Hikmet Çetinkaya

Kötümserlik ve Teslimiyet...

21 Şubat 2012 Salı
\n\n\n

Bazen canım sıkılıyor, içim ürperiyor...

\n

Bir yandan Ortadoğuda yaşananlar... Avrupada ekonomik bunalım... Yunanistanın iflasın eşiğine gelmesi.

\n

Yok andıçmış, ıslak imzaymış, Hakan Fidan olayıymış, yok eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğun terör örgütüne sızdığı için tutuklanmasıymış...

\n

Bu arada yazılanlar, çizilenler, konuşulanlar...

\n

Kimi yargıç, kimi avukat, kimi gazeteci.

\n

Neyi tartışıyorlar, neyi savunuyorlar anlamıyorum. Bakıyorum Fethullah Gülen hareketiyle hükümet arasında çatışma vardiyenler, bir gün sonra Hayır yok, AKP ileri demokrasiye, askeri vesayetin sonlandırılmasına Fethullah Gülenin desteğiyle geçti diye konuşup şöyle diyorlar:

\n

Cemaatle hükümet arasında bir çatışma yok!

\n

Bu arkadaşlar sanırım herkul.com sitesinde yazılanları okumadılar.

\n

Neyse, çatışma şimdilik durdu... Başbakan Erdoğan, yumruğunu masaya vurdu... Cemaat böylece geri adım atmak zorunda kaldı.

\n

***

\n

Tam bu sırada bir de baktım ki kıdemli CHPli Önder Sav bir televizyon ekranında Kemal Kılıçdaroğluna bindiriyor...

\n

CHPnin kurultay partisiolduğunu söyleyenler haklı. Yüzde 30ları hedeflemiş bir parti Türkiyede yaşananları öteleyip iç çekişmelerle uğraşıyor.

\n

Gazeteciler yandaş olmuş...

\n

Kimi cemaatçi, kimi iktidar yanlısı, kimi askerci... Kimi de polis, savcı, yargıç, istihbaratçı.

\n

Her konuda bilgi sahibi...

\n

Şike davasını da biliyorlar, Ergenekonu da, Balyozu da, İlker Paşanın Hilmi Özkökle 2003-2005 yılları arasındaki olası darbe girişimine karşı çıkışını da...

\n

Peki, İlker Paşa örgüte nasıl sızmış?

\n

Herhalde 14-15 yaşında askeri liseye girerken...

\n

İlker Paşayı Genelkurmay Başkanlığı koltuğuna bizim Mustafa Balbayın getirme olasılığından kuşku duymaya başladım (!).

\n

Her neyse!

\n

***

\n

Canım sıkılıyor canım...

\n

Teslimiyet, iktidar borazancılığı, istihbarat elemanı gibi sözde gazetecilik yapmak kolaydır.

\n

Bugünün yeni yetmelerinin ağabeylerini yakından tanırız.

\n

Bazıları liberal demokratkimliğiyle ortalıkta dolaşıyorlar hâlâ.

\n

Onlar bizim rüzgâr gülleridir, AKP gider bir başkası gelir, onlar yine işini bilir.

\n

Bir dönem Kürt sorununun çözümü için yurtiçinde ve yurtdışında toplantılara katılıyorlardı.

\n

Bugün ne yapıyorlar?

\n

Kürt sorununun çözümü için devletin yetkili birimlerinin müzakere masasına oturmasına karşı çıkıyorlar.

\n

Şu 14 yıllık sürece bir bakın...

\n

Uğur Mumcudan Musa Antere, Hrant Dinkten Ahmet Taner Kışlalıya dek uzanan, ancak tetikçileri bulunan cinayetler...

\n

Peki,vuremrini verenler nerede?

\n

***

\n

Saydığım ve saymadığım pek çok ad, Türkiyede demokrasinin, özgürlüklerin, barışın, diyaloğun uğruna savaşım verdiler ve bunun bedelini hayatlarıyla ödediler.

\n

O günden bugüne ne değişti?

\n

Devlet içinde örgütlü silahlı güç ya da çeteler ortaya çıkarıldı mı?

\n

Ahmet Şık, basılmamış bir kitaptan; Mustafa Balbay, yazdığı haberlerden, yazılardan, günlüklerinden; Soner, Tuncay, Doğan, Nedim, Barışlar, Deniz Yıldırım habercilikten Silivride yatıyorlar.

\n

Peki, çevremizde neler olup bitiyor farkında mıyız?

\n

Türkiye her alanda köşeye sıkıştırılıyor, emperyalizm bölgede çok yönlü oyunları sahneye koyuyor.

\n

Biz ne yapıyoruz?

\n

Birbirimizi yiyoruz...

\n

Halkın seçtiği sekiz milletvekili hâlâ demir parmaklıklar ardında...

\n

Hani egemenlik kayıtsız şartsız milletindi? Seçilmiş atanmışa kul olmazdı?

\n

Yerim ben sizi, kurban olurum ileri demokrasinize!

\n

***

\n

Toplumu cepheleştirdiler, dini siyasette araç olarak kullandılar; her Kürt yurttaşımızı son 30 yıldır potansiyel terörist olarak gördüler; Sünni-Alevi; Türk-Kürt ayrımcılığı yaptılar...

\n

Uğur Mumcu ve Hrant Dink...

\n

Böyle cinayetlerde tetikçileri bulmak değil, örgüt bağlantısını ortaya çıkarmaktır mesele.

\n

O zaman karanlığın içine saklananlar bulunur...

\n

Bugün kötümserliğim üzerinde...

\n

İçim sıkılıyor içim...

\n

Şunu söyleyerek yazımı noktalıyorum:

\n

Gözlemlerimizde kötümser olmak, bunları değiştirecek iradeyi yitirmediğimiz sürece bizi teslimiyete götürmez... Teslim olmayanlar için çare tükenmez...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları