Mehmet Çoban
Mehmet Çoban teleformat2012@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Veliaht Aranıyor

13 Ekim 2013 Pazar
Buldum. Alın size bomba gibi
bir yarışma formatı. Acun’u bile
yenecek bir yarışma bu. Televizyon
dünyasına hediyemdir. Telif hakkı
filan istemiyorum.
“O Ses Türkiye”, “Yetenek
Sizsiniz” ve yeni başlayan “Veliaht”
programlarını reytinglerde altüst
edecek, bu formatların tümünü
içeren bir yarışma fikri geldi aklıma.
Programın adını daha düşünmedim,
ama “Padişahımızın Veliahtı
Aranıyor” fena olmaz hani. Peki,
“Padişahın Gözdesi” nasıl? Formatın
detaylarına ve dekolte uzunluğuna
girmeden önce şu atv’de yayınlanan
Veliaht adlı yarışmanın dekoltesini
bir analiz edelim.
Türkiye’nin starları veliahtlarını
seçecekmiş bu programda. Mesela
Deniz Seki, Kutsi, Rafet El Roman,
Kubat veya Cengiz Kurtoğlu gibi
kocaman starlarımız var jüride.
Allah gecinden versin, bu mega
starlarımıza bir şey olursa yerine bir
veliaht gerekli değil mi, işte o genç
yetenekleri bulmaya çalışıyorlar
televizyonda. Sanki bugüne dek
bu tür yarışma programlarından
bir yetenek çıktı da... Fakat bazı
veliahtlarımızın hakkını yemeyelim,
hem ses, hem de performans
olarak kimi “star”lardan daha
iyiler. Veliahtlar seçildikten sonra
starlarımızı emekliye ayıralım, derim
ben. Bu büyük sanatçılarımıza bir
veliaht gerekli olabilir, ama garibim
Musa Eroğlu’nun ne işi var orada?
Onun gibi mütevazı bir sanatçının,
hakiki bir insanın veliahda ihtiyacı mı
var Allahaşkına?
Herkes programdaki dekolte
fazlalığını konuşuyor, ama bence
“Veliaht”ın eksiklikleri daha fazla.
Biraz “O Ses Türkiye” çakması
kokuyor. Dekor bile kötü bir kopya.
Tek farkı jüri üyelerinin fazlalığı.
Bu da doğal. Türkiye’de “star” bol
olunca, jüriyi stüdyodaki koltuklara
sığdıramamışlar. Garipsememek
gerek. Formatın asıl eksikliği
heyecandan yoksun oluşunda.
Veliahtlar arasında yarışma
olmayınca izleyici bir süre sonra
sıkılıyor tabii. Programın asıl hatası
konseptinde yani.
Yarışma formatlarını kurgularken
ülkenin siyasi hassasiyetlerini dikkat
etmeli televizyoncular. Bakınız
dizi yapımcılarına, siyasi iktidara
ters düşen bir hikâye çekiyorlar
mı? Artık Huzur Sokağı, Fatih
Harbiye, Küçük Gelin gibi diziler
lazım bu ülkeye. Gerçi “Fatih” dizisi
“Muhteşem Yüzyıl”la yarışamıyor,
ama olsun, reytinglerde ülke çapında
bir manipülasyon daha yapılır, o
sorun da çözülür. Bu ülkede artık
sol içerikli diziler hayal oldu. Şimdi
sırada muhafazakâr yarışmalar var.
Örneğin “Bugün Ne Giysem” yerine
“Dekoltesiz Nasıl Şık Olurum?”
yarışması şık olur. Programı Gözde
Kansu sunarsa, mağduriyetini de
gidermiş oluruz.
Şimdi gelelim “Padişahımıza
Veliaht Aranıyor” yarışmasına.
Adayları üç ayrı kategoriye ayırıp,
yeni bir ses, yeni bir yetenek ve
yeni bir siyasi aranıyor formatında
kurgulayabiliriz. Böylece politikacıları
da televizyon üzerinden seçmiş
oluruz. Seçimlere de gerek
kalmaz. “Padişahımız çok yaşa”
türünden şiirler yazıp, bunları
ilahi olarak besteleyen ve iyi bir
sesle yorumlayan en iyi yarışmacı
sonunda finallerde yarışma hakkı
kazanır. Jüriye vezirlerin dışında
ayak topu imparatorlarını da
almak lazım. Hüseyin Çelik kadın
yarışmacıların ofsayda düşmesini
önlerken, Fatih Terim de milli örf
ve âdetlerimizin motivasyonundan
sorumlu jüri üyesi olur. Arada bir
gaza gelen yarışmacıların gazını
almak için de Şafak Sezer el öpme
skeçleri sergiler. Programın arkasına
“Komedi Dükkânı”ndaki gibi bir
baş yönetmen iyi gider. Arada bir
yarışmacıları, fırsat bulursa jüri
üyelerini fırçalar, bazen azarlar, yeri
geldiğinde de tokat atar.
Televizyon demokrasisi ülkemize
hayırlı uğurlu olsun


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Burada Laf Yok 2 Mart 2015
Beş Kardeş 22 Şubat 2015
Aşk, Tanrı ve Ceza 15 Şubat 2015

Günün Köşe Yazıları