Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Mütalaaya Genel Bir Bakış...
Yasalarımızda “esas hakkında mütalaa” başlığı altında bir düzenleme yok. Bu tanım, savcıların iddianamenin kabulünün ardından
\nyargılamanın sonuna yaklaşılırken yaptıkları “son değerlendirme” için kullanılıyor.
\nBütün sanıkların ve tanıkların dinlenmesi, bütün delillerin tartışılıp değerlendirilmesi sonrasında savcılar gelinen noktayı bir kez daha adalet terazisine koyuyorlar. İddialarının ne kadarının kanıtlanabildiğini tartıyorlar. Bütün istemlerini yeniden kaleme alıyorlar. İdeal olan bu.
\nCeza yargılamalarındaki genel istatistiğe göre savcıların iddia ettikleri suçlamaların yüzde 40’ı cezalandırma ile sonuçlanıyor. Bu istatistiği dikkate alırsak savcıların başarı oranı yüzde 40. Esas hakkındaki mütalaa sonrasında elde edilen “başarıya” ilişkin elimde bir veri yok.
\n***
\nErgenekon tertibi davasındaki mütalaayı yukarıdaki tüm değerlendirmelerin dışında, ayrıca irdelemek gerekiyor. Çünkü mütalaa 22 iddianameden oluşan toplam yığından da kötü. Bu irdelemeyi bir milletvekili sorumluluğu olarak da görüyorum.
\nArt niyetli bir işgal gücü gelse, bunca insanı içeri atıp haklarında bir hüküm oluşturmak istese bundan daha büyük bir haksızlığa imza atamazdı.
\nBir ceza yargılamasının en temel koşulları olan; suç-delil bağı yok, suç-fiil bağı yok, suçlu-delil bağı yok.
\nAvare kasnak gibi bir mütalaa.
\nUygar toplumun, hukuk devletinin en temel ilkesi olan, suçun şahsiliği ilkesi çiğnenmiş. Herkes örgüt üyesi ilan edilip herkes her suçtan sorumlu tutulmuş. Buna karşılık kimin hangi nedenle hangi cezaya çarptırılmasının istendiği de belirsiz.
\nÇarkıfelek gibi bir mütalaa.
\nOrtada bir terör örgütünün olduğu iddia ediliyor. Ancak bu örgütün ne zaman kurulduğu, para kaynaklarının ne olduğu, yönetim şemasının kimlerden oluştuğu, güvenlik ve istihbarat birimlerinin örgütle ilgili ne tür bilgilere sahip olduğu, örgütün dünya görüşünün ne olduğu belirsiz.
\nBu sıraladıklarım benim “bir örgütte ille de bunları isterim” diye mantık yürüterek ortaya attığım şeyler değil. Yargıtay’ın örgüt davalarında mutlak olarak aradığı deliller.
\nBunların hiçbiri olmadığı gibi, birbiriyle çelişen bilgiler de var. Sözümona “örgüt dokümanı” diye mütalaaya, dava klasörlerine konan belge değeri tartışmalı kâğıtlardan birinde örgütün temelleri Atatürk’e kadar dayandırılıyor, birinde Kıbrıs’la ilişkilendiriliyor, birinde 1999 sonrasına tarih veriliyor. Böyle örgüt kurma tarifi olur mu?
\nİnsan bağdaş kurmayı tarif ederken bile daha ciddi davranır.
\n“Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti devirme suçu” o kadar kolay yüklenmiş ki, kırmızı ışıkta geçmek gibi bir şey.
\nBu yasa yapılırken ilk tanım “cebir ve tehdit” idi. Yasa maddeleri görüşülürken “tehdit” sözcüğünün çok geniş anlamda yorumlanabileceği, örneğin ağır bir eleştirinin bile bu madde kapsamına girebileceği değerlendirildi. Yerine “şiddet” sözcüğü kondu.
\nNiyet cezalandırma olduktan sonra yasasını bulmak kolay. Bu kez “şiddetli eleştiri”, şiddet kullanmak olarak yorumlandı.
\nHükümet 10 yıldır yerinde durduğu için suçlama da “devirme” değil, “devirmeye teşebbüs”. Yine Yargıtay kararlarına göre, teşebbüs suçunun oluşabilmesi için gerekli koşullar mütalaada dikkate alınmamış. Mütalaanın mantığına göre bir kişiye, “sen adamı katil edersin” demek öldürmeye teşebbüsten müebbetle yargılamak. Bunu söylerken yanında 2 kişi varsa suçu örgütlü işlemek, yanındakilere de aynı cezayı istemek.
\n***
\nErgenekon tertibi davasının en kritik bölümü Danıştay cinayeti. Bu olayın tüm sanıkları belli. Savcıların bütün amacı olayı Ergenekon’a yüklemek. Bunu yaparken dayandıkları tek nokta aynı sanığı, hem açık hem gizli tanık yapıp “biri ötekinin dediğini doğruladı” demek! Sonra da tüm yargılananları bu cinayetin bir parçası haline getirmek: Bu anlayıştan nasıl adalet beklenebilir?
\nBütün tesellimiz toplumun önemli diliminin bu mütalaayı bir iftiraname olarak görmesi.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Erdoğan belayı satın aldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Yıkılması gerekiyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Ünlü kebapçının kardeşi 20. kattan aşağı düştü!
- ‘Kar leoparı’ neden cezaevinde
- Trabzonspor'da ayrılık!