Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Akustiği iyi salon çok az'
Indiana Üniversitesi’nde ses kayıt ve ses mühendisliği öğrenimi gören tonmayster Can Aykal
\n\n
© “Ülkemizde akustiği iyi olan salon sayısı çok çok az, ama bu durum daha çok müzisyenler için sorun yaratıyor. Biz her akustiğe göre farklı karakterde mikrofonlar seçiyoruz. Yurtdışından gelen dünyaca ünlü tonmaysterlerle çalışma fırsatım oldu ve onların da ülkemiz salonlarına ayak uydurmakta çok zorlandıklarına tanık oldum.”\n
\n\n
Biz dinleyiciler, konser salonundaki canlı icranın sesini ve sonrasında kayıtta yer alan damıtılmış sesi Can Aykal gibi hünerli eller aracılığıyla duyuyoruz. Indiana Üniversitesi Jacobs School of Music’in ses kayıt bölümünü bitiren, ses mühendisliği bölümüne kabul edilen Can Aykal’ı belki hiç görmüyoruz ama çıplak sesi bize boyutlandırarak ileten ondan başkası değil. \n
\n- Peki, ses mühendisi veya ses teknisyeninin işi hangi anda başlar? \n
\nYapıtın partisyonunu önceden incelerim. Bu teknik yaklaşımımı ve mikrofon seçimimi doğrudan etkiler. Esas işim orkestranın sahnedeki oturuşuna müdahale etmekle başlar. Tüm çalgıların en doğru “stereo” perspektifi yaratabilmek adına uygun yerlere konumlandırılması gerekir. Kaydı, kulaklıklar veya ev sisteminizde dinlediğinizde o konserdeki orkestranın dağılımını kulağınıza en doğru şekilde iletmiş olmalıyım. Örneğin bakır nefeslileri ve perküsyonları (bunlar çok güçlü çalgılar oldukları için) dinleyiciyi rahatsız etmeyecek şekilde dağıtmak gerekir. Bu, provada alacağınız bir karar. \n
\n- Eskiden bu işin eğitimi yoktu. Kimi besteci, yorumcu, kimi de TRT’nin kadrolu teknisyeniydi. Provalarda solo çalgıların önüne mikrofon yerleştirir, vurmalı çalgıların ses patlaması için önlem alırlardı. Sonra da montajda en yüksek noktaya göre sesin bittiği yeri ayarlar, genel tınıyı da kulak yordamıyla oluştururlardı. Senin eğitimini anlatır mısın?\n
\nBen çok şanslıydım, çünkü orkestranın içinde büyüdüm, küçüklüğüm boyunca annem Duygu Aykal ve babam Gürer Aykal’ın bütün provalarına giderdim. Orkestradaki tüm çalgıların karakterlerini daha çok küçükken ayırt edebildim. 5 yaşındayken Engin Aksan’ın (CSO kayıtlarından sorumluydu) yanına çıkmak, kayıt teknolojisine merakımı uyandırdı. Önce keman ve perküsyon eğitimi aldım. Gençlik senfoni orkestralarında çaldım. Indiana Üniversitesi Jacobs School of Music’in ses kayıt bölümünde üniversiteyi tamamladım. Üniversite operasında ışık ve sahne teknisyenliği yaptım, tüm konserleri arşivleyen ses mühendisliği bölümüne kabul edildim.\n
\n- Ülkemizdeki konser salonlarının akustik durumu kaydı nasıl etkiliyor? \n
\nÜlkemizde akustiği iyi olan salon sayısı çok çok az; ama bu durum daha çok müzisyenler için sorun yaratıyor. Biz her akustiğe göre farklı karakterde mikrofonlar seçiyoruz. Kayıt sırasında/sonrasında en değer verdiğimiz cihazlarımızdan bir tanesi yankı ünitemizdir. Yurtdışından gelen dünyaca ünlü tonmaysterlerle çalışma fırsatım oldu ve onların da ülkemiz salonlarına ayak uydurmakta çok zorlandıklarına tanık oldum. \n
\n- Elektronik aletlerin de uzmanı olmak gerek...\n
\nHer cihazın uzmanı olmak gerekiyor kesinlikle. Kullandığımız her mikrofon aslında bir enstrüman, her cihaz kayıda renk katan bir malzemedir. Bu donanıma hâkim olmanın yolu defalarca hata yapmaktan geçiyor!\n
\n- Yurtdışındaki canlı yayınlarda video kamerasının üstüne monte edilmiş partisyon görüyoruz. Kameraman, partisyondan müziği takip edecek kadar eğitimli. Ayrıca, değişik kameralardan gelen görüntüleri mix panelinde harmanlayan kişi de müzisyen oluyor. Bu durum bizde nasıl çözülüyor? \n
\nDediğiniz gibi eğitimli bir ekip, 8 kamera ve deneyimli bir klasik müzik rejisörüyle çok iyi sonuç çıkarılabilir. Çözüm, bu işe daha fazla para yatırmak! Gereken açılar için kamera sayısını artırmak, montaja daha fazla zaman ayırmak önemli. Ses ve video için konser öncesinde giysili prova/konser akışı alınması şart. Böylece şef ve tonmayster birlikte çalışarak karşılıklı yorumlarını katabiliyor ve eserin daha detaylı montajlanması sağlanıyor.\n
\n- Seni bugüne kadar en çok uğraştıran kayıt hangisiydi?\n
\nEn uzun süren Ryuichi Sakamoto’nun solo piyano kayıtlarıydı. En çok uğraştıran Yo-Yo Ma’nın İpek Yolu projesiydi. \n
\n- En son Borusan’ın Fazıl Say Festivali’ndeki kayıtları yaptın. Yakında piyasaya sunulacak bu kayıtların akışını anlatır mısın?\n
\nProjenin başından sonuna genel ses koordinatörü bendim. Çok ciddi bir ekip vardı: Video ekibi, Cemal Noyan ve İmaj Stüdyoları, canlı ses düzeninde Türkiye’nin en deneyimli isimlerinden Alp Turaç, 1000’e yakın klasik albüm yapmış tonmayster Jean Martiel Golaz ve resim seçici olarak Naci Özgüç ile birlikte çalıştık. 11/12’de kayıt odasını kurmakla başladık. Ertesi gün kayıt için gereken “stereo” balansı kurmak için mikrofon yerleri belirlendi, bu çalışma 13/12 gecesine kadar sürdü ve gecenin sonunda istediğimiz düzeyde kayıt almaya hazırdık. 14/12 günü genel prova ve giysili prova yapıldı ve 130 kişilik orkestrayla Ney Konçertosu ve Mezopotamya Senfonisi seslendirildi. \n
\nGecenin sonunda tüm sahnenin mikrofon pozisyonları işaretlendi ve sahne tamamen boşaltıldı. 15/12 günü Quartet, Quintet, Duet ve Fazıl’ın ses projesi için prova, akış ve kayıt alındı ve akşamında aynı düzende konserler gerçekleştirildi. Konser sonrasında ertesi günün eserleri olan İpek Yolu, Anadolu’nun Sessizliği ve Universe için tüm sahnede yeniden büyük orkestra düzeni kuruldu. Nefes alacak vakit bulamadan, kan ter içinde çalıştığımız 5 günde sahne amiri Sadettin Günay’ın emekleri olağanüstüydü.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Zam oranı belli oldu: Hepsi artacak!
- Bahçeli'nin 'Öcalan' çağrısına ilk yanıt
- O marka listede: Hamburgerden 'at eti' çıktı
- İşte en yakın deprem riski olan yerler!
- İşte 500 bin liranın aylık getirisi!
- DEM Parti’den açıklama!
- Halk TV'ye 'Bahçeli', Arka Sokaklar'a 'tarikat' cezası
- Çakıcı, Hrant Dink'in katiliyle görüştü!
- Bu zamdan 10 milyon yurttaş etkilenecek
- Beşiktaş'ta Hasan Arat'tan istifa kararı!