Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Katiller!

10 Eylül 2014 Çarşamba

Gözyaşları sel olmuştu kadının. Haykırıyor, ağlıyor, dövünüyor, üstünü başını parçalıyordu. Anaydı. Aslanını İstanbul’a çalışmaya göndermiş, ölüsü gelmişti geriye. Tabutun başında zorlukla zapt ediyorlardı acılı kadını.
Bir kadın daha vardı tabutun başında. Genç, güzel bir kadın, yüzü kireç gibi bembeyaz, çenesi kenetli, suskun… Ölü aslanın eşi olmalıydı. Ağlamaktan pınarları kurumuş, feri kaçmış gözleri tabuta dikili kalmıştı.
Ana bir an kendisini tutan kollardan kurtulup genç kadına koştu, birbirlerine sarıldılar. Öylece kaldılar. Omuzları sarsılıyordu.
Tabutun çevresinde erkekler vardı, gözlerinde öfke şimşekleri çakan, kasları gerilmiş, yumrukları sıkılı, çeneleri titreyen gençler, yaşlılar… Konuşmuyorlar, genç ölünün tabutu başında birbirine sarılmış acılı iki kadını izliyorlar, gözyaşlarını içlerine akıtarak onların acısını paylaşıyorlardı.
Aralarından bir delikanlı kendini daha fazla tutamadı, haykırdı: Katiller! Bir anlık sessizlikten sonra önce erkekler, sonra kadınlar katıldılar bu haykırışa: Katiller!..

***

Türkiye ölümlü iş kazalarında Avrupa birincisi, dünya üçüncüsüydü. Bu yılın ilk sekiz ayında iş kazalarında canlarını yitiren işçilerin sayısı 1270’ti. Ölümlerde madenlerin ardından inşaatlar ikinci sıradaydı.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), Türkiye’de yaşanan iş kazaları ve cinayete dönüşen işçi ölümleri ve işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında yaşanan sorunları ortaya koyan bir rapor hazırladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Avrupa Birliği İstatistik Örgütü’nün (Eurostat) verilerinin kullanıldığı araştırmada çarpıcı sonuçlara ulaşılıyor.
Rapor, Türkiye’nin AB ülkeleriyle karşılaştırıldığında ölümlü iş kazalarında açık ara önde olduğunu gösteriyor. AB üyesi 27 ülke için ortalama ölümlü iş cinayeti oranı istihdam edilen 100 bin kişi başına 2.1 düzeyindeyken, Türkiye’de bu oran 14.3 ile yedi katını buluyor.
2002-2005 yıllarında ortalama kayıtlı iş cinayeti sayısı 898 iken 2006-2012 yıllarında bu sayı 3’te 1 artarak 1.223’e ulaşıyor. DİSK’in raporu son 10 yılda 11.282 kişinin iş kazalarında öldüğünü gösteriyor.

***

İş cinayetlerindeki artış bunlardan birinci derecede sorumlu olan devletin bu sorumluluğunun gereğini yerine getirmediğini ortaya koyuyor. Gerekli yasalar çoğunlukla çıkıyor, fakat uygulanmıyor. İşyerleri gerektiğince denetlenmiyor. Çalışanlar, gözleri daha fazla ranttan, daha fazla paradan başka bir şey görmeyen işverenler karşısında yazgılarıyla baş başa bırakılıyor.
Her iş cinayetinden sonra devleti yöneten siyasetçilerin üç aşağı beş yukarı aynı davranışları sergilediklerini izliyoruz. Ölenlere rahmet, geride kalanlara başsağlığı dilekleri, iş işten geçtikten sonra olay yerindeki göstermelik “incelemeler”, medyaya verilen içi boş demeçler, gerçekleşmeyecek vaatler karın doyurmuyor, gidenler geri gelmiyor.
Bu ülkede kapitalizm hâlâ en vahşi dönemini yaşıyor. “Kaza” sözcüğü altına gizlenen emekçi cinayetleri egemenler tarafından düzenin “olmazsa olmazı” olarak değerlendiriliyor. Hatta daha da ileri gidip iş cinayetlerinin ardından “Ölüm bu işin fıtratında var!” diyebiliyorlar.
Tabut başındaki genç adamın haykırışı geliyor kulaklarıma: Katiller!
Bu katillerden kurtulmanın yolu bu düzeni yıkıp yerine emekten, emekçiden yana insanca bir düzen kurmaktan geçiyor.
Yoksa?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları