Hukuk ve adalet herkese gereklidir:
Bugün hukuku ve adaleti yozlaştıranlar, yarın o yozlaşmanın kurbanı olur!

***

Ama ben bugün hâlâ koruduğum hukuk ve adalet umudunu canlandıran iki olayla ilgili yazacağım...
Birincisi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bir kararı ve bununla ilgili bir basın toplantısı:
Olay, 15 yıl kadar önce, çok saygın bir kişiliği olan Prof. Hasan Yazıcı’nın Milliyet gazetesinde bir makale yayınlayarak, bir Etik Kurulu oluşturma kararından dolayı YÖK’ü kutlaması ama bu arada YÖK’ün kurucusu İhsan Doğramacı’dan da, Annenin Kitabı adlı kitapla Amerikalı Doktor B. Spock’un Baby and Childcare adlı eserinden yaptığı aşırmacılıkların (intihalin) hesabını vermesini ve özür dilemesini istemesiyle başlıyor.
Doğramacı, kişilik haklarına saldırı yapıldığı iddiasıyla Yazıcı aleyhine dava açıyor ve mahkeme, Yazıcı’yı tazminat ödemeye mahkûm ediyor.
Yazıcı AİHM’ye başvuruyor ve yıllar sonra AİHM bu davada Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin, düzgün, adil yargılamaya ilişkin 6. maddesine ve ifade özgürlüğüne ilişkin 10. maddesine aykırı davranmış olduğuna hükmediyor...
Türkiye’nin H. Yazıcı’ya tazminat ödemesi gerektiğini karara bağlıyor.
İşte bugünkü basın toplantısında bunlar anlatılacak ve sorular yanıtlanacak.
Toplantı bugün saat 14.00’te, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nin Laleli binasında, 3’üncü kattaki Kurul Odası’nda.

***

İkinci olarak, Balyoz sanıklarının avukatlarından Şule Nazlıoğlu Erol’un başlattığı Anayasa Mahkemesi önündeki “Adalet Nöbeti” ve “Bu sancıyı duyun” haykırışı üzerine Başkan Haşim Kılıç’ın yorumu...
Hürriyet’te, Fatih Çekirge’ye, özet olarak şöyle diyor H. Kılıç: (Dünkü yazı çok aydınlatıcı. Tümü okunmalı.)
“Demokratik olgunluk bu talepleri, bu sancıları kabul etmeyi gerektirir. Anlayış göstermeyi gerektirir. Ben de öyle yapıyorum.
Ve bunlar olsa da olmasa da, o insanlar buraya gelse de gelmese de biz evrensel hukuk kuralları içerisinde hiç bir etki altında kalmadan karar veriyoruz.
Ama demek ki bazı sancılar var, sıkıntılar, acılar ve talepler var. Bunları anlamak gerekiyor. Anlayış gösterip saygı duymak gerekiyor. Hatta eğer varsa sıkıntılar, bunların düzeltilmesi için üzerinde düşünmek, incelemek ve çözüm üretmek gerekiyor.”

***

Yargıtay’ın tarafsızlığının bile, bizzat onu oluşturan iktidar mensupları tarafından sorgulandığı bir ortamda, AYM ve AİHM umut oluyor!