Olaylar Ve Görüşler

Cumhur İttifakı ve bileşenleri - Prof. Dr. Rıdvan AKIN

03 Ağustos 2022 Çarşamba

2018’de Erdoğan’a 26.3 milyon oy verildi. Partisi 21 milyon oy almıştı. Erdoğan’ın başkanlığına verilen 5 milyon oyun kaynağı, MHP, BBP ve diğer sağ seçmenlerdi. Ancak “Türkiye’yi uçuracağı” söylenen cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, pandemi ve ekonominin tökezlemesiyle çatırdadı. Buna rağmen iktidarın 20 yılda kurduğu düzen, seçmenini parti saflarında tutmaktadır. AKP, 2019 yerel seçimlerinde büyükşehirleri kaybetse de seçimi birinci bitirdi (yüzde 42). CHP’nin oyu yüzde 29 idi. Şimdiki durum, CHP ve İYİ Parti lehine yükselişi gösterse de AKP, yüzde 30’un altına düşmedi.

MUHALEFET SEÇİMİ KAZANABİLİR

Seçimde, AKP’nin doğal müttefikleri yine MHP ve BBP’dir. Bu iki parti, Erdoğan düzenine sıkıca sarılmak zorundadır. Cumhur İttifakı partileri, iktidarın görünen siyasal ayağını oluşturmaktadır. Bu cephenin bir yönüdür. Öbür yönü, tarikat, vakıf, dernek, İslamcı işadamları üzerinden yeniden üretilen sosyoekonomik statüko ve bundan nemalanan ilişkiler ağıdır. 

Erdoğan, popülist önlemlerle bir kez daha kazanmayı deneyecektir. Seçilememe olasılığına karşı alternatif planı vardır. Bu ihtimali görürse, sahaya bir başkasını sürerek (Hulusi Akar olabilir) kendisi partisinin başında kalabilir. Bu, AKP’nin dağılmamasını sağlar. AKP, iktidarı kaybetse bile, Meclis’e birinci parti olarak girebilir. 

Hem seçim barajının indirilmesi hem de olası yeni ittifaklar dolayısıyla her siyasal eğilim, yolunu bulup Meclis’e girecektir. Bu nedenle Meclis, çok parçalı bir Meclis olacaktır. AKP meclis grubu, kurucu genel başkanıyla birlikte, bir zamanlar Süleyman Demirel’in yaptığı gibi, “Millet bize muhalefet görevi verdi” deyip bir köşede yeniden iktidara tırmanma şartlarının olgunlaşmasını bekleyebilir. Karşı tarafın dağınıklığı yanında, ekonominin toparlanması kolay olmadığına göre, AKP iktidarı geri almak için, uygun zamanı kollayacak, Erdoğan ve ekibi bir süreliğine sütre gerisine çekilecektir.

TEOKRATİK HEGEMONYA

AKP’yi iktidara getiren ABD ve AB; iktidarda tutan İslamcı vakıf, dernek ve AKP’li mahalli idarelerdir. Buzdağının asıl kütlesi Cumhur İttifakı tabanındaki İslamcı örgütlerdir. Devasa bir büyüklüğe, sermayeye, devlet aygıtıyla bütünleşmiş bir kadroya erişen bu kütle, iktidar değişse bile, temel hak ve özgürlükler söylemiyle güçlü bir savunma hattı kuracaktır. Millet İttifakı’nın bazı unsurlarının bu örgütlerle dirsek teması düşünülürse, yerleşik düzenin değişmesi kolay değildir. Sonuçta toplum teokratik hegemonya altına girmiştir. Güçlü bir siyasi irade olmadıkça bu yapının geriletilmesi zordur. 

Millet İttifakı’nın radikal kararlar alabilecek sayısal üstünlüğü sağlaması, zayıf olasılıktır. Yapısı da buna uygun değildir. Cumhur İttifakı’nın toplum içindeki güçlü bağları, yeni yönetimin milletin beklentilerini karşılama da yetersizliği, Milet İttifakı’nın sağ bileşenlerinin AKP tabanıyla ara kesit alanlarının genişliği, günah keçisinin yine CHP olduğu yeni bir siyasi durum yaratabilir. 

PROF. DR. RIDVAN AKIN

TARİHÇİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları