Oktay Ekinci
Oktay Ekinci ekinci@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Silivri'nin Festivalleri

26 Eylül 2012 Çarşamba
\n

\n\n\n

Türkiyeyi sarsanBalyozkararlarıylacezaevi kenti imajı doruğa tırmanan Silivri, tarihsel geçmişinde İstanbuldan da eskiYunanistandan yelken açan Megara Kralı Byzas MÖ 667de şimdiki Sarayburnuna çıkarak Byzantionu kurmaya karar verdiğinde, gemileriyle son molasını Selymbriada vermiş...

\n

Silivriyi, İstanbula Osmanlı bağladı; 1880’lerde belediyesini kurdu Bilinen en eski Belediye Başkanı Yanakaki Çorbacıydı.

\n

Silivrililer bu köklü tarihlerine rağmen cezaeviyle tanınmalarına serzenişliler. Gerçi, Cumhuriyet sevdalısıtutuklu ve hükümlülere de ev sahipliği yapmak elbette ki onur verici; ancak, görmüş geçirmiş kentlerinin asıl kendi değerleriyle tanınması ortak beklentileri.

\n

Silivrililer diyorlar ki; Tarihsel birikimleri ve çağdaş insanlarıyla Silivri, aydın kent kimliğini de kuşaktan kuşağa yaşatacak.

\n

‘Aydınlanma kenti’

\n

Peki, bu hedef uğruna neler yapılıyor? Adalet tarihimize nasıl geçeceği tanımlanamayanSilivri mahkemelerihukuk ve demokrasi ilişkisinde yüzyılın tartışmalarına neden olurlarken aynı kentteki yaşam ve demokrasikültürü için hangi etkinlikler düzenleniyor?

\n

Kuşkusuz akla ilk gelen, üç kuşaktır kesintisiz yinelenen Yoğurt Festivali...Ancak üreticilerin yarıştıkları karpuzve domatesfestivalleri ile güreşvebörekşenliklerine eklemlenen toplumsal eğitim seminerlerini de anmak gerekiyor.

\n

Belediyenin bugelenekseletkinliklerine sivil toplum örgütlerinin panelleri, söyleşileri, sergileri, gösterileri de katıldığında, yıl boyu süren kültür-sanat-edebiyat günleriyle Silivri artık bir aydınlanma kenti...

\n

‘Festivaller...’

\n

Örneğin ilk kez geçen ağustosta düzenlenen Karpuz Festivalinde amaç, sadece yörenin karpuzunu tanıtmak değildi Belediye Başkanı Özcan Işıklar diyordu ki; Festivalin düzenlendiği Kadıköy Mahallesi halkının da tüm Silivrililerle birlikte doğal kaynaklarını gözeterek kent yaşamına katılmalarını hedefliyoruz.

\n

Nitekim karpuz üreticilerini özendiren ve onurlandıran festival aynı zamanda söyleşileri, dinletileri, imza günlerini de içeriyordu.

\n

Börek Festivali için de 350 tepsi böreğin binlerce kişiye ikram edilmesi çok önemli sayılmazdı Bu coşkulu ziyafeti birlikte yaşamakiçin Kavaladan gelen Yunanlı konuklarla halaylar çekilmesi, dostluk ve barış konusundaki birçok kitaptan daha eğiticiydi...

\n

Yarım yüzyılını geride bırakan Yoğurt Festivaliise yine geleneksel yarışmaların yanı sıra Atatürk Meydanında oluşturulan el sanatları panayırı ile yöresel yaratıcılığın adeta arenasına dönüştü.

\n

Söyleşiler, imza günleri, kitap stantları, gösteriler ve tartışma oturumları da yine yabancı ülkelerden konukların katılımıyla evrensel dostlukun yaşandığı etkinlikler oldular.

\n

Kavaklı Mahallesinde ünlü pehlivan Yenici Mehmetin heykelinin de açıldığı Yağlı Güreş Şenlikleri ise Kırkpınar öncesinde 400 pehlivanın katılımıyla gerçekleşti. Bu ata sporuşöleninin de amacı, geçmişten geleceğe kimlikli kuşakların yetişmesine katkıda bulunmak...

\n

Nitekim Değirmenköy Mahallesinde 1 Eylülde gerçekleşen 28. Domates Festivalinde başarılı üreticilerin ödüllendirilmesiyle yetinilmedi, tarımı dışlayan ekonomik tercihler de sorgulandıTürkiyenin beslenme kaynaklarını destekleyen politikalar savunuldu.

\n

Bütün bunlara, belediyenin düzenlediği ve GDOlu ürünlerden korunmaseminerleri de eklendiğinde, Silivri artık çok yönlü bir akademik kent kimliği sergiliyor.

\n

Cezaevinde ve mahkemelerinde ise sanki adaletsiz hukuk dersleri veriliyor!..

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları