Oktay Ekinci
Oktay Ekinci ekinci@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Doğan Tekeli'nin 'Ders' Gibi Anıları

20 Ocak 2013 Pazar

Kent gündemini “siyasal gösteri projeleri”nin belirlediği şu zamanda Doğan Tekeli’nin kitabı adeta bir “ders” gibi imdada yetişti. “Mimarlık Zor Sanat”ında 60 yıllık meslek yaşamının birikimlerini aktaran mimarımız, gündemdeki “kamu yapılarında Selçuklu ve Osmanlı tarzı” projeler için de diyor ki;
“Bugünkü siyasi iktidarımız beğenmediği belli olan Cumhuriyet dönemi çağdaş Türk mimarlığının yerine, tarihin derinliklerindeki Selçuk mimarlığının taklidini yerleştirmek istiyor. Geçmişi kopyalama kapanına yakalanırsak toplumlar ve sanatlar nasıl ileriye gider?”

\n

Mimarın serüveni

\n

İlgilenenler bilirler, mimarların “mimarlık kitapları” genellikle en beğendikleri proje ve yapılarını tanıttıkları bir tür “katalog” gibidir. Olası müşterilere yönelik hazırlanan bu tür kitapları mimarlık öğrencileri ile meslekte yeni olan mimarlar da “esinlenme” kaynağı olarak kullanırlar.
Mimarlık Zor Sanat’ta ise projelerin
“iş” olarak nasıl üstlenildiğinden tutun, işverenin sonu gelmez “aykırı istekler”inin nasıl göğüslendiğine kadar mimarlık yaşamının sayısız ayrıntısını Tekeli’nin hepimizin bildiği yapılarındaki serüvenleriyle okuyoruz.
Buna, eğitim yıllarından
İzmir Belediyesi’ndeki mesleğe başlangıç deneyimlerine, 2000 yılında yitirdiğimiz Sami Sisa ile uzun birlikteliğinden tasarımlarında ilkeleri ve mesleki sorumluluklara kadar 500 sayfaya sığamayan “yaşanmışlıklar”ı da eklediğimizde, insanın yüksek sesle sorası geliyor: “Binyılların mimarlık ülkesinde bir mimarın gerçekten mimar olabilmesi için bunca engelleri aşmak zorunda kalması hüzün verici değil midir?”
Mimarlar Odası’nın
“1994 Ulusal Mimarlık Büyük Ödülü”nü alan, 2000’de İTÜ’nün “fahri doktor”u olan, hem meslek odasında hem de İstanbul Serbest Mimarlar Derneği’nde yöneticilik yapmış Doğan Tekeli işte bu “isyan”ın belki de en zarif, en kibar değerlendirmelerini anı ve deneyimleriyle okurlarla paylaşıyor… Tasarımdan uygulamaya tüm süreçleri mimar olmayanların da ilgiyle okuyacakları “görmüş geçirmiş” bir dille aktarıyor. Nitekim Güngör Uras diyor ki; “Başından geçenleri tatlı tatlı hikâye ediyor.” (Milliyet-25 Kasım 2012)

\n

‘İbret verici’ anılar

\n

Tekeli’nin, İstanbul-Unkapanı Manifaturacılar Çarşısı’ndan Sabiha Gökçen Havaalanı’na, Metro-City’den İş Bankası Kuleleri’ne, Bursa Oyak-Renault Fabrikası’ndan Ankara’daki Stad Oteli’ne dek 120 kadarı uygulanmış 180 projesi; hatta Sami Sisa ile birlikte katılıp kazandıkları 28’i birincilik olmak üzere 60’ı aşkın mimarlık yarışması ödüllerinden söz etmeye elbette ki gerek yok. Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan kitabı edindiğinizde birçoğu zaten elinizin altında olacak…
Ancak ister kamuya ait, ister özel yatırım olsun,
Türkiye’de yapı sahiplerinin mimara ve mimarlığa ne denli kültür yoksunu tutumlar içersinde olduklarını belgeleyen “ibret verici” anıları, keşke yerim olsaydı da bu köşede de aynen aktarabilseydim.

\n

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları