Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Başarı: Kime ve neye göre?
Türk basketbolu son dönemde hem kadınlar hem de erkeklerde kulüpler düzeyinde Avrupa’nın en “başarılı” takımlarını çıkardı (burada başarılı sözcüğünü tırnak içine aldım, sebebini yazının sonunda daha iyi anlayacaksınız). Final Four’lar, finaller oynamak sıradan hale geldi. Erkeklerde Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes, kadınlarda yine Fenerbahçe son 6 sezonda ülkemize toplam 4 Euroleague şampiyonluğu getirdiler (Covid olmasa belki bu sayı daha fazla olacaktı).
Bunun bir de maliyeti var tabii: Euroleague’de en yüksek bütçeli 6 kulüpten ikisi bizim temsilcilerimiz. Kadınlar Euroleague finalinde de Fenerbahçe ile Çukurova karşı karşıya gelirken, maçın WNBA finalinden farkı yoktu aslında...
Peki milli takımlarımız ne yapıyor? Erkeklerde Larkin’i vatandaş yapıp forma giydirmemize, dere geçerken koç değiştirmemize rağmen Dünya Şampiyonası’na vize alan 24 ülke arasına giremedik. Kadınlarda geçtiğimiz günlerde yapılan Avrupa Şampiyonası hayal kırıklığıyla sonuçlandı. Kadıköy’den biraz büyük Slovakya’ya yenilen takımımız ilk turda elendi. Böylece ilk 12’nin dışında kaldık.
Finlandiya’nın nüfusu bildiğim kadarıyla 5.5 milyon civarında. Ülke olarak basketbola ayırdıkları bütçe, Fenerbahçe bütçesinin yarısı kadar. Avrupa’da finalleri, yarı finalleri zorlayan hiçbir kulüp takımları yok. Çünkü yabancı oyunculara çok cüzi miktarlar ödüyorlar. Ama milli takımları bu yaz Dünya Şampiyonası’nda!
Neyse ki, FIBA’nın icat ettiği iki turlu elemeler sayesinde 2024 Olimpiyatları için halen küçük de olsa bir şansımız var. Şu anda Macaristan’da devam eden U19 Dünya Kupası’nda gençlerimiz çok iyi gidiyor. Federasyonun klimalı odalarında, rahat koltuklarında oturan yöneticilerin “Görüyorsunuz işte! Altyapıda başarılıyız” dediğini duyar gibiyim. Basketbolu yakından takip edenler bilir: Biz zaten yıllardır altyapı turnuvalarında hep başarılıyız. Yetenekli gençlerimiz, çalışkan antrenörlerimiz var. Ama sıkça konuştuğumuz gibi, bir yere kadar getiriyor, sonrasında geliştiremiyoruz. Çünkü kural koyup, geleceğe dönük vizyonu çizmesini beklediğimiz federasyon üzerine düşeni yapmıyor. Altyapılarda geride bıraktığımız ülkeler, A milli takım düzeyinde kürsüye çıkarken, bize onları ekrandan izlemek düşüyor.
Hep aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar bekliyoruz. Oysa Einstein bunun “ahmaklık” olduğunu yıllar önce söylemiş.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'da aile katliamı
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!