Olaylar Ve Görüşler

Atatürk’ün çocuk sevgisi - Dr. Kemal EKER

12 Ocak 2023 Perşembe

Atatürk’ün, çocuklara, özellikle de kimsesiz çocuklara olan sevgi ve ilgisi çok büyüktü. Onun yaşamında, askeri ve siyasal başarılarının yanında belki de en çok öne çıkan konu çocuklar için yaptıklarıdır. Askerlik yaşantısının büyük bir bölümünü savaş alanlarında geçiren Atatürk, savaşların asıl kaybedeninin çocuklar olduğu gerçeğini defalarca deneyimlemişti. Devlet, toprak ve güç kaybediyordu ama onlar babalarını, yakınlarını kaybediyor ve kimsesiz kalıyorlardı.

İşte bu nedenle, henüz Kurtuluş Savaşı’nın devam ettiği günlerde, 30 Haziran 1921 tarihinde Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) kurulmuştur. Günümüzde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü olarak faaliyet yürüten bu kurum, öncelikle şehit ve gazi çocukları ile savaş mağduru çocuklar olmak üzere korunmaya muhtaç tüm çocuklara hizmet vermek ve sıcak bir yuva olmak amacıyla oluşturulmuştur. Yeni Cumhuriyetimizin ilk bayramı olan 23 Nisan Hâkimiyet-i Milliye (Ulusal Egemenlik) Bayramı kutlamalarında çocukların öne çıkarılmasıyla ve Atatürk ile Latife Hanım’ın destekleriyle birlikte 1923’ten itibaren cemiyet adına yardım toplanmaya başlanmıştır. Bu durum, 1927 yılından itibaren Ulusal Egemenlik Bayramı’nın aynı zamanda Çocuk Bayramı olarak kutlanmasını sağlamıştır.

Diğer yandan, yetimlere kalan mirası koruyup değerlendirerek onlara gelir sağlanması anlayışıyla, Osmanlı Devleti döneminde oluşturulan Eytam (Yetimler) Sandıklarının yerine, 3 Haziran 1926 tarihinde Emlak ve Eytam Bankası kurulmuştur. Çocuklar konusundaki bu ulusal çabaların yanında uluslararası çabalar da yakından izlenmiş ve desteklenmiştir. Milletler Cemiyeti’nde 26 Eylül 1924’te kabul edilen “Çocuk Hakları Bildirgesi” 1928 yılında Atatürk tarafından imzalanmıştır. Türkiye’nin Milletler Cemiyeti’ne 1932 yılında üye olduğu dikkate alındığında, bu bildirgenin henüz üye olmadan imzalanması konuya verilen önemi göstermektedir.

SÖZÜN BİTTİĞİ YER

Ulusunun çocuklarına yaptığı bu hizmetlerin yanı sıra Atatürk, bireysel anlamda da birçok çocuğun hayatına dokunmuştur. Koruması altına alıp büyüttüğü ve topluma örnek bireyler olarak yetiştirdiği birçok çocuk vardır. Bu çocukların bir kısmı kimsesizdir. Bir kısmı ise ailelerinin isteği veya onayıyla gelmiştir. 1916 yılında Doğu Cephesi’nde kolordu komutanıyken kendisine getirilen yetimlere sahip çıkmasıyla başlayan bu süreç, ömrünün sonuna kadar devam etmiştir. Koruması altına aldığı çocukların bazıları annesi Zübeyde Hanım ve kardeşi Makbule (Atadan) Hanım tarafından yetiştirilerek şahsi miraslarından yararlandırılmışlardır. Bazıları da özellikle Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sona erdikten sonra bizzat kendisi tarafından yetiştirilerek vasiyetinde yer almışlardır. Atatürk, çocukların eğitimleriyle yakından ilgilenmiş, yurtiçi ve yurtdışındaki dönemin en iyi okullarında eğitim almalarını sağlamıştır. Özellikle kız çocuklarını Türk kadınına örnek olacak şekilde yetiştirmiştir.

Sevdiklerine ve yakınlarına “çocuk” diye hitap eden, “Çocuk sevgisi insan için bir ihtiyaçtır” diyen bir kurucu lidere sahip olmamıza rağmen, çocuklarla ilgili olarak son dönemde yaşadığımız utanç verici ve dehşet verici olaylarla hâlâ sınanıyor olmamız çok acı değil mi? Sözün bittiği yer...

DR. KEMAL EKER

TARİHÇİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları