Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Renzi Devrimi: Gençlik, Umut Aşısı

01 Mart 2015 Pazar

Avrupa solunun genç liderlerinden Matteo Renzi, hükümette bir yılını doldurdu.
Yunanistan’da çiçeği burnunda 40 yaşındaki yeni Başbakan Aleksis Çipras; İspanya’da kamuoyu yoklamalarında ilk parti görünümünde olan Podemos’un 40’ına varmamış, 36 yaşındaki lideri Pablo Iglesias ve İtalya’da 39 yaşında, Çizme tarihinin en genç başbakanı olarak rekor kıran Matteo Renzi, hep yenilenen ve kuşak değişiminden geçen Avrupa solunun yeni profilini temsil ediyorlar...
Bu genç kuşak liderlerden Renzi henüz daha bir “iftihar nişanı” almadıysa da, iktidardaki ilk yılını geçer notla kapattı.
“Avrupa’nın en yorgun ekonomisi” olarak tanımlanan ve üç yıldır hiç büyümeyen Çizme ekonomisine Renzi henüz somut bir ivme vermedi. Ama emek piyasasını canlandırması beklenen iş yasasını -sendikaların direnci karşılığında- çıkardı...
Siyaseti krize sokmadan cumhurbaşkanlığı seçiminin üstesinden gelmesi, Renzi’nin iktidardaki ilk yılının en büyük başarısı sayıldı.
Basit bir başarı kazanmanın ötesinde Renzi, muhalefetin tecrübeli ve kurt tüm politikacılarının aksi yöndeki çabalarına karşın, tereyağından adeta kıl çeker gibi “Köşk’e” kendiadayını” (Sergio Mattarella)yollamayı becerdi…
Kurumsal reformlar bağlamında, üzerinde epeydir konuşulan ama bir türlü kotarılamayan (yüzde 3 barajlı!) yeni seçim yasasını senatodan geçirdi. İlerde senatonun ağırlığını azaltacak bir parlamento reformunu da bu meyanda “pipeline”a soktu…
Dış politikada, kendi hükümetinden bir bakanın -Federica Mogherini- AB dışişleri yüksek temsilciliğine atanmasını sağladı. Uluslararası alanda Roma’ya daha yüksek bir profil sağlaması beklenen bu atama, kamuoyunda hoşnutluk yarattı.

Resmi arabaları satışa çıkarttı
Bunların yanında Renzi, ilk günden parti ve hükümetteki lider kadrosunu yeniledi.
“22” olan bakan sayısını “16”ya düşürdü, yaş ortamalası 37 olan kabinenin yarısını “kadınlara” verdi.
Kalabalık koruma ordularını ve resmi arabaları minimuma indirdi. Atıl kalan eski resmi araba filolarını, internetten satışa, müzayedeye çıkardı….
Hükümet ve genel manada yönetimde gerçekleştirdiği bu “ekonomikleşme”, “sadeleş-me”, “modernleşme”, “yenilenme” atağının yanında; partisi Demokrat Parti’nin içinde fosilleşmiş olan eski yöneticileri de devre dışı bıraktı.

Dinamizm ve enerji dopingi
Taşların kolay yerinden oynamadığı, oynatılamadığı, geleneksel bir ülke olan İtalya’da, bir yılda kotarılan bu hamleler; Renzi’ye “dinamik başbakan” sıfatını kazandırdı.
En önemlisi bu süreç içinde İtalyanlara, başlarında “enerjik bir lider” olduğu duygusunu verdi.
Yedi yıldır etkisini sürdüren kriz nedeniyle yaygın umutsuzluk psikolojisini Renzi kırabildi ve yendi.
Krizin çok ağır darbesini yiyen orta sınıfa, özellikle gençlere bir umut dopingi yapmayı başardı.
İtalyan halkına tünelin sonunda ışık olduğu fikrini, ışığa yaklaştıkları izlenimini verdi.
Kamuoyunda ilk günden oluşan ve zamanla güçlenen bu “ihtiyatlı iyimserlik” dalgası; Çizme’de giderek popülizmlerin yükselişine bir fren getirdi…

Muhalefetin ezberini bozdu
2013’teki son seçimlerde “İtalya’nın öfkelilerini” yanına çekerek yüzde 25’lik bir oy patlaması yaşayan Beppe Grillo’nun Beş Yıldız Hareketi örneğin, Renzi’nin başa gelmesiyle düşüşe geçti!
Eski bir komedyen olan ve politikaya girdiği ilk günden itibaren sürekli yükseliş yaşayan Beppe Grillo; Renzi’nin başbakanlığa çıkmasından sonra, son bir yılda parlamentodaki temsilcilerinin dörtte birini kaybetti.
Grillo’dan kaçan vekillerin kimi siyaseti
bıraktı, kimi parlamentoda ayrı grup kurdular...
İnternette “blog”uyla siyasette kendisini yoktan yaratan ünlü komedyen politikacının sitesi de çöküş sürecinde, takipçilerini yitirdi.
O kadar ki dünya çapında rekor popülariteye sahip “fenomen on siteden biri” olan Grillo’nun blogu, tepetaklak bir kayıpla son aylarda İtalya’da 154. sıraya indi.
Muhalefet cephesinde Renzi tarafından ezberleribozulan Grillo “öfkelileri”ninyanısıra, İtalya’nın bu yükselen yeni yıldızı karşısında Berlusconi de ofsayta düştü.
Yargıdaki davalarından zaten darbe üzerine darbe alan yaşlı politikacının partisi çözülme sürecine girdi. “İtalya’nın Sultanı” hiç alışılmadık biçimde; “Her şeyi bırakıp, Antigua’daki villama çekilmek istiyorum” demeçleri vermeye başladı.

Sosyal medyanın hâkimi
Renzi’nin özetle İtalyan politikasının bugün tek hâkimi olduğunu söyliyebiliriz…
Bu hâkimiyette, Renzi’nin attığı adımların kararlılığı kadar, iletişimdeki başarısının rolü büyük.
Bundan böyle medya imparatoru Berlusconi’ye taş çıkartacak kertede bir iletişim markası olan Matteo Renzi’yi, gazeteciler seviyor ve kolluyor.
“Renzi devrimini” bu yüzden önemli ölçüde uzmanlar, liderin sıradışı bir medya ve twitter/ facebook fenomeni olmasına bağlıyorlar. Daha yeni 40 yaşına giren politikacıyı bu sebeple “İtalya’nın ilk 2.0 Başbakanı” olarak anıyorlar.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump’ın dönüşü 10 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları