Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Önce İnsan Olmak

17 Ekim 2012 Çarşamba
\n

\n

Yılın önemli bir bölümünü geçirdiğim Gökçeadadaki köyümde bizi ada dışından ziyarete gelen konuklarımızın en şaştıkları görüntülerden biri de köy sokaklarında dolaşan hayvanların birbirleriyle olan dostça ilişkileridir. Önce koyun ve keçilerin serbest dolaşım haklarının adamıza özgü bir durum olduğunu söylemeliyim. Köyde ve kırsalında iki adımda bir karşınıza bir koyun ya da keçinin çıkması doğaldır. Yalnız onlar mı? Tavuklar, horozlar, kazlar ve onların yanında yürüyen civcivleri. Sayıları her yıl biraz daha artan kediler ve az sayıda köpek. Bu hayvanlar bir arada, birbirlerine saldırmadan, birbirlerinin yaşam haklarına saygı göstererek yaşarlar. Özellikle kedilerin civcivlere, köpeklerin yavru kedilere koruyucu yaklaşımları ibret vericidir. Bir canlıya, bir canlının hayatına saygı söz konusu olduğunda gözlerimin önünde bu görüntüler canlanır.

\n

Konu, Ergenekon Davasından tutuklu bulunan eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlunun oğlunun cenazesine gidebilmesi için kendisine verilen yol dahil 4 günlük izinde Ankaradaki evinde gecelemek istemesine verilen Hayır! yanıtıdır.

\n

Prof. Hilmioğlu, 1998-2000 yılları arasında Tıp Fakültesi Dekanlığı, 2000-2008 yılları arasında da rektörlük görevlerinde bulunmuş. 2008 yılı Ağustos ayında rektörlük görevinin bitmesiyle birlikte emekliye ayrılarak Ankaraya yerleşmiş. Başkent Üniversitesinde öğretim üyesi olarak görev yaparken, 13 Nisan 2009 günü Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanmış. Kendisine yöneltilen suç askeri darbeye zemin hazırlamak için kaos oluşturmak!

\n

Savunmasını tutuklanmasından 18.5 ay sonra yapmış. Buna haklı olarak isyan ediyor. Bu davada anlamakta zorluk çektiğim konuları belirtmek istiyorum. Ben bir bilim insanıyım, hukuk da bir bilim dalıdır. İnsanlık tarihi boyunca bilimin gelişmeye devam etmesi kolay olmamıştır. Gelişmenin önderleri işkencelerle, ölüm cezalarıyla karşılaşmışlardır. Hukukun da gelişmesi zaman zaman çok acı veren süreçlerden sonra gerçekleşebilmiştir. Bir tutuklunun 18.5 ay sonra savunmasını verebilmesi, temel insan haklarına dayalı, eşitlikçi, evrensel çağdaş hukuk kurallarıyla nasıl bağdaşabilir diye soruyor.

\n

Prof. Hilmioğlunun oğlu Emir bir trafik kazasında yaşamını yitiriyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kendisine dört günlük cenaze izni veriliyor. Jandarma eşliğinde Silivriden Ankaraya götürülüyor. Ne var ki mahkeme Prof. Hilmioğlunun evde mi yoksa cezaevinde mi kalacağı konusundaki takdir yetkisinin kendisine eşlik eden jandarma komutanına bırakıldığını bildiriyor. Jandarma Komutanı da takdirini Prof. Hilmioğlunun akşam 23.00te Sincan Cezaevine götürülmesi, sabah 07.00de de eve geri getirilmesi yönünde kullanıyor.

\n

Prof. Hilmioğlu, karaciğer kanseri hastası, uzun zamandır bu hastalıkla boğuşuyor. Oğlu yaşamını yitirmiş, evlat acısı çekiyor.

\n

Evinde geceleme isteminin geri çevrilmesindeki gerekçe ise acısını katlıyor yüreği dağlanmış bilim adamının: Tutuklu bir uyuşturucu kaçakçısının, kardeşinin ölümünden sonra gecelemesine izin verilen evden kaçarak kayıplara karışması!

\n

Hukuk, yasa, mevzuat Sanırım önce insan olmak gerekiyor. Belki insan değil de daha önce bizim Bademli köyünün hayvanları kadar canlıya saygılı hayvan olmak!

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları