Mümtaz Soysal

Ey Türk Gençliği!

07 Haziran 2013 Cuma

BEŞ gün sürmüş ve tarihe not düşülmüş uzun bir söylevin sonrasında, emanetçi muhatap olarak gençliğin seçilmiş olmasındaki hikmet ancak şimdi anlaşılıyor. O Nutuk biterken genç olanların çoğu artık yaşıyor bile olmayabilir. Ama doksanıncı yılını aşmış bir Cumhuriyetin her döneminde yinelenen seslenişler boşa gitmemiş olmalı ki, şimdi, hem de tam gerekli oldukları günlerde, yanıt bulmaktalar ve böylece “birinci vazife” yerine getirilmiş oluyor.
Yani
“Türk bağımsızlığını, Türk Cumhuriyetini sonsuzluğa kadar koruma ve savunma” ödevi hâlâ var; gerektikçe yerine getirilebilir.\t

\n

Bağımsızlık ve Cumhuriyet. Bu iki sözcükle özetlenebilen o tek sayfalık metnin eski dilinden zihinlerde kalmış Arapça ya da Farsça sözcükler “vazife, istiklal, ilelebed, ahval ve şerait, namüsait, zaptedilmiş, emsal” türünden kalıntılarla ara sıra belleğimizin bir köşesinden çıkıp dilimizin ucuna geldikçe belli bir yaşın üstünde olanlarımız tuhaf bir tadı yeniden duyar gibi oluruz. Kuruluş günlerinin, askerce veya çocuksu törenlerin, taze ciğerlerin gücüyle şişen gururlu göğüslerin silinmez anılarıdır bunlar; yakın zamana kadar hep büsbütün kaybolup gideceklerini düşünür ve üzülürdük. Arkamızda yıkık, sönmüş umutlar bırakıp gitmenin burukluğu içimizi ve önümüzü bir daha hiç aydınlatmayacakmışçasına karartmıştı.
Artık öyle değil. Gençlik, batmış sanılan bir güneşin geri dönüp ufukta yeniden parlaması gibi beklenmedik bir sıcaklık getirdi ülkenin havasına. Sönmüş ateşlerimizi yine yakabilir, tükenmiş güçlerimizi yeniden canlandırıp geleceğe daha sağlam bir güvenle bakabiliriz. İçilen antlar, Cumhuriyetçi öğretmen sözleri boşa gitmemiş.

\n

Yaşanan, bir “gençlik devrimi”dir. Yepyeni, kendine özgü bir devrim. Belki, bilinen, özlenen değişik düşüncelerin gün görmüş yaşlı kuşaklarca tekrar ortaya atılması sayıp önceki benzerlerinden söz edenler çıkacaktır elbet. Ama, tam öyle değil. Böyle bir baş kaldırış hem bugünkü yanlışlara tepki niteliği taşıyor, hem de yorgun düşmüş Cumhuriyetin, mezar başına üşüşen fırsatçıları geldikleri yere kovalayacak gücünü göstereceğe de benziyor.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları