Oktay Ekinci
Oktay Ekinci ekinci@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Pazarola Hasan Bey

25 Ağustos 2011 Perşembe
\n

İstanbul’un eski ‘deli’leri de kent kültürüne katkıları olan ‘efendi’lerdi

\n\n\n\n\n

1- Pazarola Hasan Bey İstanbul sokaklarında

\n

2- Kıyafetinin tüm ayrıntılarıyla İstanbullu

\n

3- Çapkın bakışlarıyla kızların da gönlünü kazanmıştı

\n\n\n

Tarih Vakfınca yayımlanan Toplumsal Tarih dergisi 2006nın şubat sayısında bir kitapçık armağan etmişti. İstanbulun deli ya da meczup denilen ama hiç de öyle olmayan ünlü tiplerinden Pazarola Hasan Beyi tanıtan kitapçığı okurlarla paylaşmak istemiştim. Ne var ki güncelin rüzgârına kapılınca, kitap yığınlarının arasında gözden ırak kaldı..

\n

Oysa cumhuriyetin kuruluş dönemini belgeleyen haftalık Mecmua dergisi, 28 Aralık 1925 tarihli 24üncü sayısına onu kapak yapmış, 1880-85 yılları arasında doğduğu tahmin edilen kültür kahramanımıza İstanbulun En Meşhur Siması demişti.

\n

Yavuz Selim Karakışlanın yazdığı kitapçık, geçenlerde elime takılmasın mı? “Artık yeter, sıra bana da gelsin dercesine yüzüme bakan o ünlü İstanbulluyu yeni kuşaklara tanıtmaya karar verdim.

\n

Önce ismindeki anlamdan başlayayım. Hasan Bey her sabah dolaştığı semtlerdeki esnafı, “işin açık olsun anlamına gelen pazarola diyerek selamladığı için adı öyle kalmış... Vefadan Süleymaniyeye, Çemberlitaştan Sirkeciyi adımlarken esnafa pazarolademek o denli anlamlıymış ki bu İstanbul duasını Hasan Beyden duymayanlar o gün işlerinin de iyi gitmeyeceğine inanırlarmış...

\n

Hasan Beyin bu dua karşılığında asla bahşiş kabul etmemesi, bazen bir kahve ya da öğle yemeği daveti dışında hiçbir teklifi kabul etmemesi ise onun beyliğinin ürünü... Tertemiz ceketi, ütülü pantolonu, köstekli saati asılı yeleği, kolalı gömleği, üzerinde Maşallah Hasan Bey yazan sarığı ile verdiği selamın beylere has kibarlığı da aynı zamanda İstanbulluluğunun kanıtı..

\n

1922’de henüz 40lı yaşlarındayken yaşamını yitiren Pazarola Hasan Bey, tıpta mongoloiddenilen hastalığı nedeniyle büyük kafalıydı. Kimileri üstün zekâsını büyük kafasına bağlar; kimileri de evliya kabul ederdi. Yaşamının tüm ayrıntılarındaki küçük incelikleriyle halkın sadece sevgi değil, saygı da duyduğu bir be-yefendiydi. Hakkındaki bir makalede okumuştum; zekâ özürlü demek de ona hakaretti çünkü sevdiği ya da değer verdiği insanlara en zeki iltifatlarda bulunur; en etkileyici esprileriyle onların gönlünü hoş ederdi.

\n

İnsan sevgisi

\n

Asıl adı Mehmet Hasan olan kahramanımız, zayıf ve çelimsiz haline rağmen köşeden görüldüğü an sokaktaki herkesin adeta saygı duruşuna geçtikleri büyüklüğünü neye borçluydu? Tek kelime ile insana saygısına... Sarığının kenarına iliştirdiği taze gül ya da karanfiller ise sevgi dolu yüreğinin simgesiymiş...

\n

Hasan Beyin pazarola sözünün arkasına selam verdiği kişiyi onurlandıran başıdeyimini eklemesi de dillere destanmış. “Pazarola berberbaşı”, “pazarola yorgancıbaşı”, “pazarola mimarbaşı sözleriyle günlerine başlayanlar, Hasan Beyi nasıl sevmesinler ki?

\n

Dahası bir gün Valiye rastladığında pazarola valibaşı, yanındaki belediye başkanına da pazarola belediye başkanıbaşı demesinin ardından, hemen oradaki dilenciyi de pazarola dilencibaşıdiye selamlamasın mı?.. Bu adil tutumu da İstanbullular kuşaktan kuşağa anlatmışlardır...

\n

Bir söylentiye göre kızlar onu tenhada yakaladıklarında yaşmaklarını açıp yüzlerini gösterirler, böylece Pazarola gibi efendi ve insancıl bir koca bulacaklarına inanırlarmış... Hatta başları çocuklarıyla derde girmiş acılı analar; yaşları geçtiğinden çocuk sahibi olmayan kadınlar bile selamını almak için yolunu gözlerlermiş..

\n

1920’de bir araba kazasından sonra Unkapanında Atlamataşındaki küçük evine kapanarak 1922de yaşamını noktalayan Pazarolanın her inançtan insanların gönlünde taht kurduğunu, babasının şu sözlerinden anlıyoruz: Hasanım dışarı çıkamıyor ama ziyaretçileri eksik değil. Allah razı olsun, Türkten, Rumdan, Yahudiden, Ermeniden her gün birçok ziyaretçi gelip ellerini Hasanımın ellerine sürüyor ve o gün kârlarının açık olması için duasını alıp gidiyorlar.

\n

Tiyatroların gözdesi

\n

Kahramanımız, dönemin tiyatro oyunları, operetleri için de hakkında besteler yapılan kişi olmuş. Tiyatrocular bile onun uğur ve bereketine inanmışlar. 20li yılların başındaki bir tiyatro ilanında bakın ne yazıyor: İki saat bilafasıla gülmek ve eğlenceli vakit geçirmek ve memleketimizin büyük artistlerini bir arada görmek isteyenlere cuma günü Şehzadebaşında Şark Tiyatrosunda Eyüb Sabri Bey müsameresinde Komik-i Şehir Hasan Efendi, Naşit Bey, Balı Rıza Efendi, İsmail Efendinin iştirakıyla oynanacak olan emsali görülmemiş mükemmeliyette Pazarola Hasan Bey piyesinin temaşasını tavsiye ederiz.

\n

Başka bir ilanda da şunlar yazıyor: Darülbedayi (bugünkü İstanbul Şehir Tiyatrosu) maskeli olarak Osman Cemal Kaygılının yazdığı Pazarola Hasan Bey adlı bir revüyü sahneliyor. Rol arkadaşları arasında Vali Doktor Emin Bey de vardır.

\n

İşte böylesine çok özel bir İstanbullu için iki dileğim var. Birincisi yaşadığı evi bulmak ve müze yapmak. İkincisi de tiyatro oyunları arasında yer almasını sağlamak.

\n

Pazarola Kadir Topbaş; pazarola Şehir Tiyatromuz

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları