Çocukları Neden Eğitiyoruz?..

03 Eylül 2012 Pazartesi
\n

\n

Taş Mektep, Bakırköyde bir özel ilköğretim okulu.

\n

Dostum Tarık Akan tarafından kurulan 21 yıllık bir okul.

\n

Tarık Akan, toplumda tanınmış bir sinema sanatçısıdır.

\n

Bir ilköğretim okulu kuruyor, eğitimci bir kadronun yönetimine bırakıyor.

\n

Geçen gün okulun öğretmenleriyle buluşup eğitimi konuştuğumuz bir toplantı yaptık.

\n

Okul müdürü Ali Akdoğan bilinçli bir eğitimci.

\n

Günümüzün dijital kültürü içinde yaşayan çocuklarımızı eğitirken düşünmemiz gereken yeni sorunlarımız var mı, varsa neler, çözüm yolları nasıl olabilir?

\n

Öncelikledijital kültürnedir?

\n

Dijital kültür, televizyon, bilgisayar, internet, cep telefonlarıyla hızlanmış iletişimin etkilediği yeni kültürdür.

\n

Görüntü üzerine kurulu bu kültür hızlı iletişimle, görsel ağırlıklı, yüzeysel, geçiciliği ağır basan izlenim kültürü.

\n

Dijital okuryazarlık deyimini yanlış buluyorum.

\n

Doğrusudijital bakargeçerlikolmalı. Bakıp geçmeye dayanıyor.

\n

Okuryazarlık, okumayı ve yazmayı bilip yapanlar için doğru niteleme.

\n

Toplumdaki genel durum için ise okuyup yazmayı öğrenmiş ama okumaz-yazmaz insanlar topluluğu demek daha doğru.

\n

Bu durumda, eğitimin temel amaçlarından birisi gerçek okuryazar insan yetiştirmek olmalı.

\n

Okuryazarlıkise, okumak, okuduğunu anlamak, anladığını yorumlamak, yorumladığını tartışmak ile başlar, anladığını yazmak, okuduğunu özetleyebilmek, yazarak anlatabilmek ile tamamlanır.

\n

Bunları yapmayana, yapamayana okuryazardemek yanıltıcıdır.

\n

İşin okuma yazma bölümü böyle.

\n

Aması var.

\n

***

\n

Eğitimin temel amacı düşüncede, duygularda olgunlaşma olmalıdır, bu olgunlaşma da davranışlarla görülmelidir.

\n

Düşüncede olgunlaşma; önyargılardan kurtulmuş, klişelerden uzak, neden-sonuç ilişkisini kurabilen, eleştirel düşünebilen, analiz-sentez yapabilen zihinsel işlem olgunlaşmasıdır.

\n

Duygusal olgunlaşmanın üç önemli ölçütü var:

\n

Dürtülerini kontrol edebilme, kendi sorumluluğunu alabilme, yanlışını görme, kabul edebilme, yanlışını düzeltebilme.

\n

Davranış olgunluğu da, kim olduğunu bilme, nerede olduğunu, ne yaptığını, neden yaptığını anlayarak davranabilmedir.

\n

Eğitim, öncelikle bu olgunlaşmayı hedef kabul etmelidir.

\n

Çünkü, ancak kişiliğin olgunlaşması ve karakterin güçlenmesi, kişinin bilgi-beceri yetkinliğini olumlu amaçlara yöneltmesini sağlayacaktır.

\n

Kişisel gelişimi tamamlanmamış kişilerin hedef seçmede bocalaması kaçınılmazdır.

\n

Kararsızlık, verdiği kararlara güvenememe, sık sık karar değiştirme gene kişisel olgunlaşamama belirtileridir.

\n

Onun için de temel eğitimin hedefi, kişiliğin yetkinleşmesi, karakterin güçlenmesidir.

\n

Bilim ve sanat derslerinin hedefine gelince...

\n

***

\n

Matematik-geometri, fizik-kimya-biyolojiden oluşan fen bilimleri kümesinin ilk hedefi, konuların anlaşılıp sevdirilmesi olmalıdır.

\n

Bu konular dünyanın ve doğanın açıklanmasıdır.

\n

Son derece zevkli konulardır ama not ve sınav derdi konuları sevimsizleştirmektedir. Keşke onları kaldırabilseydik.

\n

Türkçe konuları, anadilinin her şeyin temeli olması nedeniyle çok önemlidir. Kitap okuma, okuduğunu anlama, anladığını yorumlayıp tartışabilme öğrencinin bütün hayatını kolaylaştırır. Yazma yetisi zihinsel yetkinliği tartışmasız artırır. Okuryazarlık eğitimin temelidir.

\n

Sosyal bilimler yaşamın serüvenini anlatır.

\n

Tarih, coğrafya, toplumbilim (sosyoloji), psikoloji toplumları ve insanı anlamanın anahtarıdır.

\n

***

\n

Eğitimin notlara ve sınavlara endeksli olması büyük bir talihsizliktir.

\n

Bu talihsizlik eğitimin iki büyük hedefini gölgelemektedir.

\n

Birisi, kişilik olgunlaşması, karakterin güçlenmesidir.

\n

İkincisi de bilimsel-sanatsal konuların notların, testlerin gölgesinde anlamlarının kaybedilmesidir.

\n

Eğitimin bu talihsizlikten kurtarılması zorunludur.

\n

***

\n

O gün Taş Mektepte öğretmenlerle bunları konuştuk.

\n

Öğretmenlerin insanı ve toplumu dönüştürme gücünde birleştik.

\n

ATATÜRK gülümsemiştir.

\n

Hepimiz hissettik...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları