Jale Özgentürk

Fındık oyunu

24 Temmuz 2020 Cuma

Ülkemizin en değerli tarım ürünlerinden fındıkta rekolte oyunu yine sahnede

Karadeniz kentlerinin bugünlerde en önemli gündem maddesi olan fındıkta rekolte tahminleri havada uçuşuyor. Rekolte, fiyat belirleme için önemli. Yüksek çıkarsa fındığın değeri düşüyor, ihracatçı kazanıyor, düşükse üretici.

Doğu Karadeniz’de tarihi, antik döneme kadar uzanan bir ürün fındık. Bugün Türkiye’nin en değerli tarım ürünlerinden biri. Üretimin yüzde 64’üne sahip olan Türkiye, bu alanda lider. Fındık, 39 kentte yaklaşık 600 bin kişinin geçim kaynağı. İhracatta ise yüzde 70 paya sahip ve yaklaşık 2 milyar dolar gelir elde ediliyor.

Bugünlerde fındık üretimi yapılan Karadeniz kentlerinin gündeminde hasat ve açıklanacak alım fiyatı var. Peş peşe tahmini rekolte rakamları açıklanıyor. Ve her yıl olduğu gibi ateşli bir tartışma başlamış durumda.

Çünkü üretimin ne kadar olduğu konusunda güvenilir, inandırıcı bir tespit hâlâ ortada yok. Tarım Bakanlığı’na göre rekolte 665 bin ton, Karadeniz İhracatçılar Birliği’ne göre 670 bin 285 ton. Bu iki rakamı da fiyatları düşürmek için yapılan bir çarpıtma olarak gören üretici ise rekoltenin 600 bin tonun altında olacağını söylüyor. Rekolte fazla olunca ihracatçı kazanıyor, düşük olunca eğer ürününü elinde tutabilirse üretici.

Yabancılar oyun kurucu

Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli, geçen hafta rekolteyi açıkladı ama alım fiyatlarını bu yıl da Kurban Bayramı’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklayacak. Üreticinin beklediği fiyat 28.5 TL. Rekolte fazla açıklanınca piyasada 18 TL’ye kadar gerilemiş fiyatlar. Üreticiye göre yüksek rekolte açıklaması “fındık baronlarına” hizmet ediyor. Fındıkta en büyük alıcı yabancı şirketler olmuş son yıllarda.

İlk sırada ise Türkiye’ye 300 milyon dolar yatırım yaparak giren ve bölgede fabrika kuran İtalyan Ferrero var. Dünyanın en büyük çikolatalı ürün üreticilerinden Ferrero, bölgede hem en büyük alıcı hem de en büyük ihracatçı. Daha da önemlisi bugünlerde verimi artırma gerekçesi ile iyi tarım, sözleşmeli tarım faaliyetleri ile etkili bir üretici olma yolunda ilerliyor.

Türkiye devre dışı kalabilir

Tarım uzmanı gazeteci arkadaşım Ali Ekber Yıldırım, yıllardır izliyor ve yazıyor. “Neler oluyor” diye ona sordum. Fındıkta alım ve ihracatta yabancı şirketlerin etkisinin hızla arttığını söylüyor Yıldırım. Şimdi üretimin de şirketlerin egemenliğine terk edilmekte olduğu uyarısını yapıyor ve şunları söylüyor: “En önemli sorun verimliliğin artması. Ancak bunun Ferrero’ya veya başka yabancı şirketlere bırakılmaması gerekir.

Bu durumda yarın üretici devre dışı kalabilir. Ülke devre dışı kalabilir. Fındığı üreten, satan, ihraç eden ve alan aynı firmalar olur. Karadeniz’in fındık üreticisi ise onların bahçesinde, fabrikasında işçi olur.” Tütünde yaşananları örnek gösteren Yıldırım, “Benzer bir süreç fındıkta da yaşanabilir. Türkiye, altın değerindeki fındığını yabancı çikolata üreticilerinin egemenliğine bırakabilir” uyarısını yapıyor. Yıldırım’ın kaygıları haksız sayılmaz. Dün bir Cumhurbaşkanı, “Türkiye, Avrupa’nın bahçıvanı mı olacak?” demişti.

Bugünün Cumhurbaşkanı da “Türkiye’yi domates üreten ülke olarak görmek istiyorlar” diyor. Geleceğin en stratejik sektörünün gıda olacağı inandırıcı gelmiyor mu?

İhracat artıyor gelir düşüyor

Yıldırım, bu gelişmeler ışığında Türkiye’nin fındık ihracatı artarken neden ihracat gelirlerinin azaldığı konusuna dikkat çekiyor.

Rakamlar şöyle:

- 2015’te 240 bin 137 ton iç fındık ihraç edilerek 2 milyar 827 milyon dolar döviz girdisi sağlandı. Ortalama fiyat 11 dolar 77 sent.

- 2016’da ihracat 227 bin 556 ton, ihracat geliri 1 milyar 981 milyon dolar oldu. Fiyat: 8 dolar 71 sent.

- 2017’de ihracat 269 bin 623 tona yükseldi, gelir 1 milyar 876 milyon dolara düştü. Fiyat: 6 dolar 96 sent.

- 2018’de ihracat miktarı 279 bin 251 tona yükseldi. Gelir 1 milyar 635 milyon dolara geriledi. Fiyat: 5 dolar 86 sent.

- 2019’da 319 bin 772 ton ihracattan 2 milyar 28 milyon dolar elde edildi. 6 dolar 35 sentten ihraç edildi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları