Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

İlk ve OrtaöğretiminDemokratikleştirilmesine Yönelik Bir Öneri

04 Nisan 2012 Çarşamba
\n

\n

Arthur Schopenhauer, 1788’de Danzig’de doğmuş, 1860’ta Frankfurt’ta yaşama gözlerini yummuş bir filozoftur. Büyük Alman düşünürü Immanuel Kant’ın en değer verdiği öğrencisidir. Aşağıdaki sözler onundur:

\n

Dünya, 15 yaşından küçük çocuklara din dersi vermeyecek kadar dürüst olursa, belki o zaman ona umut besleyebiliriz.

\n

Dünyaya bakış açımızın sağlam temelleri ve derinlik veya sığlığı çocukluk yıllarında oluşur. Bu görüş daha sonra özenle düzeltilir ve mükemmel hale getirilir, ama özde değişmeden kalır.

\n

Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır.

\n

Şu dünyayı Tanrı yarattıysa, onun yerinde olmak istemem doğrusu. Çünkü dünyanın sefaleti yüreğimi parçalar. Yaratıcı bir ruh düşünülürse, yarattığı şeyi göstererek ona şöyle bağırmak hakkımızdır: Bunca mutsuzluğu ve bu üzüntüyü ortaya çıkarmak uğruna, hiçliğin sessizliğini ve kıpırdamazlığını bozmaya nasıl kalkıştın?

\n

Dili bir kelime daha fakir kılmak, bir ulusun düşüncesini bir kavramdan yoksun kılmak demektir.

\n

Dinler ateşböcekleri gibidir: Parlayabilmek için karanlığa gereksinim duyarlar. Tüm dinlerin koşulu yaygın olan belirli bir derecede cehalettir. Ki sadece bu havada yaşayabilirler ancak.

\n

Mantıkla beslenmeyen şey mantıkla yönetilemez.

\n

Ölümden sonra, doğduğundan önce neysen o olacaksın.

\n

Hayat bir parça nakış işlemesine benzetilebilir. Hayatının ilk yarısındaki herkes işlemenin ön tarafını görür, ikinci yarısında ise tersini. İkincisi o kadar güzel değildir, ama daha öğreticidir, çünkü iplerin birbirine nasıl bağlandığını görmemizi sağlar.

\n

Ludwig Andreas Feuerbach, 1804’te Landshut’ta dünyaya gelmiş, 1872’de Rechenberg’de hayata veda etmiş bir Alman filozofu ve ahlakçısıdır. Karl Marx üzerindeki etkisi ve hümanist ilahiyat görüşleri ile ünlenmiştir.

\n

19. yüzyıl Alman materyalizminin ilk düşünürü olan Feuerbach’ın temel yapıtı Hıristiyanlığın Özüdür. Felsefesi ya da karşı felsefesi, bir hümanizm ve doğalcılık şeklinde gelişen, dine ilişkin eleştirisi, insanlıkla ilgili doğruların bilinçsizce yansıtılmasını ifade eden Feuerbach, felsefeye önce Hegel’in nesnel idealizmini benimseyerek başlamış, fakat daha sonra tinselcilik-maddecilik karşıtlığında, maddeciliğin tarafında yer almıştır.

\n

Feuerbach Gelecek Felsefesinin İlkeleri adlı yapıtında, Temel doğadır der, Doğanın dışında hiçbir şey yoktur. Her şey gibi, düşünce de, din de doğanın ürünüdür. Düşünce, maddi bir organ olan beyinden çıkmaktadır. Bence maddecilik insanın varlık ve bilgi yapısının temelidir. Ama bir fizyolojistin, bir natüralistin anladığı gibi, varlık yapısının kendisi değildir.

\n

Din, doğası gereği bir dogmalar bütünüdür”. Feuerbach’a göre, “Dogma, düşünme yasağından başka bir şey değildir.

\n

İnsan dinin başlangıcı, insan dinin ortası ve insan dinin sonudur der. İnsanın Tanrı’yı tasarlayıp yarattığını savunur: İncilde yazdığı gibi, tanrı insanı tasarlayıp yaratmadı. ‘Hıristiyanlığın Esasları’nda gösterdiğim gibi, insan tanrıyı tasarlayıp yaratmıştır.

\n

***

\n

TBMM, ilk ve ortaöğretimde Kuranıkerim mealinin ve Hz. Muhammed’in hayatının iki ayrı seçmeli ders olarak okutulmasına ilişkin tasarıyı yasalaştırdı. Herhalde en kısa zamanda Alevilik ve Hz. Ali’nin hayatı, Tevrat meali ve Hz. Musa’nın hayatı ile İncil meali ve Hz. İsa’nın hayatı da seçmeli ders olarak okullara girecektir. Yoksa yurttaşların anayasal eşitliğinden, herkes için demokrasiden nasıl söz edilebilir? Herkesten önce demokratlığı, eşitlikçiliği ve insana olan saygısı nedeniyle Başbakan buna izin vermez!

\n

Hükümet mutlaka ateistleri ve ateizmi de dikkate alacak, bu olanağı Allahsız, kitapsız, imansızyurttaşlarına da sağlayacaktır. Önerim, Arthur Schopenhauer ve Ludwig Feuerbach’ın yaşamlarının ve düşüncelerinin seçmeli ders programına alınması, ateizmin kökenleribaşlığı altında hazırlanacak ders kitabında Ernst Bloch’a da mutlaka yer verilmesidir.

\n

İnanç ve inançsızlık özgürlüğü adına...

\n

Demokrasi adına...

\n

Anayasal eşitlik adına...

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları