Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

İyi Şeyleri de Göz Ardı Etmemek Gerekiyor

04 Ocak 2012 Çarşamba
\n

2011 iyi geçmedi ya, 2012ye de oldukça karamsar girdik. Yeni bir yıla olumsuz duygularla başlamak hoş değil.

\n

Hayat denilen sonu belirsiz süreç irili ufaklı milyonlarca ayrıntıdan oluşuyor. Aralarında bize hüzün olarak yansıyanları gibi sevinç olarak yansıyanları da var. Örneğin, kendimizi, bizi bunaltan büyük sorunların öznesi olarak gördüğümüzde karamsarlık kaçınılmaz oluyor. Oysa bir de özel hayatlarımız var bizim; ailelerimiz, dostlarımız, komşularımız, sevdiğimiz insanlar ve onların yaşadıkları hayatlar var. Hayatın getirdikleriyle mutluluklar ya da mutsuzluklar, sevinçler ya da hüzünler yaşıyorlar; bizler gibi.

\n

Ne var ki kopmuşuz birbirimizden. Birbirimizi eskisi gibi arayıp sormuyor, kendi dışımızda yaşanan hayatları merak etmiyoruz. Görkemli sitelerde, gökdelen örneği büyük apartmanlarda birbirimizden habersiz hayatlar sürüyoruz. Bırakalım o barınma silolarını bir yana, üç dört katlı apartmanlarda bile insanlar alt katlarında, üst katlarında kimlerin oturduğundan habersizler, üstelik bunu merak da etmiyorlar.

\n

Sevinçler de, hüzünler de paylaşılmıyor artık. Oysa bir insanın hüznünü paylaşmak, bir süreliğine de olsa hüznünü dağıtır, ona yalnız olmadığı duygusunu verir. Sevinci paylaşmaksa paylaşanın yüreğinde yeni umutlar filizlendirir, insana güç katar.

\n

***

\n

Böyle baktığımda geride kalan yılın sevinçler, mutluluklar, umutlar getirdiğini de görüyorum. Çevremdeki birçok genç insan evliliğe adım attı, birçok genç anne baba bebek sahibi oldu, örneğin. Sevinmemek, mutlu olmamak olası mı?

\n

Mahallemizde küçük sermayelerle dönecek birkaç yeni işyeri açıldı; bir manav, bir berber, ev yemekleri yapan küçük bir aile mutfağı. Ziyaret ettim onları, başarılar diledim. Bu tür ziyaretlere alışmadıklarından olacak, önce şaşırdılar, sonra sevindiler. Oturdum, her biriyle sohbet ettik, çaylar, kahveler içtik. Şimdi önlerinden geçerken selamlaşıyoruz, bazen iki laf ediyoruz, komşuluğun tadını çıkarıyoruz.

\n

Çeşitli mesleklerden dostlarım başarı ödülleri, liyakat ödülleri aldılar; onlarla birlikte sevindim. Sevgili Doğan Hızlan, eleştiri dalında 2011 yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülünün sahibi oldu. Kendim almışçasına mutlu oldum. Kolay değil, yarım yüzyıldır edebiyata emek veriyor; yapıcı eleştirileri, yüreklendirmeleriyle birçok genç öykücü, romancı, şair kazandırdı Türkiyeye. Değerli dostumu bir kez daha kutluyorum, yeni başarılar, sağlıklı bir yaşam diliyorum.

\n

Diyeceğim o ki, mutlu olmamız için de birçok neden var; bunun için çevremize daha meraklı, daha dikkatli gözlerle bakmamız gerekiyor.

\n

***

\n

Oturduğum evin karşısında dört beş masalı bir sandviç büfesi var, döner falan da yapıyor. Çevredeki ortaöğretim okullarına giden kızlı erkekli öğrencilerin uğrak yeri. Yaşları gereği gürültücüler, şakalaşıyorlar, bin türlü sululuk yapıyorlar aralarında. Kimi zaman bir masada oturup çayımı içerken okuldan çıkış saatlerini hesaplamadığımdan baskına uğruyorum. Önceleri kalkıp gitmememi yadırgarlardı, şimdi yadırgamıyorlar. Sohbet ediyoruz. Ortak konularımız var; futbol örneğin, heyecanlı tartışmalar yapıyoruz. Sıra müziğe geldi mi, eğer içlerinde ilk kez karşılaştıklarımız varsa onlar şaşkınlık geçiriyorlar. 70ine gelmiş bir adamın Cezanın, Sagopa Kajmerin Aybenin, Fuatın, Koleranın adlarını bilmesine hayret ediyorlar. Sonra hiphoptan, rapten konuşuyoruz. Müzik değiş tokuşu yapıyoruz. Okullarında işleri ters gittiğinde birlikte üzülüyor, düzeldiğinde ise birlikte seviniyoruz.

\n

Kimi okurlarıma belki tuhaf gelecektir, ama Karaköydeki Kadıköy iskelesi rıhtımında istavrit tutan amatör balıkçılara imreniyorum. Üç beş gün sonra beni de elimde kamışla aralarında görürseniz hiç şaşmayın. Yukarıda, anlık, küçük mutluluklar dedim ya, oltanıza bir balığın takılması da işte öyle anlık, küçük bir mutluluk. Yaşamak istiyorum.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları