Mehmet Çoban
Mehmet Çoban teleformat2012@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Karagül'ün Kadın Kokusu

14 Nisan 2013 Pazar

“Yağmurdan Kaçarken”, Fox’ta “Karagül” dizisine yakalandım. İyi de oldu. Komik ötesi gülünç ve yapay komedi dizilerinden gına gelmişti. Eli ayağı düzgün, farklı ve bir o kadar tanıdık bir dizi vardı karşımda. Bir ara “Asmalı Konak”ın yeni versiyonunu izliyor hissine kapılmadım desem yalan olur, ama haksızlık etmemek lazım. “Karagül” adı gibi kendisi de özgün bir yapım.
Adını Urfa’da yetişen özel bir gül türünden alan dizinin başrollerinde
Ece Uslu, Yavuz Bingöl ve Özcan Deniz var. Belki dizi tarihimizde ilk kez Özcan Deniz gibi ünlü bir oyuncu ilk bölümde ölüyor ve seyirci ters köşeye yatırılıyor. Aslında konuk oyuncu olarak rol alan Özcan Deniz iyi bir reklam taktiğiyle başrol oyuncusu gibi lanse ediliyor. Amacım bunun ne denli etik olduğunu tartışmak değil. Ben “Karagül” dizisiyle Türkiye’de gittikçe perçinleşmeye başlayan yeni bir akımdan söz etmek istiyorum: Kadın dizileri. Daha doğrusu dizilerdeki kadın hâkimiyeti.
Uzun zamandır zaten kadınlar dizilerde tematik iktidarı ele geçirmişti. Kadınların başrolde olduğu birçok dizi iyi reyting alıyor. Asıl gelişme artık hedef kitlesi olarak sadece kadınlara yönelik dizilerin yapılmaya başlanması. Gençlik dizileri biliniyordu, ama kadın dizilerinin sektörü ele geçireceği nedense yadsınıyordu. Nihayet uzaktan kumandanın ev içinde kadınların hâkimiyetinde olduğu kabul gördü. Kadın dizilerinin tuttuğunu fark eden kimi TV kanalları tematik kanal gibi davranmaya başladı. Örneğin
“FOX” tematik bir kadın kanalı oldu, demek yanlış olmaz. En azından diziler için bu böyle.
Aslında Türkiye’de tematik kanalların tarihçesi yeni. Sayıları da ne yazık ki az. Haber, müzik ve spor kanalları dışında neredeyse yok. TRT Belgesel, İz ve Yaban TV’ye çevre ve çocuk temalarında yoğunlaşan bir iki marjinal kanalı ekleyebiliriz, tabii bir de uydudan yayımlanan
“Düğün TV”yi unutmayalım. Başka? Yok.
Oysa Avrupa’da ana akım medyayı bile zorlayan ciddi tematik TV kanalları var. Haber, spor, müzik, doğa, moda ve tarih temalarında yoğunlaşan bu kanallara şimdilerde özel hedef kitlesine yönelik televizyonlar da ekleniyor. Salt erkekleri hedefleyen “D-Max”, kadın kanalı “Sixx” ve kültür kanalı “arte” bunların başında geliyor. Çocuk ve gençlere yönelik spesifik kanalları saymamıza gerek yok. Kimi medya grupları işi biraz daha ileri götürerek hedef kitlesini daha da daralttı. Sadece otomobil tutkusuyla ilgili 24 saat yayın yapan bir TV kanalı düşünebiliyor musunuz? Evet bu tür kanallar da var. İyi bir izleyici kitlesine ulaşacaklarına inansalar kanarya sevenler televizyonu bile kurabilirler. Yakında “Parfüm TV” veya “Pırlanta TV”gibi kanallar görürseniz şaşırmayın.
Ama Türk medyası tematikleşmekten kaçınıyor. Herkes ana akım medya olma sevdasında. Oysa günümüzde daha tematik, daha spesifik kanalların yaşama şansı daha fazla. Sınırlı ve dar hedef kitlelerine ulaşmak daha kolay. Örneğin “Mizah TV” veya “Komedi Kanalı” bu ülkede iş yapmaz mı? Neden bizim bir “Organik TV”miz yok? En önemli gelir kaynaklarımızdan biri turizm sektörü, ama nedense “Turizm TV” yok. Bütün dünyaya Türk mutfağının ne denli zengin olduğunu anlatmaya çalışırız, ama bir “Gurme TV”miz yok. Yurdum insanı girişimci ruhuyla övünür aslında... Peki niye bu tür fikir ve projeler üretilmiyor? Yoksa yatırımcılarımız medya sektörüne girmekten mi korkuyor?
Dizi sektörünü kadınlar ele geçiriyor diyoruz, ama bir kadın kanalımız bile yok.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Burada Laf Yok 2 Mart 2015
Beş Kardeş 22 Şubat 2015
Aşk, Tanrı ve Ceza 15 Şubat 2015

Günün Köşe Yazıları