıkarmış, temel ekonomik dengeleri altüst etmiştir. Yirmi yıl boyunca “milletin desteğini” alarak iktidarda kalmak kolay değildir. Bunda, toplumun Osmanlı döneminden gelen, yerleşmiş, pekişmiş (başta kadercilik ve kulluk) yaşam felsefesi etkilidir. 1950’den sonra Demokrat Parti’yle başlayan ve sonraki iktidarların toplumun zaaflarından faydalanarak dini siyasete alet etmelerinin de etkisi büyüktür. O nedenle AKP, ekilmiş tarlanın mahsulünü biçmiştir, biçmektedir.

Bunca olumsuzluğa rağmen, seçmenin dörtte biri, AKP’yi, yüzde 42’si AKP’nin genel başkanı Erdoğan’ı desteklemektedir. Bu, doğru anlaşılması gereken bir paradokstur. Sorunun özünde ise hiçbir muhalefet liderinin dile getir(e)mediği “Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklikten kopuşu” vardır.

SITKI ERGÜNEY

EKONOMİST



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları