Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Dünya Gıda Günü ve ‘sıfır açlık’ çağrısı
YAZAR:Prof. Dr. Murat ARSLAN
İstanbul Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Küresel güçler, artan dünya nüfusunu ve açlık tehlikesini bahane ederek endüstriyel tarımı kuralsız ve acımasız bir şekilde dayatmışlardır.
Dünya Gıda Günü bu yıl Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) kuruluşunun 74. yıldönümünde kutlanacaktır. Her yıl bir tema ile kutlanan günün bu yılki teması “sıfır açlık” olarak belirlenmiş ve bu amaca ulaşmak için eylemlerin arttırılmasına yönelik çağrıda bulunulmuştur.
FAO’un küresel bir açlık ve sağlık sorununu işaret ederek dikkat çektiği konular değerlendirildiğinde, özet olarak giderek azalan ürün çeşitliliğine ve işlenmiş gıda, et ve diğer ürünlerin tüketiminde görülen artışa dikkat çekilmektedir. FAO’nun bu tespitleri çok doğru olmakla birlikte eksikleri bulunmaktadır. Yani azalan ve bozulan bitkisel ve hayvansal gıdaların sebepleri ya da sorumluları konusuna hiç girilmemiştir. Sadece yorum yapılırken “Tarımsal üretimden işlemeye ve perakende satışa kadar, gıda sistemlerimizin şu anki işleyişinde tahıllar gibi ana tarım ürünlerine öncelik verildiğinden, taze ve yerel gıdalar için yeterli alan kalmamaktadır. Gıda üretimindeki artış, iklim değişikliyle de birleştiğinde biyolojik çeşitliliğin hızlı bir şekilde kaybedilmesine neden olmaktadır” denilmektedir.
Hep aynı isimler
Oysa bu yorumun açıklaması “önceliği kâr olan uluslararası gıda firmaları getirisi yüksek olan bir kaç ürüne yönelmekte, diğer ürünlerin yok olmasına sebep olmaktadırlar” şeklinde daha gerçekçi durmaktadır. Gerçekten de günümüzdeki yemek alışkanlıkları hızla değişmekte ayaküstü atıştırılan birkaç besin çeşidini geçmemektedir. Bu besin maddelerinin üreten ve ya pazarlayan firmalara bakıldığında ise bütün dünya da aynı isimler karşınıza çıkmaktadır. Yani daha fazla üretim daha fazla tüketim ve sonuç olarak daha fazla kâr her zaman öncelik olmaktadır. Oysa ki, ürün çeşitliliği sağlıklı beslenme ve çevrenin korunması açısından hayati önem taşımaktadır.
Küresel güçler, artan dünya nüfusunu ve açlık tehlikesini bahane ederek endüstriyel tarımı kuralsız ve acımasız bir şekilde dayatmışlardır. Farklı stratejilerle ülkelere dayatılan bu tarım sistemi gelenekseli, yereli hedef almış, binlerce yıllık üretim alışkanlıklarını hızlı bir şekilde tahrip etmiştir. Dayatılan bu politikaların getirdiği tehlikeleri ilk görenlerden biri ilk gıda uzmanlarından olan veteriner hekim Osman Nuri Koçtürk’tür. Koçtürk, zeytinyağı yerine soya yağını, süt yerine süt tozunu özendiren politikaların geleceği noktayı o günlerde görmüş ve her türlü baskıya rağmen yetkilileri sürekli uyarmıştır. Ancak her türlü dirence karşı hazırlıklı olan uluslararası gıda kartelleri öyle görünüyor ki kesintisiz planlarını uygulamaya devam etmektedirler. Bu durum tüm dünyada eşzamanlı devam etmektedir.
Yöntem olarak, pazar olarak hedefledikleri ülkelerde yerli üreticilerin üretimi terk ederek göçe zorlanması, meraların amacı dışında kullanımına izin verilmesi, ithalat, yerel bitkisel ve hayvansal ürünlerin yok edilmesi ve sonrasında dışa bağımlı bir pazar oluşturulması klasiği kullanılmaktadır. Son on yıllardır benzer süreçler ülkemizde de yaşanmakta, geleneksel üretim kültürümüz daralmış, ithalat giderek yaygınlaşmıştır. Kırsaldan kente göç artmış, bunun sonucu olarak da özellikle büyük kentlerde sosyal, sağlık ve ekonomik sorunlar artmıştır. Sorunun çözümü için en etkili yol, merkezi hükümetin uzun soluklu tarım, hayvancılık ve gıda politikaları uygulamalarından geçmektedir. Vatandaşı sağlıklı ve yeterli gıdaya ulaştırmak anayasal olarak devletin ve uygulayıcı olarak da merkezi hükümetlerin görevi olmasına karşın halk ekmek, halk süt gibi bazı uygulamalarla yerel yönetimler de bu konuda inisiyatif almaya başlamışlardır. Yerel yönetimlerin sosyal belediyecilik anlayışında son yıllarda hizmet çeşitliliği oluşmuş, temel altyapı, sosyal ve kültürel hizmetler yanında özellikle güvenilir ve yeterli gıdaya ulaşmada aracılık yapması vatandaşa dokunmanın en önemli yolu olmuştur. Bu refleks, artan gıda fiyatları ve güvenli gıda konusunda yaşanan sorunlar nedeniyle halkta önemli karşılık bulmaktadır. Yerel yönetimler bu işlevleriyle günümüzde kalkınma süreçlerinde de anahtar aktörler haline gelmişlerdir. Bu rolleri sayesinde yerel yönetimler bir taraftan üretimin artmasına katkıda bulunarak yerli üreticiyi güçlendirmekte, bir taraftan da kaynakların ve çevrenin korunmasına katkı sağlamaktadırlar. Bu yönüyle bakıldığında merkezi otoritenin yerel yönetimlerle işbirliği yapmasının güvenli ve yeterli gıda konusunda elini güçlendireceği açıktır.
En stratejik konu
Sonuç olarak, yaşadığımız coğrafya hayvansal ve bitkisel gıdaların üretimi konusunda gerekli şartları taşıyan avantajlı bir konuma sahiptir. Geleceğin en stratejik konusu olduğu değerlendirilen yeterli ve sağlıklı gıda konusunda, sürdürülebilir bir gıda politikası oluşturmaları, başta obezite olmak üzere, yaşattığı sosyal, sağlık ve ekonomik sorunlar konusunda önlemler alınması artık ertelenemez bir gerekliliktir. Dünya Gıda Günü ruhuna uygun olarak sıfır açlık ve sağlıklı gıda temini için tüm kurum ve kuruluşların eylem içinde olması toplumda önemli bir beklentidir. Bu çerçevede seçim sürecinde de sürekli dile getirilen vatandaşa yeterli ve ucuz gıda sağlanması konusunda yerel yönetimlerin inisiyatif alması için ihtiyaç varsa mevzuat ve kurum içi düzenlemeler geciktirilmeden yapılmalıdır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Cumhuriyet Savcısı açığa alındı!
- Erdoğan'dan RTÜK'e 'hızla tedbir' talimatı
- ORC'den çarpıcı 'Karadeniz' anketi
- Real Madrid Arda Güler için son noktayı koydu!
- Zam oranı belli oldu: Hepsi artacak!
- 'LBGT faaliyeti içinde olan bir derneğin...'
- Kozan'da hasat başladı: 40 ton rekolte bekliyoruz
- İktidar harekete geçti
- Aile hekimleri 5 gün iş bırakacak
- Milli Savunma Bakanı'ndan 'teğmenler' açıklaması!