Oktay Ekinci
Oktay Ekinci ekinci@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

'İçimizden Öyküler'

20 Kasım 2011 Pazar
\n

Yurttaşlık Bilincine Katkı

\n\n\n

Yeni anayasada ülkemiz insanı sadecevatandaşya da cumhuriyet vatandaşışeklinde tanımlanmak isteniyor. Yaşamda bu vatanı paylaşan herkes için geçerli gibi görünebilir; ancak, yine bu vatanı yurdumuzyapan, atalarımızın bizlere miras bıraktığıyurtseverlik erdemini de içeriyor mu?

\n

Derinlemesine düşünüldüğünde bize uygun en geçerli kavramın yurttaşya da Türkiye Cumhuriyeti Yurttaşıolduğunu savunanlar da var hem vatandaş, hem de yurtsever olabilmeyi içeren yurttaşdeyimi, yine tıpkı atalarımız gibi, kendini ülkesinin esenliğinden sorumlu görenleri tanımlıyor; bireysel ve toplumsal sorumluluklar yüklüyor. Denebilir ki yurttaşlıkbilinci, aynı zamanda aydınlık yarınların güvencesi olan yurtsever vatandaşolabilmenin de mayası...

\n

İşte bu bilinci yaygınlaştırmak; sorunlara kalıcı çözümler arayarak yarınlara bakmayı bireylerin ve toplumun yaşam felsefesi kılmak için çaba gösteren bir dernek var: Yurttaşlık Hareketi Derneği(YHD).

\n

2003’ten bu yana çıkış yolu yurttaşlıktadiyerek çözüm yurttaşlık bilincindeilkesiyle çalışmalarını sürdüren YHD şunu anımsatıyor: Sosyal ve ekonomik alanlarda gelişimin ve üretkenliğin arttırılmasında, birey yurttaş eğitiminin büyük payı ve önemi vardır.

\n

Üç anlamlı öykü

\n

Peki, bu nasıl olacak? Bireylerin, sömürgeci dünyanın istediği gibi bireycitüketicilere dönüşmeden, özünde ve sözündeyurttaşolarak toplumsal yaşama katkı ve katılımları nasıl geliştirilecek?

\n

YHD bu soru için öngördüğü yaygın eğitim çalışmalarının yanı sıra, yurttaşlık bilincini zenginleştirmeyi hedefleyen kitap derlemeleride hazırlıyor... Bu yıl ise Utku Erişikin kalemindenİçimizden Öyküleri, dernek üyelerinin emektar çabaları ve Truva Yayınları işbirliği içinde yurttaşlık eğitimine armağan ediyor.

\n

Kitapta Mustafa Bilginin desenleriyle yer alan ilk öykü Zeren Çiçeği ve Vadideki Zambak.Yazar öyküsünün başlarında diyor ki;İlk gençlik ve gençlik dönemimizde, anne ve babalarımızın yaptığımız ya da yapmak istediğimiz işlerde bize karışmasından şikâyet ederiz hep. Oysa yıllar geçtikçe anlarız ki, yaşamın kendisi bize onlardan daha fazla karışmaktadır aslında...

\n

Bu gerçeği kendi yaşamınızla kıyasladığınızda, öyküyü daha bir sarmalayarak okuyor ve yurttaşlığın değerini daha bir özümsüyorsunuz...

\n

Tek Duygu, Üç Kuşakadlı 2’nci öyküde ise kahramanımızın dedesinden dinlediği şu sözler, hepimizi en bıkkın zamanlarımızda bile yaşama coşkuyla bağlayacak bilgelikte değil midir? Her sabah yeni bir umut demektir; uyandıysak yaşam sürüyor demektir. Uyandıysak yeni umutlar var demektir.

\n

Dedenin öğüdünü okuduğumda hele olabildiğince erken uyanmakdiye düşündümGüneşle birlikte umudu karşılamakyurttaşlığın belki de ilk adımı... Ünlü marşımız da öyle değil midir? Güneş ufuktan şimdi doğar; yürüyelim arkadaşlar..

\n

3’üncü öykü de Öğretmenler Marşının ilk dizesi olan Alnımızda Bilgilerden Bir Çelenk...Beş emekli öğretmenin, yıllar önceki okul arkadaşlığında edindikleri takımbilinciyle, uzun yıllar sonra nasıl yeniden buluştukları anlatılıyor.

\n

O bilinç ki eğitim yıllarında nice takımhalindeki başarıları yaratmışken yaşamın içinde unutulup terk edilmek yerine yeniden bir araya getiriyor... Bu buluşmanın özlem giderme dışındaki en anlamlı armağanı ise yeni bir geleceğe takım çalışmalarını anımsayarakyelken açmak oluyor Yurttaşlık da zatenbirlikteliğingüvencesi değil midir?

\n

YHD kitabını sunarken diyor ki; Öykülerin bir yerinde siz de varsınız, çünkü siz de bu çiçeklere can verenlerdensiniz...

\n

www.truvayayinlari.com

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları