Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Dünya Anadiller Günü

22 Şubat 2012 Çarşamba
\n

21 Şubat, Dünya Anadiller Günüdür. Dün, Türkiyede Rumca yayımlanan tek gazete olan Apoyevmatinide yayın yönetmeni Mihail Vasiliadisin bu özel günle ilgili olarak kaleme aldığı yazısı Türkçe olarak da yayımlandı.

\n

Anadilimde konuşuyorsam, varım!başlıklı bu yazıyı siz, değerli okurlarımla paylaşmak istedim.

\n

Adı üstünde: Anadil!

\n

Kişinin daha ana rahmindeyken duyduğu, onlarla doğduğu, onlarla büyüdüğü, seslerdir. Doğar doğmaz kendisini kucağına alan, ona süt veren, besleyen kişinin anası olduğunu, daha karnındayken duyduğu, aşina olduğu sesinden, sözünden anlar.

\n

Bebeğin çevresi onu sevenlerden oluşur. Ona hitap ederlerken, anadilde çıkan sesleri sevgi dolu, ilgi doludur. En güzel ninniler o dilde söylenir kendisine. Masalların sihirli dünyasına o dille girer. Konuşmayı beceremeden çok önce anlar o dilde kendisine söylenenleri. Daha sonraları kültürünü o dilde tanır ve benimser. Kimliğini oluşturur. Şiirin tadı, dizelerdeki armoni, bambaşkadır anadilde.

\n

Sevgisini, aşkını, en güzel o dilde ifade edebilir...

\n

Suçlamalar karşısında kaldığında da, savunmasını en iyi o dilde yapabilir. Meramını en iyi o dilde anlatır...

\n

(…)

\n

Kişileri anadillerinden uzaklaştırmaya kalkışmak bir insanlık suçudur. Onları hayatın zevklerinden olduğu kadar kendilerini korumaktan da mahrum etmek, hiç değilse bu hakkını kısıtlamaktır...

\n

21 Şubatı Dünya Anadiller Günü ilan edenlere ve bana bu satırları yazma fırsatını verenlere teşekkür ederim.

\n

***

\n

Vasiliadisin bu kısa ve öz yazısını öğretici ve düşündürücü buldum. Bir an kendimi ülkemizde yaşayan anadilleri farklı yurttaşlarımızın yerine koydum.

\n

Yıllar öncesine, 1950li yıllara gittim, milliyetçi”, “Türkçügençlerin Türkiyede yaşayan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan, fakat anadilleri farklı insanlarımıza yönelik olarak düzenledikleri Vatandaş, Türkçe konuş!” kampanyalarını anımsadım; zamanın basınının bu kampanyaları desteklerken o yurttaşlarımızı aşağılamak için kullandıkları sözler, yayımladıkları karikatürler gözlerimin önüne geldi. Tüylerim ürperdi. Utandım.

\n

Sonra, Gökçeadadaki köyümüzde, köyümüzün artık çoğu Yunanistanda yaşayan, fakat tümü TC vatandaşı olan yaşlı komşularımızın 1965 yılında köydeki ilkokulda Rumcanın yasaklanması karşısında düştükleri şaşkınlığı, çektikleri acıları düşündüm. Hüzünlendim.

\n

***

\n

Vasiliadis haklıdır. Anadil, insanın duygu dilidir, aşk dilidir, şiir dilidir. Ve doğal ki savunma dilidir de. Yaşamının otuz yılını yurtdışında geçirmiş bir insan olarak onun söylediklerini, söylemek istediklerini çok iyi anlıyorum, anlayabiliyorum.

\n

Türkiye çokdillibir ülkedir. Bu topraklarda anadilleri Kürtçe, Arapça, Lazca, Gürcüce, Çerkezce, Rumca, Ermenice, İbranice, Zazaca olan insanlar yaşarlar. Bu, Türkiye için bir şanstır, bir zenginliktir. Devletin, Türkçenin resmi dil olmasından bağımsız olarakbu şansın, bu zenginliğin farkında olması, bunu değerlendirmesi gerekir. Lozan Antlaşması çerçevesinde Rumca ve Ermenice okullarda okutulmaktadır. Bu şans diğer dillere de tanınmalıdır.

\n

Bu dillerin tümü veli isteklerinin yoğun olduğu bölge, yöre ve okullarda seçmeli ders olarak okullarda öğretilmelidir. Çünkü anadil, edebiyat ya da bilim dili olarak ancak okullarda geliştirilebilir. Devlet, anadil öğrenimini yurttaşlarının temel haklarından biri olarak benimsemeli, bu hakkı yasalarla güvence altına almalıdır.

\n

Bu nasıl olacaktır sorusunun yanıtını verecek olan, bir çözüm üretip uygulayacak olan devlettir.

\n

Unutulmasın ki devlet tüm yurttaşlarına eşit davrandığı ölçüde uygarlaşır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları