Erol Manisalı
Erol Manisalı erolmanisa@yahoo.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Toplumun Bütünleştirilmesi mi, Çözüştürülmesi mi?

19 Kasım 2012 Pazartesi

Avrupanın demokratik ülkelerinde bütünleştirici öğeleröne çıkarılır.

\n

- İşçiler, işverenler, memurlar, çiftçiler demokratik örgütlenmelerle katılımcı demokrasidekiyerlerini alırlar. Gelirin dağılımından, özgürlüklerin paylaşılmasına kadar birdengesağlanır. Toplumda (ülkede) bütünleştirici bir durum oluşur.

\n

- Parlamento çatısı altında siyasal, iktisadi ve sosyal bütünleştirici öğeler işlevsellik kazanır. Bütünleşme (ya da ortak çıkarlar) her kesime yarar getirecek bir konuma gelir.

\n

- Bireyin çıkarı ile toplumun çıkarı arasında denge ve bütünleşme sağlanır. Toplumsal örgütlenmelerin demokratik bir ortam içinde; sosyal hukuk devleti ilkeleri zemininde oluşması ile katılımcı demokrasi ortaya çıkar.

\n

Katılım, bireylerin ve örgütlerinetkinlikleri ile oluşur. İşçi, sendikalı ise daha özgürdür”; gazeteci ancak sendikanın içindeyse güvence altındadır. Çiftçi, tarımsal örgütlenmesini oluşturmuş bulunuyorsa ürettiği ürünün karşılığını elde eder.

\n

Özgürlük, ancak örgütlenme varsa sağlanabilir. Aksi halde sadece, 4-5 yılda bir sandığa gidip oy vererek ne bireysel ne de toplumsal çıkarlar ve özgürlükler kazanılabilir.

\n

- İşte bu nedenle demokrasiler ancak, bütünleştirici öğeleri öne çıkararak işler hale gelirler.

\n

- Buna karşın azgelişmiş ve antidemokratik toplumlarda çözüştürücü, ayrıştırıcı, bölücü öğeler güç kazanırlar. İktisadi paylaşımda, sosyal haklarda, etnik yapıda ve dinde bölücülük öne çıkar.

\n

Antidemokratik düzen ile ayrıştırıcı düzen hep at başı gitmiştir. Ayrıştırıcılık, çözüştürücülük bu toplumların (ülkelerin) antidemokratik zeminde kalmalarına ortam hazırlar. Bu da diktatörlerin işine gelir.

\n

Avrupanın tarihinde birleştiricilik görülür. Şehir devletlerinden üniter ve ulusal devletlere gidilmiştir. O da yetmemiş, Avrupa devletleri aralarında bütünleşmeye başlamışlar ve Avrupa Birliğini oluşturmuşlardır.

\n

Kuzey Amerikada ABD, Kanada ve Meksika NAFTAyı ortaya çıkardılar. Asyada Şanghay İşbirliği Örgütü meydana geldi.

\n

Güney Amerikada ülkeler Mercesour ile bölgesel işbirliği örneği verdiler.

\n

- Kısacası bütünleştiricilik tarih boyunca şehir devletlerinden bölgesel işbirliği hareketlerine kadar uzandı.

\n

Bütünleştiricilik ve dışsallıklar

\n

Dünyanın gelişmiş bölgelerinde ve ülkelerinde bu seyrin ortaya çıkmasının gerisinde dışsallıklaryatar.

\n

Dışsallık basit tanımı ile, fazladan yarar getiren etkinlikleranlamına gelir.

\n

- Şehir devletlerden üniter ve ulusal devlete geçişte bireyler de, toplum da yeni iktisadi, siyasi ve kültürel yararlar elde etmişlerdir.

\n

- Devletler aralarında bölgesel işbirliği örgütleri kurarak küresel boyutta durumlarını güçlendirmişlerdir.

\n

Kısacası bütünleşme ve birleşmeler yarattığı dışsallıklarla bireye de ülkeye de iktisadi, siyasi, sosyal ve kültürel yararlar getirmiştir.

\n

Gelelim bizim çevremize

\n

Libyanın, Mısırın, Tunusun, Irakın ve Suriyenin haline bakalım:

\n

- Çözüştürülmeye yönelik iç dinamikler işlemektedir,

\n

- Mezhep kavgaları, etnik çatışmalar had safhadadır,

\n

- İçerideki taraflardan bazıları büyük devletlerin maşası haline getirilmişlerdir.

\n

Siyasi, iktisadi, sosyal, dini ve askeri öğeler çözülme, ayrışma ve bölünme yönünde işlemektedir. Bütün etkinlikler bu ülkeleri çözüşmeye götürüyor.

\n

Çözüşme ve kaos hali tavuk mu yumurta mı örneğinde olduğu gibibirbirlerini üretir hale gelmişlerdir.

\n

Ya Türkiye? Gelin siz karar verin; Avrupa demokrasilerine götüren bir yolda mı? Yoksa çözüşme dinamikleri mi faal durumda?..

\n

Nedenleri yukarıda ortaya koymaya çalıştım; hangi girdilerin ne gibi sonuçlar doğurduğu artık net olarak biliniyor.

\n

Referandumlar çözüşmeyi isteyenlerle bütünleşme ve demokrasiye gönül verenler arasında yapılmalı...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları