Çizgiler Yalan Söylemez Değil mi Bedri Koraman?

16 Temmuz 2012 Pazartesi
\n

Ta 34 yıl önce Bedri Koramanın göğsüne dayamıştı altıpatlarını bir meczup İstanbulun göbeğinde. Ama altıpatlar patlamadı, tutukluk yaptı, ölümden döndü Bedri, kurtuldu.

\n

Bedri Koraman Türkiyeyi 12 Eylüle götürenlerin hedef seçtikleri etkili çizerlerden, aydınlardan biriydi. Çizgileriyle aydınlığı, demokrasiyi, Türkiyenin çağdaş yaşam tarzını temsil ediyordu.

\n

Üstelik günlük yaşam ile siyaseti hal hamur eden bir yeteneği vardı. İnsanlar onun çizgilerini görmek, (resimlerini) seyretmek için gazete alıyorlardı. Gazetedeki pek çok manşet onun çizgilerine göre kaç defa değişmişti.

\n

Türkiyeyi 12 Eylüle sürükleyen yolda Bedri Koramanı vurduramayanlar bir yıl sonra, 1 Şubatta Abdi İpekçiyi öldürtmüşlerdi. Bedri Koraman bunları bana Bodrum, Dibekli Handa gözleri hüzünlü anlatıyordu. Beni vurduramadılar, benim yerime bir yıl sonra hem de benim yaş günümde onu katlettilerdiyordu.

\n

Toplumda etkili sanatkârlar, aydınlar, yazarlar, çizerler darbecilerin ve faşistlerin hep hedefi olmuşlardır Türkiyede, dünyada. Çünkü onlar halkla bütünleşirler, halktan yana tavır koyarlar ve halk tarafından sevilirler. En tehlikelisi onlardır darbeciler açısından, çünkü demokrasiyi savunurlar yazılarında, çizgilerinde, sanatlarında, yaşamlarında.

\n

Ve Dibekli Han’daki sergi

\n

Bodrum, Yakaköydeki Dibekli Hanın muhteşem atmosferi içinde Bedrinin yakın tarihimize ışık tutan karikatürlerinin sergisi açıldığında onunla 2 saatlik yemek sohbetimiz beni yakın geçmişe götürdü.

\n

Bedri Koraman bugün 84 yaşında. Onun son 50-60 yıldaki çizgileri Türkiyede günlük yaşam tarzının, siyasetin ve sanatın bir parçası olmuştur. 1960lardan 90lara kadar toplumu etkilemiştir.

\n

Bir defasında Kıbrıs ve Denktaşla ilgili olarak aklıma gelen bir hususu telefonla kendisine aktardım.

\n

Demirel Başbakan, Denktaş Rum liderlerle görüşüyor; ancak Ankara Denktaşın elini kolunu bağlamış, elindeki kartlar zayıf.

\n

Bedriciğim, bunu çizmen gerek; mesela masanın altında Demirel Denktaşın ayaklarını bağlıyor; masanın üzerinde de Rum lider Kıbrısı afiyetle yiyor”.

\n

İki gün sonra Bedrinin karikatürü renkli olarak birinci sayfanın çeyrek kısmını kapsayacak şekilde çıktı ve büyük yankı yaptı.

\n

Bedrinin Dibekli Handaki sergisinde bu önemli eserini göremedim ama niceleri yer alıyordu.

\n

Turhan Selçuk, Bedri Koraman gibi çizerlerimiz toplumumuzun yakın tarihine damgalarını vurmuş sanatkârlar, çizerler ve düşünürlerdir. Günlük hayatın ve siyasetin bir ayna gibi halka yansıtılmasında tarihteki yerlerini almışlardır.

\n

Her ikisiyle de hayatımın değişik dönemlerinde bazen doğrudan bazen de dolaylı temasım olduğu için kendimi mutlu hissediyorum.

\n

Kimi zaman iki çizginin on kitaptan daha etkili olduğuna inanırım. Rahmetli Attilâ İlhan Bizim insanımız görsele yakındır, gördüğünü daha iyi anlayabilirderdi.

\n

Galiba çizerlerimizin ellerindeki en büyük güç de bu.

\n

Bugün de siyaseti kamuoyuna en etkili bir biçimde aktarabildiklerini görüyoruz. Yazılamayanları, söylenemeyenleri bir çırpıda, birkaç çizgi ile insanların kafasına nakşedebiliyorlar.

\n

Bedri Koraman, İstanbuldan kaçmış, bugün Torbada yaşamını sürdürüyor. Ama yine de arada bir, Dibekli Handa olduğu gibi şöyle bir çıkıp kendini kamuoyuna gösteriyor; güç hâlâ bendedercesine

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları