Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'UW' ve Yerli Ortakları
ABD, Libya’dan sonra, Suriye’de de bir UW (Unconventional Warfare – konvansiyonel olmayan savaş) stratejisi uyguluyor. UW’nin, 2010’da yayımlanmış (TC 18-01.), halen güncelleştirilmekte olan bir el kitabı da var (internetten ulaşabilirsiniz). Bu el kitabını, Ortadoğu’nun geleceğine ilişkin projeleri yansıtan, bizim yıllar önce yayımladığımız haritayla, bu haritayı aktaran Albay Ralph Peters’in Pentagon Haberalma Ofisi Başkan Yardımcı olduğu sırada, ABD Harp Akademisi dergisi Parameters için 1997’de kaleme aldığı, yeni savaşlarda bilgi dağılımının, yönetiminin önemini tartışan “Constant Conflic” (sürekli çatışma) başlıklı denemesiyle birlikte okumak gerekiyor.
\nKısaca anımsatırsam, harita “Büyük Ortadoğu” bölgesinin etnik, dini temellerde küçük homojen devletlere bölünmesi halinde oluşacak yeni durumu betimliyordu. Denemede de Peters, bugün yeni savaşları kazanmanın yolunun, savaşa ilişkin bilgilerin denetiminin, üretiminin, yayılmasının etkin biçimde yönetilmesinden (information warfare) geçtiğini savunuyordu.
\nUW’nin el kitabı
\nKısaca özetlersem: UW, ABD’nin politikalarını benimsemeyen yönetimleri, doğrudan konvansiyonel savaşlar (Irak, Afganistan) yerine, o ülke içindeki toplumsal (etnik, dini hatta ekonomik) çelişkilerden, hoşnutsuzluklardan yararlanarak devirmeye, kendine yakın bir yönetimi yerleştirmeye ilişkin. ABD, UW’yi gerektiğinde geniş çaplı askeri hareketlere açılan, bir işgal gücünün girişine zemin hazırlayan bir yöntem olarak görüyor (s. 8).
\nEl kitabı ABD güçleri açısından UW sürecini (isyancıların gelişme sürecini değil) yedi aşamalı olarak düşünüyor: Hazırlık, ilk temas, sızma, örgütleme, inşa, konvansiyonel güçlerle birleşecek harekâtlar, ulusal denetimi ele geçirerek düzenli orduya geçerken var olanı dağıtmak.
\nBu saptamalardan sonra UW el kitabı, Mao’dan “Gerilla halk içinde suda balık gibidir” Sun Tzu’dan “Savaşta gizli hareketler esastır” alıntılarıyla, devam ediyor.
\nUW planının en önemli ilgi nesnesi “halkın psikolojisi”. UW el kitabı ya bunu kendi projesinden yana değiştirmeyi ya da göreli olarak sayısı küçük bir isyancı grubunun iktidara el koymasını kabul edebilecek bir tarafsızlığa çekmeyi hedefliyor. Bu nedenle, günümüzde sosyal medyayı, internet alanını, denetlemek ve kullanmak özellikle önem kazanıyor.
\nİkinci araç, rejime karşı savaşmaya niyetli, ABD ile işbirliğine açık, uygun bir ideolojiye, liderliğe sahip, sınırlı da olsa bir isyancı hareket bulmak ya da üretmek (bu konuda ilginç bir araştırma “The Syrian opposition: Who’s doing the talking?”, The Guardian 15/07/2012 – bir özeti için: www.haber.sol.org.tr/dunyadan/esad-muhalefetinin-emperyalizm-ile-yakin-iliskisi-dikkat-cekiyor-haberi-57061) eğitmek, örgütlemek, ülkenin ve dünyanın kamuoyuna tanıtmak. Hemen ardından da bir tür “cephe örgütleri” kurarak bunların halkın yeni ve meşru temsilcisi olduğunu, hükümetin meşruiyetini artık kaybettiğini, medya yoluyla yaymaya başlamak. Hedef ülkelerin son derece de baskıcı, halkı tarafından zaten sevilmeyen yönetimlerden oluşması da bu propagandaların etkisini arttırıyor.
\nSonra sıra bu isyancıları, (“cephe örgütünü”, askerlerini) finansal, askeri olarak doğrudan ya da gerektiğinde sabotaj, suikast vb, yöntemlerle desteklemeye geliyor. UW bu adımların başarılı olabilmesi için ülkede yaygın bir çatışma havasının yaratılması gerektiğini söylüyor.
\nBu UW’nin başarılı olabilmesi için medyadaki kanaat önderlerine büyük görevler düşüyor. Ne yazık ki Türkiye’de de kimi köşe yazarları, bu stratejinin en önemli bileşeni olan “yanlış bilgilendirme savaşına” doğrudan katılıyorlar.
\nBu yazarlardan biri kendisiyle aynı noktada bulunmayanları, pazartesi günü “Suriye’de yaşananlara duyarsız kalmakla” (müdahaleden yana olmamakla) suçluyordu: “Perşembe günü Suriye’de Hama yakınlarında Tiremse köyündeki korkunç katliam. Esad rejimine bağlı tanklar, ağır silahlar direnen köyü sardı, bombardıman başladı, insanlar camilere sığındı, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 200’ün üzerinde insan öldürüldü” diyor ve ekliyordu “Ne olup bittiğini bilgisayarda iki klikle öğrenebilirsiniz. Öğrenmediyseniz zaten ayıp.”
\nNe olup bittiğini kolaylıkla öğrenmek olanaklı, ortada gerçekten bir ayıp var. Ne olup bittiğini öğrenmek için UW stratejisinin propagandalarından başka şeyler de okumak, olaylar karşısında eleştirel mesafeyi korumak gerekiyor. Ayıp olan bunları yapmadan yazmak. Pazartesi günü New York Times, Tiremse’de yaşananların katliam değil, bir savaş olduğunu aktarıyor, ölü sayısını yüzde elli indirirken içlerinde kadınların, çocukların olmadığını vurguluyordu. Biz bunun böyle olduğunu hafta sonunda çoktan internetteki çeşitli kaynaklardan öğrenmiş bulunuyorduk. “Sol.org” gibi sosyalist web siteleri bu bilgileri aktarmaya başlamışlardı. Evet ortada bir ayıp var, ama bu “Suriye projesine” katılanların ayıbı...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
En Çok Okunan Haberler
- 6 yaşındaki Şirin'i katleden şahsın ifadesi ortaya çıktı
- Ünlü oyuncu gözaltında: Marketten 'zeytinyağı' çaldı
- Erdoğan'a ve Yerlikaya'ya çok sert yanıt!
- Tutuklanan baba cezaevinde ölü bulundu
- Mitinge neden katılmadığını açıkladı
- Oy oranını en çok artıran parti hangisi?
- İmamoğlu'na 'ahmak' dedi, davaya çağırdı
- 'Fethullah Gülen hayatta olsaydı...'
- Halk TV'den ayrılan Şirin Payzın'ın yeni adresi netleşti
- Kayyuma karşı istifa etti