Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Beyaz Gömlekli Sol’ ve CHP

13 Eylül 2014 Cumartesi

1. Değişimin kaçınılmazlığı…
2. Güçlü gençlik vurgusu…
3. İletişimciliğin önemi…
Bu köşede önceki gün de yayımladığım, Avrupa solunun yeni kuşak liderlerinin, arasında “yükselen yıldız” konumundaki Matteo Renzi ile İtalya’da birlikte çektirdikleri şu fotoğrafa bakın…
Alman “Achim” (Post), İspanyol “Pedro” (Sanchez), İtalyan “Matteo” (Renzi), Fransız “Manuel” (Valls) ve Hollandalı “Diederik” (Samson)…
Ton ve üslup böyle alabildiğine samimi ve dolaysız…
Hepsinde özgüvenli birer Steve Jobs havası var…

‘Takımız ve iyimseriz’
Aralarında en büyük başarı öyküsü olan ve son Avrupa Parlamentosu seçimlerinde yüzde 41 alan Renzi’nin giyim tarzını taklit ederek üzerlerine İtalyan liderin “alameti farika”sına dönüşen, kolları sıvanmış “beyaz gömleklerden” geçirmişler…
Bunu öncelikle medyanın ilgisini çekmek için yapmışlar…
Ama aynı zamanda bir örnek “beyaz gömlekler” içinde dayanışma içinde bir “takım” olacaklarını belirtmek istemiş; iyimserlik, sadelik ve yalınlık mesajı iletmek istemişler…
Çok çarpıcı bir “imaj darbesiyle”; günlerce konuşulan bir kare yaratmışlar.

















‘Ezik değil, ayaktayız!’

Bu karenin Avrupa kamuoylarına söylediği şey; “Yıkılmadık, ayaktayız. Yükselen popülizmler ve sağ karşısında ezik değiliz. Buradayız!” mesajı oluyor.
Mesajın içeriğinin gerçek büyüme politikaları ve sosyal adalet gözeten, reformcu sol siyasetlerle doldurulması lazım.
Ama “siyaset pazarlaması” ve “niyet beyanı” ile olayın “iletişim” yönü, bugün öylesine önemli ki işe “imaj”dan başlıyorlar.
Böylece kendilerinden önceki klasik sol liderlerle aralarına çizgi çekmekte olduklarını da bir yandan ilan ediyorlar.
Biz genç liderlerin öncelikleri farklı olacak!” demeye getiriyor, arkalarında dev puntolarla “Büyük geçmiş, büyük gelecek” logosu yazan bir sahnede poz vererek, yeni başlangıç vaat ediyorlar.
Düşünün…
CHP’nin de “büyük geçmiş”ini sahiplenen ancak bunun yanı sıra gençleşerek “farklı, yeni ve büyük bir gelecek” vaat eden bir silkinişi olsa…
Fotoğraftaki 39 yaşındaki Matteo Renzi ile İspanyol Sosyalist İşçi Partisi’nin 42 yaşındaki genç lideri Pedro Sanchez, tam bunu yapmaya çalışıyor, böyle bir “silkiniş” vaat ediyor.
Silkinişi”, kriz yaşayan iki ülke için de yenilik sayılan “önseçimle işbaşına gelen” ve “taban desteği alan liderler olarak” güçlü bir meşruiyetle tetikliyorlar.

Geçmişle çizgi kolaylaşıyor
Geçmişle araya bir çizgi çekmek, böylece göreceli olarak daha kolay oluyor.
Önseçim”in; kemikleşen yaşlı ve eski parti politbürosunu by-pass etmede hızlandırıcı etkisi var…
Liderlerin “önseçim”de, genel seçimde olduğu gibi uygulayacakları politikaları, taban desteği arayışıyla kitlelere iletmek zorunda kalmaları, süreçte medyada sürekli haber olan partiye bir yandan bedava reklam sağlarken bir yandan “şeffaflığı” artırıyor ve “lider kastı” ile kopukluğu azaltıyor.

‘Rakip parti oyun etmez mi?’
Son yazımda, sade parti üyelerinin değil, seçmen kütüğündeki tüm seçmenlerin “önseçimde” oy kullandığını anlatmıştım.
Önseçim pratiğinin”, genel seçimden başlıca farkı, seçmenlerin okullarda değil, parti merkezlerinde oy kullanmaları olduğunu belirtmiştim.
Mustafa T. okurum, “Türk demokrasisinin de kurtuluşu önseçimden geçiyor. Halkı başka türlü siyasetin içine sokamayız” dedikten sonra ne ki şu kuşkusunu belirtiyor:
Türk olduğumuz için aklımıza geliyor. Önseçimi manipüle etmek için Tayyip’in adamları da kendi işlerine gelen adaya oy vermez mi? Burası Türkiye her şey olabilir...
A. Demir okurumuz da benzer şekilde; “Böyle bir önseçimde rakip
parti veya düşüncelerin partiyi ele geçirmesini önlemek için ne gibi önlemler alınmış durumda”sorusunu yöneltiyor. Bunlar da gelecek yazıya.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump’ın dönüşü 10 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları