Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Amerika Türkiye’nin ‘stratejik müttefiki’ olabilir mi?
ABD’nin önemli düşünce kuruluşlarından birisi olan Dış İlişkiler Konseyi’nin (Council on Foreign Relations) başkanı Richard Haas’ın 2014 yılında Türkiye’ye geldiği günleri anımsıyorum.
ABD’nin eski dışişleri bakanlarından Colin Powell ile baba Bush’un danışmanlığını da yapmış olan Haas, o yıllarda (2014) “Yeni Amerika” adlı kitabını tanıtmak üzere ülkemize gelmişti. Bu ziyaret sırasında Richard Haas’ın “stratejik müttefik” konusunda ilgi çekici açıklaması şöyleydi:
“Teknik ve hukuki olarak hâlâ müttefikiz, ancak stratejik olarak farklı noktalardayız” (Hürriyet, 11 Kasım 2014)
Dış İlişkiler Konseyi Başkanı Richard Haas’ın Kürt sorununa ilişkin açıklaması bir önceki açıklamasına göre daha çarpıcıdır.
Haas’ın hayali!
“Mini Kürdistan”ı savunuyoruz derken Suriye Kürtlerinin yani PYD/ YPG’nin kuracağı “Mini Kürdistan”ı destekleyeceğini, Türkiye Kürtlerinin bunun dışında olduğunu vurguluyor. Haas, biraz daha ileri giderek Kürtlerin bağımsız olabilmesi için de “Mini Kürdistan”ın kurulmasının tek yol olduğunu savunuyor. (Hürriyet, 11 Kasım 2014)
Dış İlişkiler Konseyi Başkanı Haas, açıklamasında “stratejik ortak olarak farklı noktadayız” diyerek açıkça Türkiye’nin ABD’nin “stratejik müttefik”i olmadığını vurgulamaya çalışıyor.
Televizyonlarımızda zaman zaman açık oturumlara katılan kimi siyasiler ile, siyaset bilimcilerin “Türkiye, ABD’nin stratejik ortağıdır” söylemlerine karşın ABD Türkiye’ye hiçbir dönemde “stratejik ortak” gözüyle bakmamıştır. ABD’nin stratejik ortakları İngiltere ve İsrail’dir. ABD, ne acıdır ki Türkiye’ye yönelik “müttefiklikle” asla bağdaşmayan tutumunu sürdürürken bölgede kendine yeni bir müttefik seçmiştir. PKK/PYD artık ABD’nin stratejik müttefiki konumundadır.
ABD - YPG ortaklığı
Irak’taki en yüksek rütbeli ABD’li korgenerallerden biri olan Pavel Funk’un PKK’nin Suriye uzantısı YPG’yi kast ederek “YPG ortağımızdır” (Sözcü, 2 Şubat 2018) şeklindeki açıklamasıyla ABD YPG’yi resmen Suriye’deki ortağı ilan etmiştir.
Günümüzde Ankara’ya “güvenli bölge” görüşmeleri için sık sık gelen, her gelişinde yeni bir oyalama taktiğine başvurduğu anlaşılan özel temsilci James Jeffrey’in şu sözleri dikkat çekici olduğu kadar düşündürücü değil midir?
“Bir yanda çok önemli bir ABD müttefiki, bir yanda IŞİD’le mücadelede önemli bir yerel ortağın, (PYD/YPG) kaygılarını dengelemeye çalışıyoruz” (Cumhuriyet, 3 Ağustos 2019)
Amaç YPG’nin “güvenliği”
ABD için “güvenli bölge” stratejiktir ve pratikte YPG’nin güvenliği anlamına gelmektedir.
Ortadoğu gibi çokuluslu çıkarların, şaşırtıcı ittifaklara yol açtığı kaygan zeminde ABD’nin dört parçalı Kürdistan’ın Suriye ayağını gerçekleştirmek için her türlü çabayı harcayacağı bilinmelidir. ABD’nin olası yeni girişimlerine karşı Suriye ile anlaşmak Türkiye’nin ulusal çıkarlarına uygun tek seçenektir.
Daver Darende
Emekli Diplomat-Yazar
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kendisini canlı canlı dev yılana yutturdu!
- Cumhuriyet Savcısı açığa alındı!
- Erdoğan'dan RTÜK'e 'hızla tedbir' talimatı
- ORC'den çarpıcı 'Karadeniz' anketi
- Real Madrid Arda Güler için son noktayı koydu!
- 'LBGT faaliyeti içinde olan bir derneğin...'
- Bahçeli'nin çağrısıyla ilk adım
- Milli Savunma Bakanı'ndan 'teğmenler' açıklaması!
- Narin'in cesedini böyle saklamış!
- En sağlıklı sebze seçildi: Türkiye'de yetişiyor