Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Politikacılar Karar Veriyor, Gençler Ölüyor

17 Temmuz 2011 Pazar
\n

\n

Türkiye yine şehit haberleriyle sarsıldı:

\n

Adana, Erzincan, Bursa, Konya, Şanlıurfa, Gaziantep, Giresun, Samsun Zonguldak, Ağrı, Tekirdağ doğumlu, Türkiyenin dört bir tarafından gelmiş 13 gencimiz toprağa verildi.

\n

Yine politikacılar karar verdi, yine gençler şehit oldu!

\n

***

\n

1941 yılında, İkinci Dünya Savaşı bütün hızıyla sürerken doğmuşum.

\n

Annem bana hamileyken Almanlar Yunanistanı işgal edip Türkiye sınırına dayanmışlar; Türkiye üzerinden Ortadoğuya inme planları konuşulmaya başlanmış.

\n

Bunun üzerine İstanbulun boşaltılması gündeme gelmiş.

\n

Her ikisi de felsefe öğretmeni olan annemle babam da oturmuşlar İstanbuldan kaçmayı tartışmışlar.

\n

İstanbul işgal edilirse zaten Türkiye düşmüş demektir, hiçbir yer güvenli olmaz ki…” demişler ve Çarşıkapıda, doğduğum evde yaşamlarını sürdürmeye karar vermişler.

\n

Hitler, Türkiye üzerinden Ortadoğuya inmekten vazgeçip Sovyet Rusyaya saldırınca, Türkiye ile birlikte annemle babam da rahatlamış.

\n

İsmet Paşanın, Almanların Sovyetler Birliğine saldırdığı haberini alınca yatağının içinde oturup nasıl kahkahalarla boşaldığını, Şevket Süreyya Aydemir İkinci Adamda pek güzel anlatır.

\n

Bu haberi aldıklarında annemle babamın neler hissettiğini, ne yaptıklarını sormadığıma hâlâ yanarım.

\n

Sadece babamın, o zamanlar öğretmen ve yönetici olduğu Pertevniyal Lisesindeki Almanca öğretmeni Hulusi Beye Almanların askeri harekâtı hakkında danıştığını ve Hulusi Beyin de ona Nazilerin Türkiyeye saldırmayacaklarına ilişkin güvence verdiğini biliyorum.

\n

***

\n

Çocukluğum ve gençliğim, İkinci Dünya Savaşına ait, Amerikalı askerlerin kahramanlık öykülerinin veya Nazilerin acımasız vahşetlerinin anlatıldığı Hollywood filmlerini izlemekle geçti.

\n

İkinci Dünya Savaşı, hâlâ Hollywoodun esin kaynaklarından biri olmayı sürdürüyor; Tarantinonun Inglorious Bastardsı gibi eski filmlerin yeniden çekimleri bile çok iş yapıyor.

\n

Dolayısıyla insanlık hâlâ savaşları ve vahşeti sorgulama fırsatına bol bol sahip. (Popüler kamuoyunu filmler oluşturduğu için edebiyatı saymıyorum bile.)

\n

Ben de çok küçük yaşımda başlayarak bu filmlerin ve sonra da ilkokuldan başlayarak bugüne dek en az beş kez okuduğum Remarqueın Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok adlı başyapıtı gibi romanların etkisiyle insanların niçin ve neden birbirlerini öldürdüğünü sorgulamaya başladım.

\n

Bu sorgulamam bugün de hâlâ sürüyor!

\n

***

\n

Savaşların en önemli nedenlerini şöyle sıralamak sanıyorum olanaklı:

\n

1) İnsan isteklerinin sınırsız, dünya kaynaklarının sınırlı olması ve bu çelişkinin yarattığı kaynak sorunu.

\n

2) Her alandaki adaletsizlik ve eşitsizlikler.

\n

3) Egemenlik hırsı, açgözlülük.

\n

4) Savunma içgüdüsü.

\n

5) Altında yukardaki güdülerin yattığı, din gibi, milliyetçilik gibi siyasal ideolojilerin geniş kitleleri seferber edebilmesi.

\n

6) Savaştan çıkar sağlayan kişi ve grupların varlığı.

\n

7) Savaş kararı alanlarla, ölenlerin farklı kişiler olması.

\n

***

\n

Sovyetler Birliğinin çöküşünden sonra Huntingtonun Batı uygarlığını ayakta tutmak için önerdiği İslam düşmanlığı, üstelik bunu mikro dinci ve mikro milliyetçi ayrılıkçı, düşmanlaştırıcı, bilinç (vicdan) kavramına dayaması, 21. yüzyılın üzerinde oluşturulan en trajik düşünce ipoteğidir.

\n

İnsanlığın ve elbette ülkemizin bir an önce bu ipotekten kurtulması gerekmektedir!

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları